Gelişmiş ülkelerde sportif faaliyetlere ve serbest zaman değerlendirme etkinliklerine katılım her geçen gün daha da fazla artıyor.
Günümüzde spor, bir gereksinim haline gelmiştir. Spora katılım, sadece üst düzey performans için değil sağlıklı bir yaşamı devam ettirebilmek ve kişilerin yaşam standartlarını yükseltmek için de artık hayatımızın bir parçasını oluşturuyor.
İnsanları spora alıştırmak, yeteneklerinin geliştirilmesine yardımcı olmak ve sağlıklı kalabilmelerini sağlamak için spor yapmanın gerekli olduğu artık tüm toplum kesimlerince biliniyor.
Spor tesisleri de spor ortamının bir ögesi durumundadır. Sporun gelişmesi ve toplumda
yaygınlaşması, tesislerin varlığıyla mümkün. Spor aracılığıyla insanın yaptığı işten
en yüksek seviyede verim alması kolaylaşır.
Günümüzde ulusal ve uluslararası spor alanında söz sahibi olan ülkelerin büyük çoğunluğunun spor tesisi bakımından hemen hemen bütün problemlerini çözümlemiş oldukları görülür.
Spor, kendine ait yerlerde yapılmadıkça ondan bekleneni veremez. Gelişmiş ülkeler, doğru yerde doğru tesis yapmak, uygun hizmet getirmek suretiyle sporda başarıyı elde ediyor.
Günümüzde sporun beden ve ruh sağlığı açısından öneminin tüm kesimler tarafından
kabul edilmesi ve sporun uluslararası bir mücadele alanı olarak görülmeye başlanmasıyla spor tesislerinin önemi de arttı.
Spor tesislerinin oluşturulmasının yanında, etkin bir biçimde kullanılmasının ve işletilmesinin de önemi açık. Bu nedenle bir ülkenin sporda başarılı olabilmesi, o toplumun ekonomik gelişmişliğiyle; spor tesisleri alanında teknolojik yönden gelişmişliğine de bağlıdır.
Ülkemizde hedefler, öncelikle spor tesislerinin yaygınlaştırılması,
benimsetilmesi, öğretilmesi yönünde ağırlık kazanılacak şekilde belirlenmeli.
Bunun sağlanabilmesi ancak okullarda mümkündür. Spor tesislerinin okulların beden eğitimi ve spor derslerine cevap verebilecek, her öğrencinin çok sayıda spor dalını deneyebileceği, kendini ve yeteneklerini tanıyabileceği şekilde hazırlanması gerekir.
Bireyler sportif etkinliklere katılımda sporcular, etkinlik esnasında ve sonrasında bir takım risk unsurlarına maruz kalmaktadır. Bu risk faktörleri bireysel kaynaklı olabildiği kadar çevresel faktörlerden de kaynaklanır.
Risk, birçok aktivitenin olduğu gibi sporun da ayrılmaz bir parçasıdır. Bu nedenle sporcuların istenilen performans düzeyine ulaşması ve bunu devam ettirebilmesi için spor malzemelerinin, spor tesislerinin ve faaliyetlerinin risk yönetimi çerçevesinde ele alınıp gerekli önlemlerin alınması gerekir.
Sporcular sürekli olarak antrenmanlarda ve karşılaşmalarda çeşitli risklere maruz kalır. Karşılaştıkları bu risk faktörleri sporcuların performanslarını olumsuz yönde etkilemesinin yanı sıra spor yaralanmalarına da neden olur.
