NİYET

0
893

Maddi imkansızlıklar, kültürel farklılıklar, çevresel etkiler, yaşam biçimimiz, mesleki olarak yerine getirmek zorunda olduğumuz gereklilikler nedeniyle yaşamımız boyunca çok zora hatta içinden çıkılmaz sorunların ortasına düştüğümüz zamanlar olmuştur.

Her şeyin en fenası, kötüsü, ortası, biraz iyisi, iyisinin iyisi, en mükemmeli var ki buna ne derecede ulaştığımızı, ulaştığınızı en iyi kendimiz bilebiliriz.

Hayatın gerçekleri diye adlandırdığım bu yalan dünya da maalesef kapitalizmin kurbanıyız. Mükemmeli yakalamak, fevkaladenin fevkini yaşamak hepimiz için nerdeyse gerçekten çok zor. Kendi dertlerimizi, sorunlarımızı, yaşam düzenimizi elimizde ki maddiyat çerçevesinde çözüme kavuşturmak için çabalıyoruz.

Şems-i Tebrizi tarafından söylendiği bilinen böyle durumlara yakışan bir veciz söz geldi aklıma; ‘Olduğu Kadar Olmadığı Kader’ der geçiştiririz yaşadığımız durumu. Geçmişten günümüze yaptığımız işler için uygulanan bir yöntem var, işe başlanılır, karşına çıkan zorluklara göre yol alınır, bunun içinde söylenen bir söz vardır ‘Kervan Yolda Düzülür’ diye.

Konuyu Balıkesirspor cephesine yöneltiyorum ki uzun bir süredir kervan hep yolda düzülmeye çalışıldı, her ne kadar seçilmiş gibi görünse de başkanlar ve yönetimler bir yerlerden icazetler alarak göreve geldiler. Kişilik olarak efendi, dürüst, kendi yaptıkları işlerinde başarılı olsalar da futbol dünyası girdabının içinde parçalanmaya, dağılmaya karşı koyamadılar. Bu tür faaliyeti yürütmek için gelen insanlar konuya vakıf olamadıkları için hem sportif hem de idari yönetim konularında başarısız oldukları ayan beyan ortada.

Elde edilen gelirlere karşılık harcanan gider dengesi iyi ayarlanamadığı için karlılıktan ziyade zarar tarafında kalındı, borçlar her geçen gün arttı, yabancı para kur farkı şaşırttı, işin içinden çıkılamaz hale gelindi. Ha bu yaşananlar sadece Balıkesirspor’umuzun başına gelmiş bir olay değil, günümüzde Süper Lig takımları bile trilyonlarca borç içinde yüzüyor. Hesap, kitap işini düzgün yapamayanlar zaten bir süre sonra dibe doğru hızlı bir düşüşe geçiyor ki takım ismi zikretmeye gerek yok herkes biliyor.

‘İyi Niyet İyi Akıbet’ sözünü duyduğum zamanın üzerinden neredeyse bir fincan kahvenin hatırının sayıldığı süre geçmiştir, kaç bin yıl önce söylenmiştir bilemiyorum ama hala günümüzde geçerli olan sözlerden birisidir. İyi niyetinizi çok iyi ifade etmeniz gerekiyor. Bir işe başlandığında kervan yolda düzülür oda doğru ama bu düzülme işlemi başka türe döndürülmemeli kaderimizde buda varmışa bağlayıp işin içinden sıyrılmaya çalışılmamalıdır.

Evet maddiyat olarak borç var, yanlış kişilerin yanlış davranışları sebebiyle gönül kırgınlıkları var, liyakatsiz kişilere verilen görevler, sorumluluklar var, kendi menfi çıkarlarını ön plana tutarak hiçbir katkı sağlamadan nemalananlar var, sportif kulüpleri geçim kaynağı olarak görenler var ve menajerlik diye adlandırılan ve ister istemez ağlarına düşülen oluşumlar var, var, var. Sarmalın içinde, borç yükü artarak devam eden bir dönence var.

