Balıkesir’de son günlerde yaşanan sıra dışı hava sıcaklıkları, doğanın dengesini bir kez daha gözler önüne serdi. Normal şartlarda Mayıs-Haziran aylarında üzüm oluşumuna başlayan asmalar, Kasım ayında yeniden meyve vermeye başladı. Şehrin merkezinde çekilen fotoğraf, iklim değişikliğinin yerel düzeydeki etkilerini çarpıcı biçimde gösterdi. Görenler, duvar kenarından sarkan taze salkımları görünce şaşkınlığını gizleyemedi.
Uzmanlar, bu tür olayların artık tesadüf olmadığını, küresel ısınmanın tarımsal döngüleri altüst ettiğini vurguluyor. Balıkesir gibi Akdeniz iklimi ile Marmara geçişinde yer alan bölgelerde bitkilerin mevsim algısının bozulduğu, bunun da hem kalite hem verim açısından risk oluşturduğu belirtiliyor.
Kasım Ayında Üzüm Salkımı Görmek Artık “Sıradışı” Değil
Geçmişte yalnızca ilkbahar sonu ile yaz başında salkım oluşturan üzüm asmalarının, bu yıl Kasım ayında bile yeşil ve diri kalması, tarım çevrelerinde endişe yarattı. Balıkesir’in merkez mahallelerinden birinde çekilen fotoğrafta, olgunlaşmamış üzüm tanelerinin hâlâ asma üzerinde durduğu görülüyor. Üstelik yaprakların da canlılığını koruması, mevsim normallerinin oldukça dışında bir sıcaklık seyrine işaret ediyor.
Balıkesirli üreticiler, bu tabloyu ilk kez görmediklerini söylüyor. Son yıllarda mevsim kaymalarının daha belirgin hale geldiğini anlatan bağ sahipleri, “Eskiden bu zamanlar asmalar yaprak dökerdi, şimdi yeni salkım oluşturuyor. Ne zaman budayacağımızı, ne zaman ilaçlama yapacağımızı şaşırdık” diyerek duruma tepkilerini dile getiriyor.
Uzmanlardan Uyarı: “Bu, Doğanın Alarm Zili”
Uzmanlar, bu durumun sadece üzümle sınırlı olmadığını, zeytin, incir ve badem gibi türlerde de benzer dengesizliklerin yaşandığını belirtiyor. Bitkilerdeki bu “şaşkınlık”, yalnızca ürün kalitesini değil, gelecek yılki verimi de olumsuz etkileyebilir.
Ziraat Mühendisleri, konuyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bitkiler, sıcaklık ve gün uzunluğu gibi çevresel faktörlerle gelişim sürecini ayarlar. Ancak son yıllarda bu faktörler öngörülemez hale geldi. Balıkesir’de Kasım ayında asmanın meyve vermesi, iklim değişikliğinin tarımsal sistemleri yeniden şekillendirdiğinin somut bir göstergesidir.”
Uzmanlar, ayrıca mevsimsel belirsizliğin zararlı popülasyonlarının da artmasına neden olabileceğini vurguladı. “Soğuk kışlar olmayınca, zararlı böceklerin ölmesi gereken dönemler kısalıyor. Bu da hem hastalık riskini hem de üretim maliyetini artırıyor” dedi.
İklim Değişikliği Artık Günlük Hayatta
İklim değişikliği artık sadece bilimsel raporlarda değil, evimizin önündeki asmada bile hissediliyor. Balıkesir’de Kasım ayında filizlenen üzüm salkımları, doğanın insan kaynaklı değişimlere nasıl tepki verdiğini açıkça gösteriyor. Uzmanlara göre bu olaylar, gelecekte gıda güvenliği, su yönetimi ve tarım politikaları üzerinde belirleyici olacak.
Meteoroloji verilerine göre, Balıkesir son beş yılda ortalama sıcaklıkta yaklaşık 1,2 derece artış yaşadı. Bu artış küçük gibi görünse de, bitkilerin mevsimsel döngüsünü altüst edecek kadar güçlü bir fark yaratıyor. Ayrıca, yağış rejimindeki düzensizlikler toprağın dinlenmesini engelliyor; bitkiler ise sürekli “bahar” zannederek yeniden meyveye duruyor.
“Doğanın Dili Bize Uyarıyor”
Balıkesir’de Kasım ayında yeşil üzüm görmek, bir fotoğraf karesi olmanın ötesinde anlam taşıyor. İklim değişikliği, sadece buzulların erimesi ya da deniz seviyesinin yükselmesiyle sınırlı değil; her kentte, her sokakta, her bitkide kendini gösteriyor.
Uzmanlar, bu durumu bir “uyarı sinyali” olarak değerlendiriyor:
“Eğer bugün asma Kasım’da üzüm veriyorsa, yarın zeytin Ocak’ta çiçek açabilir. Bu zincir bozulursa, doğanın dengesi geri dönülmez şekilde sarsılabilir.”
İklim Değişikliği Kapımızda
Balıkesir’de çekilen bu kare, iklim değişikliğinin artık uzak bir tehdit değil, gözle görülür bir gerçek olduğunu kanıtlıyor. Asmaların takvimi şaşırdığı, doğanın dengesinin bozulduğu bu dönemde, bireysel farkındalık ve yerel önlemler her zamankinden daha kritik. Çünkü doğa, sessizce ama net bir şekilde konuşuyor: “Zaman değişti.”
