BIST 100
10.628,63 -0,11%
DOLAR
42,2929 0,05%
EURO
49,2344 -0,03%
GRAM ALTIN
5.684,66 0,50%
FAİZ
40,20 0,15%
GÜMÜŞ GRAM
71,44 0,50%
BITCOIN
99.759,00 1,02%
GBP/TRY
55,6740 -0,27%
EUR/USD
1,1629 -0,03%
BRENT
63,01 0,48%
ÇEYREK ALTIN
9.294,41 0,50%
Balıkesir Az Bulutlu
Balıkesir hava durumu
6 °

Suça Sürüklenen Çocuklar: Toplumun Sessiz Çığlığı

Suça Sürüklenen Çocuklar Toplumun Sessiz Çığlığı

Türkiye’de ve dünyada çocuklar yalnızca mağdur değil, zaman zaman fail de olabiliyor. Ancak çocukların suça karışması yalnızca bireysel bir “ahlaki bozulma” olarak görülmemeli. Yoksulluk, ihmal, şiddet, eğitimsizlik, dijital bağımlılık ve sosyal dışlanma gibi etkenler, çocukları adım adım suça sürüklüyor. Peki bu çocukları gerçekten ne “sürüklüyor”? Hangi mekanizmalar devreye giriyor, devlet ve toplum bu konuda üzerine düşeni yapabiliyor mu?

Tanım ve Hukuki Arka Plan

"Suça sürüklenen çocuk", Türk Ceza Kanunu'nda doğrudan tanımlanmasa da, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu çerçevesinde; suç işlediği iddia edilen ve henüz 18 yaşını doldurmamış bireyler için kullanılan bir kavram. Bu tanım, çocuğu sadece bir fail olarak değil, aynı zamanda bir mağdur olarak da görmeyi amaçlıyor. Çünkü çocukların büyük çoğunluğu, suça tesadüfen değil, birtakım yapısal nedenlerle itilerek karışıyor.

Verilerle Gerçekler

Adalet Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de her yıl binlerce çocuk adli sicile “suça sürüklenen çocuk” olarak geçiyor. Suç türleri arasında en sık rastlananlar ise hırsızlık, yaralama, uyuşturucu kullanımı ve mala zarar verme. Uzmanlar, özellikle ekonomik kriz dönemlerinde bu oranların daha da arttığına dikkat çekiyor.

Nedenler:
  • Aile İçi Şiddet ve İhmal: İstismar ya da ilgisizlik, çocuğun suça yönelmesinde ciddi rol oynuyor.
  • Eğitim Sisteminden Kopuş: Okul terkleriyle birlikte çocuklar sokakta suça daha açık hale geliyor.
  • Arkadaş Çevresi ve Çeteleşme: Mahalle baskısı ve aidiyet arayışı, çocukları kolaylıkla örgütlü yapılara sürükleyebiliyor.
  • Sosyal Medya ve Dijital Etkiler: Suçun romantize edildiği içeriklerle çocukların algısı değişiyor.
  • Yoksulluk ve Göç: Özellikle büyük şehirlerin varoşlarında çocuklar hayata bir sıfır geriden başlıyor.
Toplumsal Tutum ve Etiketleme Sorunu

Çocuğu "suçlu" olarak damgalamak, onu rehabilite etmekten çok topluma yabancılaştırıyor. Oysa ki, bu çocukların pek çoğu doğru bir destek sistemiyle yeniden topluma kazandırılabilir. Etiketlemek yerine yönlendirmek gerekiyor.

Uzman Görüşü

Bu çocukların çoğunun aslında sistemin boşluklarında büyümüş, sevgi ve ilgiye muhtaç bireyler olduğunu hatırlatan uzmanlar, “Onları cezalandırmak değil, anlamak ve iyileştirmek gerekir” diyor.

Çözüm Önerileri
  • Aile destek merkezlerinin artırılması
  • Okuldan kopuşun erken fark edilmesi ve önlenmesi
  • Çocuk polisinin rehabilite odaklı eğitilmesi
  • Sosyal hizmet uzmanlarının süreçte daha etkin rol alması
  • Gençlik merkezlerinin yaygınlaştırılması

Bir çocuğun suça karışması, yalnızca onun hatası değildir; aynı zamanda toplumun da zafiyetidir. Bu çocuklar, kader mahkûmu değil; doğru dokunuşlarla yeniden inşa edilebilecek hayatlar taşıyor. Çünkü unutulmamalıdır ki: Her çocuk, en çok fırsata ihtiyaç duyar.

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?