Balıkesir’de kentsel dönüşüm, son yıllarda gündemin en önemli başlıklarından biri haline geldi. Deprem kuşağında yer alan şehir, özellikle fay hatlarına yakın bölgelerde risk taşıyor. 10 Ağustos’tan bu yana yaşanan Sındırgı merkezli meydana gelen depremler, bu riski bir kez daha hatırlatıyor. Uzmanlar, yapı stoğunun yenilenmesi gerektiğini sürekli vurguluyor. Ancak dönüşümün hızı ve uygulanan yöntemler, yeterliliği konusunda tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Deprem Gerçeği ve Yapı Stoğu
Balıkesir’de kentsel dönüşüm ihtiyacı, şehrin jeolojik yapısıyla doğrudan bağlantılı. Kuzey Anadolu Fay Hattı’na yakın bölgeler, olası bir depremde ciddi hasar riski taşıyor. Sındırgı’da art arda yaşanan sarsıntılar, özellikle kırsalda yaşayan vatandaşların endişelerini artırdı. Şehir merkezinde bulunan bazı eski yapılar ise mühendislik standartlarına uygun inşa edilmedi. Bu nedenle can güvenliğini tehdit eden yapılar öncelikli olarak dönüşüm listesine alınıyor.
Dönüşüm Çalışmalarında Son Durum
Balıkesir’de kentsel dönüşüm projeleri, hem Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı hem de yerel belediyeler aracılığıyla yürütülüyor. Bazı mahallelerde riskli yapıların yıkımı başladı, yeni konut projeleri devreye girdi. Ancak süreç yavaş ilerliyor. Vatandaşların kira desteği ve yeni konutlara erişim konusunda yaşadığı sıkıntılar, dönüşümün önünde engel oluşturuyor.
Halkın Endişeleri ve Beklentileri
Balıkesir’de kentsel dönüşüm sürecinde yaşayan vatandaşlar, belirsizliklerden şikâyet ediyor. Bazı aileler, yıllardır oturdukları evlerin ne zaman yenileneceğini bilmiyor. Son depremlerden sonra endişeleri artan halk, daha hızlı ve güvenli adımlar atılmasını bekliyor. Ayrıca kira fiyatlarının yükselmesi, geçici barınma imkanlarını zorlaştırıyor. Halk, şeffaf ve katılımcı bir dönüşüm süreci talep ediyor.
Uzmanların Görüşü ve Gelecek Adımlar
Uzmanlara göre, Balıkesir’de kentsel dönüşüm yalnızca binaları yenilemekle sınırlı kalmamalı. Altyapının güçlendirilmesi, yeşil alanların artırılması ve afet yönetimi planlarının hazırlanması da sürece dahil edilmeli. Ayrıca yerel yönetimlerin merkezi hükümetle daha koordineli çalışması gerektiği belirtiliyor. Aksi halde olası bir depremde mevcut sorunlar büyüyebilir.
Sonuç olarak, Balıkesir’de kentsel dönüşüm, şehir için hayati bir ihtiyaç olarak öne çıkıyor. 10 Ağustos’tan bu yana Sındırgı’da yaşanan depremler, bu ihtiyacın ertelenemez olduğunu açıkça gösterdi. Daha hızlı, şeffaf ve kapsamlı bir dönüşüm, hem şehir sakinlerinin güvenliği hem de gelecekteki yaşam kalitesi için büyük önem taşıyor.
