Yine bir Mayıs ayı içindeyiz. Mayıs ayları bizim için önemli günlerin yaşandığı bir aydır. Hem milletimiz hem de Balıkesir için önemi çok fazladır. Öncelikle Balıkesir için önem arz eden ve Kuva-yi Milliye’nin ateşinin yakıldığı Alaca Mescit toplantılarından bahsetmek gerekir.
15 Mayıs 1919’da İzmir işgal edilince hemen 16 Mayıs’ta Balıkesir’de ilk hareket başlıyor. Önce Okuma Yurdu toplantıları ardından da hepimizin bildiği gibi Alaca Mescit’te 41 Bayrak Adamın yaptığı toplantılar ve alınan kararlar… Bunlar işte Kuva-yi Milliye’nin fitilini ateşliyor ve ardından, Mustafa Kemal’in Samsun'a çıkmasıyla birlikte bütün Dünya’ya nam salan ve yedi düvele karşı verdiğimiz Kurtuluş Savaşımız başlıyor…
Burada Kuva-yi Milliye konusunda birkaç cümle etmekte fayda var. Çünkü tarihçilerimizin özellikle vurguladıkları gibi, Kuva-yi Milliye adı altında ilk birlikler Balıkesir’de kuruluyor. Bu çok önemli çünkü Kuva-yi Milliye, Kurtuluş Savaş'ının başlaması ve örgütlenmesinde çok önemli bir rol oynamıştır. Aynı zamanda başlattığı bu hareket ile bütün ülkeye örnek teşkil etmiştir. Kuva-yi Milliye’nin en açık tanımı; askerin sivilleştirilmesi, sivillerin de silahlandırılmasıyla oluşturulan birliklerdir… Kuva-yi Milliye dediğimiz şey bu. Çünkü Mondros Mütarekesi nedeni ile asker terhis edilmiş, silah kullanamaz hale getirilmiş, dolayısı ile bunlar sivilleştirilmişti. İşte o siviller silahlandırılarak düzenli birlikler halinde cephelere sevk edildi. Bütün bunları hiçbir yerden emir beklemeden tamamen kendi inisiyatifleri ile yapmışlardır. Bu tarihi olayın gençlerimize aktarılması elbette ki önemlidir. Bu amaçla her yıl yapılan etkinliklerle Balıkesir’in Kuva-yi Milliye’deki rolü mutlak surette genç nesillere aktarılmalıdır. Geçmişte biraz abartılarak çok uzun tutulduğu yönünde eleştiriler vardı, tamam günlerce olmayabilir ama yine de bu tarihi olayı önemine layık bir şekilde yapılacak faaliyetlerle hatırlatmak lazım. Tabii bu yıl yine pandemi şartları var. Kısıtlı da olsa mutlaka bir şeyler yapmak gerekir. Çünkü gençlerimizde de bu ruhun oluşması için o günleri çok iyi bilmeleri şarttır.
Bir ülkenin tarihinin ve kültürünün gelecek nesillere aktarılması çok önemli. Kuva-yı Millîye Haftası dolayısı ile yapılan etkinliklerle gençlerimizde bu ruhun yeniden canlanması açısından önemli olduğunu düşünüyorum.
Bütün bu yaşananlar Kurtuluş mücadelesinde Balıkesir’in yerinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuş; bunun neticesinde de Balıkesir olarak bir İstiklal Madalyası isteğimiz olmuştur. Bu istek TBMM’de mevcuttur. Bu konuda bazı girişimler vardır. Ama şu an ne durumdadır bilmiyoruz. Ama daha önceki yıllarda da defalarca yazıldı çizildi, İstiklal Madalyası Balıkesir’in hakkıdır.
Mayıs ayı içindeki çok önemli gün de 19 Mayıs’tır. Mustafa Kemal’in 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşını başlattığı bu gün de en üst düzeyde bir hassasiyetle ve büyük bir coşku ile kutlanmalıdır. Bu önemli gün gençlere Bayram olarak hediye edilmiştir. Gençler bizim geleceğimizdir. Gençlerimizin böylesi önemli günleri, o günlerde yaşanan fedakârlık ve kahramanlıkları bilmeleri ve kutlamaları gerekir. Bunun için de bu günler büyük bir coşku ve etkinliklerle kutlanmalıdır.
Yine mayıs ayı içinde; çağ kapayıp, yeni bir çağ açan İstanbul’un Fethi’ni de kutluyoruz. Manevi anlamda da çok büyük öneme haiz olan bu Fetih Türk tarihinin en önemli kilometre taşlarından birisidir. Evet, İstanbul’un Fethi için Peygamberimizin övgüsü vardır. Fethedilemez denen bir şehrin fethidir bu… Aradan yüzyıllar geçse de bu Fethin ne kadar önemli bir Fetih olduğu asla göz ardı edilmemelidir.
Kısacası, Mayıs ayı bizim için çok önemli bir aydır. Biz Türk Milleti olarak geçmişimizle, tarihimizle ne kadar övünsek azdır. Bu millet çok büyük zaferler yaşamış ve yaşatmıştır. Bunun kadrini ve kıymetini bilmemiz lazım.