Afyon kampı başladı, ilk hazırlık maçı kaybedildi vay efendim böyle olmaz diye başlayan felaket severler çıktı meydana, ikinci maç farklı kazanıldı ne varsa bizim gençlerde var, dün oynanan üçüncü maç kaybedildi eski futbolcularla, hocalarla bu iş olmaz diyenler yine meydan da. Arkadaş adı üzerinde hazırlık maçı, genci, yaşlısı bir arada oynayacak hatalar görülecek, birlik, beraberlik ruhu nasıl sağlanacak, nasıl kaynaşacak futbolcular, ne olduklarını nasıl anlayacaklar. Hiç maç oynamasınlar kendi aralarında çift kale maç yapsınlar, eğlensinler, gülsünler o zaman. Futbolun ilminden, biliminden, kuralından, yönetmeliğinden bihaber nice insanlar yazıyor söylüyor, eleştiri yapıyorlar ki gördükçe üzülüyorum.

Yılların birikimi sorunları bir defada çözemezsiniz, farz edelim ki bütün borçları ödediniz yine iyi bir planlama yapmazsanız, gelirinizi, giderinizi eşit hale getiremezsiniz yine borç batağına düşersiniz. Alt yapı, gençler, kendi çocuklarımız diye feryat etmeye devam eder, dururuz.

Sezon öncesi karşımıza çıkan tablo iç açıcı değil, bir alt lige düşme üzüntüsünü yaşayan futbolcularımızla tekrar anlaşma yaptık, genç kardeşlerimizle kaynaşmaları planlanıyor, antrenmanlar yapılıyor, hazırlık maçları oynanıyor, sezonun ilk maçının oynanacağı tarih hızlı bir şekilde yaklaşıyor. Borç sorunu ortada, yasaklar kalkmadı, maddi gelir kaynağı bu lig için gerçekten çok az, bu çerçevede mevcut yönetim karanlıktan aydınlığa sloganıyla gece, gündüz demeden mücadele ediyor. Oluşturulan takım, teknik heyet lige bütün zorluklara ve psikolojik baskılara rağmen hazırlanmaya çalışıyor, bende dahil yaptığımız tek şey eleştiri, hatta acımasızca yazanlar, söylenenler var ki haklı olabilmek için yarış içinde olanlara anlam veremiyorum.

Şu anda kulüp bünyesinde başta başkan, yönetim kurulu, teknik ekip, futbolcular ve idari hizmetliler bir bütün olarak mücadeleye ediyor, yaptıklarıyla saygıyı hak ediyorlar, hatalarımızı bizlere söyleyin düzeltelim diyen insanlar ki bu ekibe bundan öncekilere verilenden daha fazla destek olunmalı.

Geçtiğimiz hafta sonunda güzel bir organizasyon izledik, Balıkesir şehri Valilik makamı, Büyükşehir Belediyemiz başta olmak üzere Karesi, Altıeylül Belediyelerimiz ve diğer kuruluşların katkılarıyla Kurtdereli Mehmet Pehlivan Güreşleri organizasyonu düzenlendi ki hayran kaldığımı yazmazsam gerçekten haksızlık olur, emeği geçen herkese hakkını teslim etmek gerekir.

Topyekûn birlik, beraberlik, dayanışmayla Balıkesirspor’umuz adına düzenlenecek birden çok organizasyonla, madden ve manen yapılacak yardımlarla sorunların büyük çoğunluğunu bertaraf edilebilir. Niyetiniz iyiyse akıbetiniz de iyi olacaktır.

Bu sezon için Balıkesirspor kervanı yola çıkalı çok oldu, kervanı yolda düzme işini iyi yapmalıyız, sonra işi kadere bağlayıp üzülüp, dövünmenin kimseye faydası olmamıştır, bizlere de fayda sağlamayacaktır.

Bu konuda en büyük çaba yönetime, gerçek Balıkesirspor sevdalılarına ve taraftar grubumuza düşmektedir. İyi niyet iyi akıbet düsturunuz açıkladınız inanıyoruz, kesinlikle hayal satmayın, gerçekleri paylaşın bilelim, destek isteyin, yanınızda olalım, omuz, omuza mücadele edelim. Daha kötü günleri konuşmayı, düşünmeyi hatta yaşamayı, satırlara yazmayı gönlümce kabul edemiyorum. Şimdilik kalın sağlıcakla, haftaya görüşmek ümidiyle selamlar, saygılar.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here