Elindedir şişesi gönlündedir neşesi
Öyle bir yar sevdim ki şu gönlümün neşesi
Dol karabakır dol ağzına kadar dol
Fazla dolma taşarsın başına da işler açarsın
Türküsü, şarkısı, parçası işte her ne olarak adlandırırsak benim hatırladığım 80’li yıllarda Atatürk Stadyumunda oynanan müsabakalarda çokça çalınır, söylenir, oynanır, göbek atılır, şenlik havası yaşanırdı. Sonra ki zamanlarda unutulup, çalınmaz, söylenmez oldu.
2. Lig’le başlayan futbol macerası, 1. Lig günümüzün Süper Ligi’ne çıkış sonrasında ligden düşüp uzun süre 2. Lig’de devam eden süreç ve amatör batağına kadar süren profesyonel lig yolculuğu.
Yeter artık diyerek amatörden kurtulup önce 3. Lig’de biraz oyalanıp 2. Lig’de devam eden mücadele, seri yükselişlerin devamı Süper Lig’e merhaba deyip bir yılın sonunda 1. Lig’e tekrar geriye dönüş, siyasi çekişmenin tam ortasına düşüş, sen, ben kavgası, amatör takım yöneticiliği bile yapmamış insanların profesyonel takım yöneticiliğine soyunması, yanlış kararlar, yanlış transferler, borçların artması, yabancıların karşılanamayan maliyetleri, destek veriliyormuş gibi görünüp, verilmediği gibi verenlere de engel olanlarla devam eden macera.
Bizlere büyük sevinçler yaşatan hepimizin zevk duyduğu, gururlandığı başarılarla dolu dönemde Balıkesirspor’umuzun en büyük destekçisi belediyemiz, yöneticileri ve şehrimizin önde gelenleri, futbol sevdalısı insanları olmuştur.
Başarıdan uzaklaştığımız dönemde de desteğini esirgeyen yine belediyemiz, yöneticileri, para vermekten bıkan, siyaset cephesinde taraf olanlarla, olmayanlar baş rollerde yer almıştır.
Başarısız sonuçlar nedeniyle seyircimiz küsmüş, taraftar yorulmuş, bedava bilete, davete bile isteye maçlara gelen olmamış, gelenlerde ortadaki ruhsuz futbolcu topluluğunu bir daha görmemek, kahır içinde olmamak için bahaneler uydurmuştur.
Yaşananları, yaşatılanları uzun uzuna teker teker anlatmaya gerek yok zaten Balıkesirspor’umuzu takip eden herkes durumun vahametini çok iyi biliyor. Kimlerin ne kadar katkı verdiğinin, kimlerin ne kadar engel olduğunun, kimlerin üzüntüden kahrolup, kimlerin de sevinçle göbek attığının çok iyi farkında.
Olan oldu, şu anda mevcut ortamda geriye dönük olarak kimseye hesap sorulamayacağı ve aynı düşünce anlayışının devam etmesi, gerekli girişimlerde bulunulmaması sonucunda bu işin sonu amatöre kadar gider.
Karabakır günü geldi doldu, taştı, deryaları aştı, günü geldi içi boşalmaya, boşaltılmaya başlandı, boşaldı ve Balıkesirspor’umuzun başına işler açtı.
Bu iş açanlar gün geldi yönetimi bıraktı, bazıları bıraktırıldı, işini gören, emeline ulaşan çekti gitti, hesap günü eller indi, kalktı sayı sayılmadan ibra edilenler olduğu gibi, inatla eller sayılarak ibra edilmeyen olsa da mahkeme tarafında kâğıt üzerinde kayda değer bir şey bulunamadı o da unutuldu gitti.
Yazmaya devam etsem uzar gider. Sonuç ümitlerin tükenmesi ve profesyonel liglerin en alt kademesi amatör bataktan bir önceki durak olan 3. Lig’e tam 13 futbol sezonu sonrası yeniden merhaba deyişimiz içimi gerçekten çok yaktı, canımı acıttı.
