
TBMM’de Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ve Kentsel Dönüşüm Başkanlığı bütçeleri üzerine konuşan MHP Balıkesir Milletvekili Ekrem Gökay Yüksel, "Çevrecilik, milliyetçiliktir diyoruz ve çevreye sahip çıkmanın milletin geleceğine sahip çıkmak olduğunun idrakiyle hareket ediyoruz" dedi.
MHP Balıkesir Milletvekili Ekrem Gökay Yüksel, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ve Kentsel Dönüşüm Başkanlığı bütçeleri üzerine konuştu. Yüksel, “Milliyetçi Hareket Partisinin çevreye yaklaşımı, Türk milletinin binlerce yıllık bütünlükçü bir evren anlayışının tezahürüdür. Türk ahlakı, hiçbir zaman tabiat kanunlarına aykırı olmayacak, tabiat kanunlarıyla da bağdaşan birtakım temellere dayanmış bir ahlak olacaktır” açıklamasında bulundu.
“DEPREM, ÜLKEMİZDEKİ AFETLERDE BİRİNCİ SIRADA”
Milletvekili Yüksel, “Meydana getirdiği hasar ve can kaybı açısından deprem yüzde 61'lik bir oranla Türkiye'de yaşanan afetler içerisinde birinci sırada yer almaktadır. 12'nci Kalkınma Planı'nda da afetlere dirençli yaşam alanlarıyla medeniyet temelli, akıllı ve sürdürülebilir şehirlerin tesis edilmesi öncelikli beş ana eksenden biri olarak belirlenmiştir” dedi.
“KENTSEL DÖNÜŞÜM ÖNCELİKLİ HALE GETİRİLMELİDİR”
Kentsel dönüşüm uygulamalarının afet öncelikli hale getirilmesinin önemli olduğunu ifade eden Yüksel, sözlerine şöyle devam etti: “Kentsel dönüşümde niteliği ve süreçleri iyi tanımlanmış, sosyo-ekonomik boyutları güçlendirilmiş ve katılımcı bir yaklaşıma dayanan bütüncül ve sürdürülebilir bir uygulama modeli geliştirilmelidir. Kentsel dönüşüm kentsel yenileme, yeniden canlandırma ve koruma gibi alternatif yöntemleri de içerecek şekilde uygulanmalıdır. Şehirler de yaşayan birer organizma gibidir. Kentsel alanlarda dönüşümler, yenilemeler yaparken mutlaka o kentin kimliği korunarak hareket edilmelidir. Aksi takdirde gelecekte kimliksiz ve birbirine benzeyen şehirler söz konusu olacaktır. Bu yönde, mevzuat dahil, var olan eksiklikler ivedilikle giderilmelidir.”
“TÜRKİYE’NİN TAMAMINI KAPSAYACAK JEOLOJİK ETÜTLER YAPILMALI”
MHP Balıkesir Milletvekili Ekrem Gökay Yüksel, afet yönetimi politikasının afete maruz kalmadan önce tüm boyutlarıyla önlem alınması, yer seçiminin jeolojik etütlerle belirlenmesi, riskli alanların dönüştürülmesi ve doğal afetlerin zararlarının en aza indirilebilmesi temeline dayandığını belirterek, “Bu kapsamda Türkiye'nin tamamını kapsayacak bir çalışmayla jeolojik etütler yapılarak fay hatları, dere yatakları, kıyı şeritleri, tarım alanları ve doğal yapılar gibi imara uygun olmayan alanlar tespit edilerek yerleşime kapatılmalı, üst ölçekli planların tamamlanması suretiyle yer seçiminde yaşanan karmaşa giderilerek düzenli kentleşmenin altyapısı oluşturulmalıdır. Afet riskini en aza indirmek için her türlü yapılaşmanın coğrafi ve jeolojik etütleri tamamlanmış, başta deprem olmak üzere sel, heyelan ve diğer doğal afetlere karşı güvenli alanlarda kurulması, mevcut yerleşimlerde ise bu doğrultuda kentsel dönüşüm projelerinin hızla uygulanması önemli ve öncelikli bir hâl almıştır” dedi.
‘İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN’
Milliyetçi Hareket Partisi olarak; ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ sözünü millet ve devlet ilişkisi bağlamında esas aldıklarını ifade eden TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Yüksel, konuşmasını şöyle tamamladı: “Çevrecilik, milliyetçiliktir diyoruz ve çevreye sahip çıkmanın milletin geleceğine sahip çıkmak olduğunun idrakiyle hareket ediyoruz. Yine ‘Yaratılanı severiz Yaradan’dan ötürü’ diyen Yunus Emre'nin bu veciz dizesini ilke olarak benimsiyor, insana, tabiata ve diğer mahlukata bu cepheden bakıyoruz. Zamanın imkan, şart ve usullerini tatbik ederek insanı, tabiatı ve mahlukatı koruyacak, geliştirecek her türlü sürdürülebilir plan ve çalışmanın Cumhur İttifakı ruhuyla yanındayız. Özellikle yakın zamanda üst üste yaşadığımız doğal afetler karşısında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın üstün gayreti ve mücadelesi nedeniyle bakanımızın şahsında bakanlık personelimizi tebrik ediyor, görüşmekte olduğumuz bütçenin ülkemize, milletimize, devletimize hayırlı sonuçlar getirmesini Allah’tan niyaz ediyorum.” Bilge Yurdusev

