Türk Eğitim-Sen 1 ve 2 Nolu Şube üyeleri Ali Hikmet Paşa Meydanı’nda Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili basın açıklaması yaptı. Sendika üyeleri öğretmenlere itibarının geri verilmesini istedi.
Türk Eğitim-Sen 1 ve 2 Nolu Şube üyeleri Ali Hikmet Paşa Meydanı’nda yaptıkları açıklamada, Öğretmenlik Meslek Kanunu eleştirdi. Türk Eğitim-Sen 1 Nolu Şube Başkanı Ahmet Baki, 2022-2023 eğitim öğretim yılının tüm eğitim çalışanları için umutsuz, mutsuz ve huzursuz bir şekilde başladığını söyledi.
Baki, “Türk Eğitim-Sen olarak bu alanda, gelecek nesillerin mimarı öğretmenlerin ve diğer tüm eğitim çalışanlarının haklı taleplerini haykırmak ve içinde bulundukları kaygı verici ortamın düzeltilmesi gerektiğini hatırlatmak için toplandık. Tüm yetkililere ve karar vericilere sesleniyoruz, eğitim çalışanlarının haklı taleplerine kulak tıkamayın. Bakan değil gören olun” dedi.
“MAĞDURİYETE GÖZ YUMULUYOR”
Öğretmenlik Meslek Kanununun 14 Şubat’ta kanunlaşarak yürürlüğe girdiğini ve 12 Mayıs’ta yönetmeliklerin ilanı ile birlikte birçok sorunu ortaya çıkaran bir sürecin başladığını anlatan Ahmet Baki, “Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda öğretmenlerin muhatap olduğu mevzuat ve süreçler tek bir çatı altında toplanmadı. Kariyer basamaklarında hizmet yılı esası dikkate alınmadı, liyakat ve ehliyeti önceleyen bir yönetici atama sistemi inşa edilmedi.
Öğretmenlerin farklı istihdam modelleriyle mağdur edilmesine göz yumulduğu, başarıyı önceleyen ödül sisteminin kurulmadığı, özlük ve mali haklar bakımından var olan adaletsizliklerin giderilmediği ve bunlar gibi daha birçok talebin karşılık bulmadığı görüldü. İlk kez 2005 yılında uzman ve başöğretmenlik süreci başladı.
Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yükselme Yönetmeliği yayınlanmadan Türk Eğitim-Sen olarak sınava karşı olduğumuzu, öğretmenlerin hizmet yılı esasına göre kariyer planlamasının yapılması gerektiğini söyledik. Söylemekle de yetinmedik, ciddi bir mücadele verdik. Yönetmelik yayınlanır yayınlanmaz da 13 Ağustos 2005 tarihinde yargı sürecini başlattık ve düzenlemenin iptalini istedik. Ne yazık ki tüm karşı çıkışlarımıza rağmen 2006 yılında uzman ve başöğretmenlik sınavı yapıldı” dedi.
“TALEPLERİ VE SORUNLARI BAKANLIĞA İLETTİK”
2018 yılı 2023 Eğitim Vizyon Belgesi’nde Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılacağının açıklanmasıyla birlikte birçok talepte bulunduklarını, her fırsatta konuyu gündemde tuttuklarını, beklentilerini rapor haline getirip Milli Eğitim Bakanlığı’na ilettiklerini ve bu konuda kamuoyu oluşturduklarını söyleyen Türk Eğitim-Sen 1 Nolu Şube Başkanı Ahmet Baki, “Gerek MEB’in ve gerekse eğitim paydaşlarının düzenlediği çalıştay, sempozyum ve toplantılara katılarak süreci aktif şekilde takip ettik. 8 Aralık 2021 tarihinde kariyer basamakları meselesi başta olmak üzere öğretmenlik meslek kanununun içeriğine dair önerileri 81 ilde alanlara inerek eş zamanlı kitlesel etkinliklerle kamuoyuna ve muhataplarına bir kez daha duyurduk. Kanun teklifinin 31 Aralık 2021 tarihinde TBMM Başkanlığı’na sunulmasıyla birlikte komisyon ve Genel Kurul aşamalarına bizzat katılarak meslektaşlarımızın beklentileri en üst düzeyde dile getirdik. 14 Şubat 2022 tarihinde yürürlüğe giren Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun uygulamasına dair meslektaşlarımızı mağdur edebilecek hususların iptali için 25.05.2022 tarihinde Danıştay’a başvurduk.
Türk Eğitim-Sen’in yıllardan beri karşı çıktığı sınavla kariyer uygulaması yeniden karşımıza çıkmış, tecrübelerimiz ve önerilerimiz göz ardı edildi. Türk Eğitim-Sen olarak açıklıkla ifade ediyoruz: Öğretmenlerin kariyer planlaması sınavla olmaz. Çünkü sınav sadece bilgiyi ölçer; oysa ki, öğretmenlik sadece bilme mesleği değil, bildiğini aktarma mesleğidir. Dolayısıyla burada esas alınması gereken tek ölçüt, deneyim, tecrübe olmalıdır. Sendikamız yıllardır bunun mücadelesini yürütmekte ve 10 yılını dolduran öğretmenlerin uzman, 20 yılını dolduran öğretmenlerin başöğretmen olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmektedir” diye konuştu. Cengiz GÜNER
