
Tes-İş Sendikası Balıkesir Şube Başkanı Necdet Özbay, Soma maden faciasının beşinci yıldönümünde bir mesaj yayınladı. 13 Mayıs 2014 günü Soma’da başta emek kesimi olmak üzere ülkemizi yasa boğan Türkiye’nin en büyük maden kazasının meydana geldiğini hatırlatan Tes-İş Sendikası Balıkesir Şube Başkanı Necdet Özbay, Soma’da gerçekleşen kazanın, nedenleri ve sonuçları değerlendirildiğinde bir kaza olmadığını, katliam olduğunu öne sürdü.
301 maden işçisinin şehit olduğu bu kazanın, ülkemizin ekonomik ve sosyal gerçekliğini ortaya döktüğünü, daha da görünür kıldığını belirten Özbay, “İş Güvenliği alanında çok büyük ihmallerin bulunduğu, çalışma şartlarının acımasızlığı, sömürü çarkının sürmesini sağlayan yapı bir kez daha açığa çıkmıştır. Kimi işverenlerin kar hırsını esas alarak işçi sağlığını ve güvenliğini bile bile riske atan tutumları halen devam etmektedir” dedi.
“KAZALARIN NEREDEYSE TÜMÜ ÖZEL MADEN OCAKLARINDA YAŞANIYOR”
Son yıllardaki büyük madencilik kazalarına bakıldığında, neredeyse tümünün özel maden ocaklarında yaşandığının gün yüzüne çıktığını anlatan Başkan Özbay, “Maalesef Soma başta olmak üzere Ermenek’te, Elbistan’da, Siirt’te, yaşananlar aynı büyük resmin bir parçasıdır. Taşeronluk arttıkça, iş cinayetleri de artmaktadır.
Gelişmiş ülkeler, insana ve çalışana değer vererek ekonomik büyümeyi gerçekleştirmektedirler. Öncelikli amaç, insana yakışır çalışma ve yaşama şartlarını oluşturmaktır. Soma faciası sonrasında iş sağlığı ve güvenliği mevzuatında, madencilerin çalışma ortamı ve şartlarında bir takım düzenlemeler yapılmış ancak istenilen seviyeye ulaşılamamıştır. Böylesi faciaların bir daha yaşanmaması için alınması gereken önlemler ve yapılması gereken politika değişiklikleri bir an önce yerine getirilmelidir. Temel yaklaşım çalışma ortamının insancıllaştırılması ve insan onuruna yaraşır bir düzeyde olmasıdır.
Faciada yaşamını yitiren 301 maden işçisinin 5 yıldır süren davası geçtiğimiz günlerde karara bağlandı ve facianın sorumlularına verilen cezalar onanarak işverenin madencilik yapma yasağı kaldırıldı. Yargılama sürecinde savcılık tarafından, yüksek cezalar istenilmesine, mahkeme tarafından da sorumlu kişilere 15 yıl ila 22 yıl 6 ay arasında hapis cezaları verilmesine rağmen infaz kanunu gereğince şirketin yönetim kurulu başkanının tutukluluk süresi göz önüne alınarak serbest bırakılması, verilen cezaların yetersizliği bir yana, birde bu cezaların infaz kanunları gereği olarak daha da aşağılara çekilmesi, 301 maden işçisinin ölümüne karşılık her bir işçi için cezaevinde kalınan sürenin bir haftadan az olması başta maden işletmeleri olmak üzere tüm iş cinayetlerinin hafif cezalarla geçiştirileceği endişesini yaşatmaktadır” diye konuştu.
Özbay, açıklamasının sonunda şu görüşlere yer verdi: “İşçi tarafı olarak suçluların en ağır bir şekilde cezalandırılmasını beklerken, tahliye kararı verilmesi kamu vicdanını yaralamıştır. Faciaya sebep olanların hak ettikleri cezaları almaları gerektiği yönündeki çağrımızı tekrarlıyor, buna engel olan kanun hükümleri ise bu hükümlerinde gözden geçirilmesini talep ediyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle Soma faciasının beşinci yıldönümünde, 301 maden şehidimizi rahmetle anıyor, yakınlarına ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz.” Cengiz GÜNER

