Son birkaç günün en çok konuşulan konularından birisi yapılan kongreler ve o süreçte ortaya çıkan görüntüler. Son iki Kongre bilindiği gibi MHP ve Ak Partinin oldu. Şimdi ben bunlardan birini bizzat içinde bulunarak, diğerini de ekranlarından her bölümünü izleyerek gözlemledim. Buradan bu gözlemlerimi aktarmak isterim.
Önce benim de katıldığım Ankara’daki 13. Olağan Büyük Kurultayını yapan MHP Kongresine değinmek istiyorum. Öncelikle basın için yaklaşık 15 gün önce müracaat etmiştik ve cevabı geldikten sonra ben İl Başkanı Gökay Yüksel ile görüştüğümde gidecek herkesin testlerinin istendiğini belirtmişti. Bu da tabii ki Kongreye yakın bir tarihte olmuştu. Kongrenin yapılacağı Ankara Spor Salonu’na yaklaştığımızda çok geniş güvenlik tedbirlerinin alındığını gördüm. En az üç defa yapılan kontrollerin ardından içeri girdik.
İçeride oturma düzenlerinin ve katılımcı sayısının üst üste ve sıkışık olmadığını, tribünlerde arada birer boşluk bulunduğunu gördüm. Birincisi zaten herkes testten geçtiği ve kuluçka süresinin de geçmesi nedeniyle, içeride bulunan herkesin negatif olduğunu söylemekte fayda var. Basın mensupları da zaten ayrı ve belli sayıda alındığı için o anlamda da bir tehlike yoktu. Bu konuda belirtilen şuydu: Devlet Bahçeli’nin çok kesin talimatı ve bunun çok net bir şekilde uygulanması… Onun için ben o kongrede bir bulaş olmasını çok az bir ihtimal olarak görüyorum.
Gelelim Ak Parti’nin 7. Olağan Kongresine…Tabii ki çok konuşuldu ve özellikle sosyal medyada çok fazla yer aldı. Bunun ilk nedeni otobüslerle gidenlerin yaptıkları paylaşımlardı. O kadar, insanların tepkisini oluşturacak paylaşımlar vardı ki, bunlar hızla yayıldı. Ardından hepimizin canlı olarak anbean izlediğimiz salon dışında başlayıp içinde de devam eden görüntüler... Öncelikle şunu belirtelim MHP’de salon dışı bir topluluk olmazken, Ak Partililer dışarıyı hınca hınç doldurmuşlardı. Zaten Recep Tayyip Erdoğan önce onlara seslenmiş ve konuşmanın ardından; “Sizi bu soğukta daha fazla bekletmeyelim, illerinize uğurlayalım” demişti. İşte bu çok büyük topluluk içeriye de giremeyecek olanlar olduğu için olası ki test zorunlulukları da yoktu esas tehlikeli durum bana göre burasıydı. Çünkü belki de bunların çoğu işte o herkesin tepkisine neden olan otobüs görüntülerine yer verenlerdi. Bu kongreyi organize eden Ak Parti kurmayları dışarısı için gerçekleşen bu bölümü yapmayabilirdi. İçerisi zaten çok kalabalıktı ve bu kadarla yetinilebilirdi. Hem o kadar insan havanın da soğuk olması nedeniyle biraz da kısa olan bu bölüm için Türkiye’nin her yerinden saatler süren yolculuklar yapmaz; hem bulaş tehlikesi yaşanmaz hem de bu kadar tepki olmazdı.
Anladığımız kadarıyla dışarıda bir miting, içeride kongre atmosferi oluşturmak hedeflenmişti. Belki normal günlerde bu olabilirdi ama ülke şu anda olağanüstü günler geçiriyor. Hava durumu da göz önüne alınarak son bir iki gün kala iptal edilebilirdi. İçeride de kongre esnasında tedbirlerin es geçildiği görüntülerinin yer aldığı gözlendi. Özellikle tabii ki, tribünlerdeki tezahürat yapan gençlerin maske ve mesafe kurallarına uymadıkları net şekilde görüldü.
İki kongreyi çok kısa olarak böyle özetleyebiliriz. Herkesin çok çok aşırı fanatiklerin dışındaki aklıselim insanların bu görüntülerden sonra mutlaka yorumları olacaktır. Ders alına bilinir mi? Pek emin değilim…
Burada kesinlikle bireysel bir tutum ve davranış sergilememiz gerekiyor. Biz eğer, kendimizi tehlikeden korumazsak, hiçbir kimse ve hiçbir kanun bizi koruyamaz. Benim bu konudaki net fikrim bu…Yani bizi tehlikeye atacak bir durum söz konusu olduğunda, ne olursa olsun öncelikle bulaş ve sağlığımızı ön plana almalı ve ona göre hareket etmeliyiz. Bu bireysellikler çoğaldığında toplumsal hale gelir. Çünkü her ferdin peşine bir görevli dikilemez. Bunu yapabilirsek, şu anda çırpınan özellikle Valiler başta olmak üzere görevlileri de zor durumda bırakmamış oluruz.
Allah yardımcımız olsun çünkü salgın durumu iyi gitmiyor.
