Eğitim-İş Sendikası Balıkesir Şube Başkanı Serap Müjdeci Gökgün, ‘5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü’ nedeniyle yaptığı açıklamada uygarlık taşıyıcısı olan ve en eski mesleklerden olan öğretmenliğin, siyasal iktidar döneminde itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını iddia etti.
Öğretmenliğin çökertildiğini ifade eden Gökgün, ancak tüm bu olumsuzluklara, engellere karşın kökleri Encümen-i Muallimin'e, TÖS'e, TÖB-DER'e dayanan Türkiye Öğretmen hareketinin teslim olmayacağını, fiili ve meşru mücadelesini de hak verilmez, alınır ilkesiyle sürdüreceğini söyledi.
TALEPLERİ SIRALADI
Gökgün, açıklamasında öğretmenlerin taleplerini şöyle sıraladı: “Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesine uygun, ILO/UNESCO Ortak Belgesi'ne uygun düzenlemeler yapılmalı. Eğitim, ulusal, demokratik, bilimsel, laik ve kamusal esaslara dayandırılmalı, her aşaması parasız olmalı. Sosyo-ekonomik statülerini yükseltecek önlemler alınmalı. Öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmeli.
Öğretmenleri apoletlendiren, kendi arasında bölerek çalışma barışını zedeleyen uzman ve başöğretmenlik uygulamasından derhal vazgeçilmeli. Öğretmenler Uzman sayılmalı. Eğitim çalışanları arasında ayrımcılık yaratacak uygulamalara ve sözleşmeli öğretmen uygulamasına son verilmeli.
Ataması yapılmayan yüzbinlerce öğretmenin ataması yapılmalı. Irkçı, gerici ve bölücü kadrolaşma önlenmeli. Eğitim yöneticiliği için uygulanan öznel ölçütler yerine nesnel ölçütler geçerli kılınmalı. Eğitim kurumlarının personel ihtiyacı gerçekçi bir biçimde belirlenerek, yeterli sayıda öğretmen ve yardımcı personel istihdam edilmeli.
Okullarda kölelik sistemi veya mevsimlik işçi olarak adlandırılan ücretli öğretmen uygulamasına son verilmeli. Tüm öğretmenler asaleten atanmalı. Öğretmen atamalarında ehliyet ve liyakat esaslarından uzak bir şekilde uygulanan kayırmacı mülakat sisteminden derhal vazgeçilmeli. Ülkemizin koşulları göz önünde bulundurularak, Köy Enstitüleri felsefesini, ruhunu taşıyan yeni bir öğretmen yetiştirme sistemi geliştirilmeli. Eğitimde etnik kimlik ve mezhep-tarikat gibi kimlikleri öne çıkartacak ithal müfredat programları yerine, demokratik, ulusal, laik, bilimsel ve halktan yana programlar uygulanmalı. Eğitim çalışanları ve tüm kamu çalışanlarının örgütlenme haklarının önündeki bütün engellerin kaldırılıp, grev ve toplu sözleşme hakkı tanınmalı.” Cengiz GÜNER
