İnsanlar hayatta birbirleriyle ilişki kurmadan yaşayamaz. Onlar hep birbirinden haberdar olarak yaşar. Sadece insanlar değil de hayvanlar da birbirleriyle ilişki kurar. Bu yüzden de atalarımız ‘İnsanlar konuşa konuşa, hayvanlar koklaşa koklaşa anlaşırlar.’ demiş. Bizim ilişkimizde bir çok şey önemli. Hareketler, konuşmalar, duygular, fikirler ve bunun gibi şeyler. Ama en can alıcı detay dildir.
Dil insan ilişkisinde köprü görevini görür. Dil sayesinde insanlar birbirleriyle anlaşabilir, hallerini, hatırlarını sorabilir, okuyabilir, yani dil olmadan yaşam yoktur. İletişimi de dille geliştirebiliriz. İletişim de aramızdaki ilişkinin önemli bir parçasıdır. Her insan iletişim kurmalı ve kurabilir kendimizi bildik bileli konuşmadan yaşayamıyoruz. İletişimdeki en önemli detay güzel konuşmadır. Eğer insan güzel konuşabilirse, duygularını, fikirlerini doğru şekilde anlatabilirse ve başkasını da dinleyebilirse daha iyi iletişim kurabilir.
‘Dilin kemiği yok’ diye bir atasözü vardır. Gerçekten öyle… Dilimizi tutamayıp bazen her şeyi söylüyoruz. İyi şeyleri de kötü şeyleri de… Bununla karşımızdaki insanı kırabiliriz. Söylediğimiz sözlerle onun yüreğinde bir yara açılabilir.
İletişimde bir önemli şey de yüz ifadelerimiz. İnsanların bazıları karşısındaki insanın yüzüne bakıp konuşkan ya da çok konuşmayan bir insan diye sonuç çıkarıyor. Bu doğru değil. Mesela, insanın yüzü somurtkansa o insan için konuşmaz derler. Yüze bakıp da sonuç çıkaramayız. Herkesin karakteri, yüzü başkadır. Bu yüzden bizim düşündüğümüz şeyler yanlış olabilir.
Atalarımız ‘Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.’ demişler.
Tatlı dil ne demek?
İnsan güzel şeyler söylerse, birisini methederse, çok üzülen insanı sözlerle avutursa, mutlu ederse işte bunların hepsini tatlı dil yapar. Elbette tatlı ile yılanın çıkaramayız. Ama böyle karamsar yılanı bile deliğinde çıkarır diye tatlı dilin ne yapabileceğini anlıyoruz. ‘Günaydın’, ‘iyi akşamlar’, ‘iyi günler’ derken insanlara güleriz ve o insana gününün iyi geçmesini dileriz. Birisi üzüldüğümüz ya da endişelendiğimiz zaman bizi avutur ve iyi şeyler söylerse tabii ki; biraz da olsa üzüntümüzü unutur ve güzel şeyleri düşünmeye başlarız. Özellikle çocukları ne kadar översek onlar o kadar iyi şeyler yapmaya gayret eder, sevinir ve kendilerini büyük görüp kendilerine güvenmeye başlar. Eğer tam tersini yaparsak onların yetenekleri körelir. Tatlı dil insanlara güç, kuvvet verir. Bu yüzden insanların çoğu güzel konuşan, tatlı sözleri söyleyen insanlarla iletişim kurmak ister.
Tatlı sözlerimizi içimizde saklamayalım. Birbirimize iyi şeyler söyleyelim, birbirimizi kırmayalım. Birbirimizi kırmayıp onun yerine birbirimizin moralimizi düzeltmeyi ve hayatımızı güzel, açık renklerle boyamayı tercih edelim.