Eğitim-İş Sendikası Balıkesir Şube yönetimi tarafından yapılan açıklamada siyasi iktidar tarafından sistematik olarak kullanılan nefret dili ve din eksenli ayrıştırma politikasının, acı meyvelerini vermeye başladığını belirtildi.
Ankara'da, Çankaya ve Mamak'taki 3 ayrı Cemevine içeride ibadet eden yurttaşlar varken saldırı düzenlenmesinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin getirilmek istendiği karanlık noktayı bir kez daha gösterdiğinin vurgulandığı açıklamada; “Bu tehlike çanlarını çalan el, farklılıklarıyla her yurttaşın eşit olduğu Cumhuriyet’in yerine yurttaşlarını dini inanışına göre ayıran bir İslam devleti inşa etme hayali kuranlarındır. Mitinglerde siyasi rakiplerin biliyorsunuz Alevi diye yuhalatılması, devletin laik ve tarafsız olmakla yükümlü kurumlarının başına getirilen şahısların İslam alimi gibi beyanatlar vermesi, yıllardır Cemevlerinden kaldırılan hiçbir şehit cenazesine sanki o yavrularımız bu ülke için canını feda etmemişçesine tek bir devlet yöneticisinin bile katılmaya lütfetmemesi, tarikatların/cihatçı örgütlerin yürüyüş adı altında gövde gösterileri yapmasına izin verilmesi gibi pek çok yakışıksız hamle, bu alçak saldırılara uygun zemin hazırlamıştır.
Eğitim-İş olarak uyarıyoruz: Bu ülke, birbirinden farklı insanların tek yürek olarak dünyada eşi benzeri olmayan bir kahramanlık destanı yazması sayesinde kuruldu. İnanç özgürlüğü, iktidarın sadece uygun gördüğü kesime bahşedeceği bir lütuf değil; Cumhuriyet’in kazanımıdır. Bu ülkede yurttaşların her özgürlüğü laik Cumhuriyet’in teminatı altındadır. Yeni bir Sivas Katliamı için prova yapmaya niyetlenen varsa, koca bir toplumu karşısında bulacağını ve başarısız olacağını bilmelidir. Cemevlerine düzenlenen faşist, yobaz ve alçak saldırıları şiddetle kınıyor, toplumsal barışın savunucusu olan bir demokratik kitle örgütü olarak, başlatılan tahkikatın takipçisi olacağımızı ilan ediyoruz” denildi. Cengiz GÜNER
