Yedi düvele karşı

Türkiye Gençlik Vakfı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi, ülkede Kurtuluş Savaşı’ndan bu yana ilk kez bu kadar güçlü birlik ve beraberliğin sağlandığını söyledi. Erdoğan, “Afrin’de yedi düvele karşı güçlü bir şekilde mücadele veriyoruz” dedi.
Balıkesir ziyaretinde Öğretmevi’nde sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle istişare yemeğinde bir araya gelen Türkiye Gençlik Vakfı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, birlik beraberliğin önemine dikkat çekti.
“KENDİ GÖBEĞİMİZİ KENDİMİZ KESER HALE GELDİK”
Erdoğan, “Türkiye, sınırımızın ötesinde Afrin’de terörle mücadelede Zeytin Dalı Harekatı adı altında orayı terörden arındırmak, ülkemizi tehdit eden merkezlerin ortadan kaldırılmasının mücadelesini veriyoruz. Tabiri caizse bu mücadele sadece bir terör örgütüne karşı değil Türkiye yedi düvele karşı mücadeleye girişmiş durumda. Müttefik dediğimiz, bir çok platformda beraber çalıştığımız ülkeler maalesef bizim buradaki mücadelemiz anlamak istemiyorlar, sahada teröristlere silah verenden tutun lojistik destek sağlayana kadar durumlarla karşı karşıyayız. Türkiye bunlara rağmen, büyük güçlerin bizi tehlikeye sokan hareketlerine rağmen mücadelesini kendi kararıyla verebilecek noktaya geldi. Bu noktaya ulaşmamızda elbette son 15 yılda ekonomik olarak güçlenmemiz, askeri bakımdan olan güçlenmemiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği sayesinde bu duruşu gösterebilecek noktaya ulaştı.
“MİLLİ BİRLİK DUYGULARIMIZ GÜÇLENDİ”
Bir diğer sebep de 15 Temmuz sonrası gerçekleşen milli birlik duygularının güçlenmesi. Bugün her ne kadar istisnalar olsa da, siz düşmanınıza karşı mücadele ederken bile buna kulp takanlar olsa da milletimiz kendi güvenliğimizi temin etmek için kendi göbeğimizi kesmenin arkasında duruyor, destekliyor ve buna inanıyor. Bu hakikaten çok değerli ve kaybetmememiz gereken bir vaka. Bu belki de Kurtuluş Savaşı’ndan bu yana yakalayamadığımız birlik ve beraberlik duygusu. Bu milli birliğimizi, kardeşlik anlayışını güçlü tutabilirsek, ülkenin temel değerlerinde aynı cephede, aynı saflarda omuz omuza durabilmek zorundayız. Bugün bunu kazandığımız için bu birlikteliği sağladığı için Cumhurbaşkanımıza teşekkür borçlu olduğumuzu düşünüyorum. Bu ülkede başka bir ülkenin liderinin yanında el pençe divan duran Başbakanlarımız oldu. Hakikaten ülkesinin hukukunu koruyamayacak liderlerimiz oldu. Dirayet yok, arkasında birlik yok, gerçek anlamda halk desteği yok. Bugün Cumhurbaşkanımız Amerikasına kadar söylenmesi gereken neyse eğilip bükülmeden dosdoğru söylüyor. Bunu arkasında milletin gücü olduğu için söylüyor sadece Tayyip Erdoğan’ın cesareti değil bu. Koca bir milletin ona verdiği selahiyet, destek ve onun arkasındaki fiili ve kavli dualar olduğu için mümkün. Bu dönemde şehir şehir mahalle mahalle bu birlik duygusunu yaşatmamız, geleceğe taşımamız çok önemli. Bunu başarabilirsek sadece bu mücadelelerin içinden başarıyla çıkmayız aynı zamanda 21. yüzyıla damgasını vuracak bu milletin alt yapısını da teşkil etmiş oluruz” dedi.
“BALIKESİR BURSA’YI YAKALAYIP GEÇER”
Türkiye Gençlik Vakfı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, Balıkesir’de belediyeler ve mülki idare arasında güzel bir ilişki olduğuna dikkat çekti, Balıkesir’in otoyol ve köprüler ile ulaşım avantajını yakalayarak Bursa’yı geçebileceğini söyledi.
Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “İstanbul-Ankara Hızlı Tren, İstanbul-İzmir arası Hızlı Tren ve Otoban, Çanakkale Köprüsü bunların hepsi Balıkesir’i gelecekte önemli bir yere taşıyacak. 5-10 yıl içinde Balıkesir’in önemli bir merkez haline geldiğini göreceğiz. Balıkesir gerçekten önemli bir şehir. Geçenlerde 1930’lardan bir nüfus sayımını gösterdiler Balıkesir o zaman Türkiye’de 5. sırada Bursa ile altlı üstlü. Şimdi niye Bursa bu kadar ilerlesin Balıkesir bu kadar geride kalsın? Bunun normalde açıklanabilir bir tarafı yok. Balıkesir bu yeni ulaşım ağlarının getireceği avantaj ile Bursa’yı yakalar belki de geçer. Bu bir rüya değil gerçekleşmesi mümkün olan bir şey. Balıkesir tarıma, hayvancılığa olan katkısı ile önemli, bir şehir.” Mahmut ACARÖZ