
Zeytinyağından kelle peyniri ve höşmerime, et kültüründen Ege–Marmara sentezine kadar güçlü bir mutfak mirasına sahip Balıkesir, gastronomide ulusal marka olamıyor. Sorunun kaynağında tanıtım eksikliği, strateji yoksunluğu ve parçalı turizm yapısı bulunuyor.
Balıkesir’in gastronomi zenginliği uzun süredir bölgesel bir güç olarak biliniyor. Şehir, Anadolu ve Ege’nin kesiştiği noktada yer aldığı için hem ot kültürü hem et kültürü hem de süt ürünleriyle geniş bir sofra mirası oluşturuyor. Buna rağmen Balıkesir’in gastronomi potansiyeli ulusal ölçekte hâlâ bir marka değeri yaratamadı. Kentin sahip olduğu ürün çeşitliliği ile görünürlüğü arasındaki makas her yıl daha da açılıyor.
Balıkesir’in gastronomi zenginliği büyük ama hikâye eksik
Balıkesir’in gastronomi zenginliği; zeytinyağı, süt ürünleri, peynir çeşitleri, oğlak eti, höşmerim tatlısı, kırmızı et restoranları, kapya biberi, tarhana, lor tatlısı ve Balıkesir kuzusu gibi çok sayıda ürünle Türkiye’de ayrı bir yere sahip. Şehrin 20’den fazla coğrafi işaretli ürünü bulunuyor. Ancak bu ürünlerin güçlü bir anlatıya sahip olmaması, kent markalaşmasının önüne geçiyor.
Gastronomi uzmanları, “Her ürün çok değerli ama ortak bir hikâye yok” diyerek sorunu özetliyor. Gaziantep, Hatay ya da Şanlıurfa gibi gastronomi şehirlerinin başarısı, yalnızca ürün çeşitliliğinden değil, aynı zamanda iyi kurgulanmış bir mutfak hikâyesinden geliyor.
Gastronomi rotaları oturmuyor, ilçeler birbirine rakip oluyor
Balıkesir’in gastronomi zenginliği yalnızca merkezde değil; Ayvalık, Edremit, Burhaniye, Gömeç, Susurluk, Sındırgı, Gönen ve Manyas gibi ilçelere dağılmış durumda. Fakat bu çeşitlilik koordinasyon yerine parçalanmaya yol açıyor.
Körfez’de deniz ürünleri ve zeytinyağı öne çıkarken iç bölgelerde et ve süt ürünleri ağırlık kazanıyor. Fakat ilçeler arasında ortak bir gastronomi rotasının bulunmaması, turiste bütüncül bir deneyim sunulamamasına neden oluyor. Her ilçe kendi tanıtımını yapmaya çalıştığı için ulusal ölçekte güçlü bir gastronomi markası oluşmuyor.
Balıkesir’in gastronomi zenginliği dijital dünyada görünür değil
Günümüz gastronomi turizmi büyük ölçüde sosyal medya, dijital hikâye anlatıcılığı ve influencer desteğiyle büyüyor. Ancak Balıkesir’in gastronomi zenginliği dijital platformlarda yeterince görünür değil. Video içerik üretimi oldukça sınırlı. Restoranların büyük kısmı dijital pazarlama stratejisi uygulamıyor.
Körfez bölgesinde yükselen yazlık nüfusa rağmen, gastronomi odaklı içeriklerin etkisi ulusal boyuta taşınamıyor. Yerel üreticiler ve işletmeler dijital mecraları çoğunlukla “menü paylaşma” aracı olarak görüyor. Bu yaklaşım, ulusal bir gastronomi kimliğinin oluşmasını zorlaştırıyor.
Yerel işletmeler butik kalıyor, zincirleşme gerçekleşmiyor
Balıkesir’in gastronomi zenginliği, butik ve aile işletmeleriyle ayakta duruyor. Bu durum hem kültürü koruyor hem de kaliteyi belirli bir düzeyde tutuyor. Ancak ulusal marka yaratmak için zincirleşme, standartlaşma ve markalaşma gerekiyor.
Örneğin Susurluk tostu onlarca yıldır biliniyor fakat güçlü bir kurumsal markası bulunmuyor. Balıkesir kuzusu Türkiye mutfak kültüründe önemli bir yere sahip ama ulusal restoran zincirlerinde çok az görülüyor. Ayvalık tostunun popülerliği ise dışarıda büyürken, Balıkesir markasının geri planda kalması dikkat çekiyor.
Gastronomi festivalleri süreklilik sorunu yaşıyor
Bir gastronomi şehrinin kalıcı marka olabilmesi için düzenli festivaller, yarışmalar ve ulusal etkinlikler şart. Balıkesir’de çeşitli gastronomi etkinlikleri yapılsa da yıllık takvime yerleşmiş, ulusal basının sürekli takip ettiği bir festival bulunmuyor.
Bu durum Balıkesir’in gastronomi zenginliğinin her yıl yeniden görünürlük kaybetmesine yol açıyor. Sürdürülebilir etkinlik stratejileri, kent markalaşmasının en kritik parçalarından biri olmasına rağmen şehir bu alanda istenen istikrarı yakalayamıyor.
Balıkesir’in gastronomi zenginliği akademik olarak işlenmiyor
Şehrin güçlü üniversiteleri olmasına rağmen gastronomi kültürü akademik olarak yeterince belgelenmiyor. Balıkesir mutfağı üzerine kapsamlı saha araştırmaları, sözlü tarih kayıtları, reçete arşivleri veya bilimsel mutfak analizleri sınırlı sayıda bulunuyor. Bu eksiklik, kültürün gelecek nesillere aktarımını zorlaştırıyor.
Akademik belgelenme olmadığı için ürün ve tarif hikâyeleri medya tarafından da yeterince işlenemiyor.
Çözüm ne? Uzmanların önerileri net
Uzmanlara göre Balıkesir’in gastronomi zenginliği ulusal marka olma potansiyeline sahip. Ancak bunun için güçlü bir strateji gerekiyor. Öne çıkan öneriler şöyle:
- Şehir çapında tek bir gastronomi markası belirlenmeli.
- Ayvalık–Edremit Körfezi, merkez ve güney ilçeler arasında ortak gastronomi rotaları oluşturulmalı.
- Dijital içerik üretimi profesyonel seviyeye taşınmalı.
- Susurluk tostu, Balıkesir kuzusu ve ayvalık ürünleri için zincir markalar oluşturulmalı.
- Festival ve etkinlikler ulusal takvime yerleştirilmeli.
- Üniversiteler, yerel yönetimler ve üreticiler arasında kalıcı bir gastronomi enstitüsü kurulmalı.
Balıkesir’in gastronomi zenginliği güçlü bir mirası temsil ediyor. Fakat bu zenginlik, doğru stratejiler uygulanmadığı sürece ulusal marka olma yolunda ilerleyemiyor. Eğer şehir ortak bir hikâye, güçlü bir dijital kimlik ve sürdürülebilir tanıtım modeli oluşturursa, Balıkesir Türkiye’nin yeni gastronomi markası olabilir.

