Kuduz hastalığı rabies virüsünün neden olduğu köpekler ve insanlar da dahil olmak üzere memeli hayvanları etkileyen ölümcül bir viral hastalıktır. Hastalık çıktığında hayvanlarda tedavisi olmayan fakat aşılama ile hastalıktan korunmanın mümkün olduğu zoonoz hastalıkların en tehlikelisidir. Kuduz hastalığı yüzünden dünya da her 10 dakika da 1 , günde 160, olmak üzere yılda ortalama 59 bin kişi hayatını kaybetmektedir.
Hastalık bilinenin aksine sadece kedi, köpek, tilki ,kurt gibi vahşi ve evcil hayvanlarda görülmesinin yanı sıra inek, eşek, at gibi hayvanlarda da sıklıkla görülmektedir. Ayrıca hastalık hayvanlar arasında taşıyıcı ve bulaştırma özellikleri bakımından da önemli farklılıklar taşımaktadır. Kuduz; çakal, kurt, tilki, kokarca, sırtlan, ayı, yarasa gibi doğadaki tüm vahşi memeliler ve eğer aşılanmamışlarsa köpek, kedi, inek, eşek gibi evcil memeli hayvanlar arasında varlığını sürdürür. Bu hayvanlar tarafından ısırılan insanlara bulaşarak hastalık oluşturur. Sanıldığının aksine sincap, sıçan, fare, hamster gibi kemirgen hayvanlar ve tavşanlar taşıyıcı değildir ve bu hayvanlar tarafından ısırılma bir risk oluşturmaz.
Bunun yanında kuş, balık, kaplumbağa ve kertenkele gibi hayvanlarda kuduz mikrobu bulunmamaktadır. Kuduz mikrobunu taşıyan hayvanlar enfeksiyon nedeniyle belli bir süre sonra ölürken, yarasa diğer hayvanlardan ayrı olarak hastalığı taşıdığı halde virüsten etkilenmeden hayatını devam ettirir.
Hastalıktan şüphelenilmesi ve teşhis koyulması noktasında hayvanlarda prodromal başlangıç , saldırganlık ve felç dönemi olmak üzere 3 farklı hastalık evresi bulunmaktadır.
Başlangıç dönemi 2-3 gün sürerken bu dönemde her hastalıkta görülecek davranış bozuklukları, ateş ve yalanma belirtileri gözlenmektedir. Bu dönem hayvan sahipleri tarafından pek fazla hissedilmemekte olup hastalıktan şüphelenme saldırganlık döneminde olmaktadır.
Saldırganlık dönemi ise 2-4 gün arası sürmekte olup bu dönemde hayvanlarda ürkeklik ve korkaklık bunun yanında iştah azalmasının yanı sıra su içme istediğinde artış, sık sık idrar yapma, karanlık yerlerde saklanma, sahibini dinlememe gibi anormal davranışlar gözlemlenmektedir. Bu evrelerin sonuna doğru ise hayvanda hırçınlık ve saldırganlık, ağızdan salya damlamaları, anlamsız havlama ve miyavlamalar ve etraftaki insanlara saldırma ve ısırma gibi belirtiler bariz bir şekilde gözlemlenir. Özellikle kediler bu dönemde köpeklere karşı korkusuzca saldırma ve ısırma davranışları gösterebilmektedirler.
Hastalığın son dönemi olan felç döneminde ise hayvanlarda hareket bozuklukları, salya artışı, dengesizlik gibi sinir sistemi bozuklukları görülmekte ve son olarak ta tam felç tablosu oluşarak hayatlarını kaybederler.
Kuduz hastalığına yakalanmış hayvan 1 hafta-10 gün içinde mutlaka hayatını kaybetmektedir.
Hastalık enfekte bir hayvanın diğer hayvanı ısırması sonucu salya yoluyla geçmekte olup başka bir bulaşma yolu ile bulaşma olmamaktadır. İnsanlarda ise hastalıklı hayvanın insanı ısırması ile bulaşma meydana gelmektedir. Kuduz virüsü hayvanın sinir sistemine girdikten sonra tükürük bezlerine yerleştiği için kuduz hayvanlarda görülen salya ve ağız köpürmesi bunun sonucunda meydana gelmektedir. Bu yüzden hayvan vücudu dışında bir ortamda uzun süre hayatta kalamamaktadır.
Hastalığın kuluçka süresi yani klinik olarak belirti göstermesi genellikle 10-12 gün olup 1 yıla kadar uzayan vakalarda nadirde olsa kayıt altına alınmıştır. Bu durum ısırık noktasının beyne ve omuriliğine yakınlığı, ısırığın şiddeti ve ısırık ile alınan virüs miktarı ile değişim göstermektedir. Arka ayağından ısırılan bir hayvan ile boyun kısmından ısırılan hayvan da hastalığın görülme süresi farklılık göstermekte olup boyun bölgesinden ısırılan hayvanda belirtiler daha kısa zamanda gözlemlenmektedir.
Hayvanlarda kuduz hastalığının başarılı bir tedavi yöntemi bulunmamakta olup, hastalık teşhisi de ölüm sonrası alınan beyin numunesindeki negri cisimciklerinin varlığı ile yapılmaktadır. İnsan ve hayvanı ısıran şüpheli hayvanların yakalanıp karantina altına alındıktan 10-12 gün sonra hayatlarını kaybetmeleri hayvanlarda kuduz virüsü varlığının en önemli belirtisi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Hastalığa karşı korunma ise hayvanlarımıza 3-4 aylık dönemde kuduz aşılama programlarımıza başlayıp ve de bu aşıları yılda 1 kez tekrar ederek hayvanlarımızı hastalıktan koruyabiliriz.
Eğer ki bizler kuduz virüsü taşıyan bir hayvan tarafından ısırıldığımızda mümkünse ısıran hayvanı takip etme ve yakalama yoluna gitmeli aynı zamanda ısırık yerini sabunlu veya deterjanlı su ile bolca yıkamalıyız. Isırık yerine kesinlikle bandaj yada dikiş atılması kontrendike bir durumdur. Ve hemen en yakın sağlık kurumuna başvurulmalıdır. Hastalık ihbarı mecbur hastalıklar kapsamında bulunduğundan dolayı kolluk kuvvetleri ve tarım ve orman bakanlığı yetkililerine bildirimleri yapılmalıdır. İnsan da aşılama ilk gün 1. doz olmak üzere 3. ve 7. günler bunun yanında 14. ve 28. günler olmak üzere çoklu aşılama programlarıyla hastalıktan korunma mümkündür.