TMMOB Balıkesir İl Koordinasyon Kurulu, 2011 Van ve 2020 İzmir depremlerinin yıl dönümünde açıklama yaptı. TMMOB Balıkesir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Betül Dikici, “Van Depremlerinden sadece 9 yıl sonra gerçekleşen İzmir depreminde ve Marmara depreminden 12 yıl sonra, 17 gün arayla gerçekleşen iki depremle sarsılan Van depremlerinde geçmişten çıkarılmayan dersler, alınmayan önlemler sonucunda yüzlerce can yitirildi” dedi.
TMMOB Balıkesir İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Betül Dikici, Van ve İzmir depremlerinin yıldönümünde açıklama yaptı. Dikici, “1999 Marmara depreminin yirmi üç yıl ardından; büyük bir bölümü 1. ve 2. derece deprem bölgesi olan Van’da, 23 Ekim 2011 tarihinde 7,2 büyüklüğünde ve 9 Kasım 2011 tarihinde 5,6 büyüklüğünde meydana gelen depremlerde 644 yurttaşımız hayatını kaybetmiş, 252 yurttaşımız ise yaralanmıştı. 30 Ekim 2020 tarihinde Seferihisar körfezi açıklarında, Kandilli Rasathanesi verilerine 6.9 büyüklüğünde meydana gelen depremde 119 yurttaşımız hayatını kaybetmiş 1035 yurttaşımız ise yaralanmıştı.
Van Depremlerinden sadece 9 yıl sonra gerçekleşen İzmir depreminde ve Büyük Marmara Depreminden 12 yıl sonra, 17 gün arayla gerçekleşen iki depremle sarsılan Van depremlerinde geçmişten çıkarılmayan dersler, alınmayan önlemler sonucunda yüzlerce can yitirildi.
Söz konusu depremler bölgesinde yapılan inceleme ve tespitler sonucunda yaşanan yıkım ve can kayıplarının bilimsel esasları göz ardı eden planlama, yapılaşma ve denetim süreçleri olduğu ortaya çıkmıştır. Ortalama 2 yılda bir yıkıcı bir depremin meydana geldiği ülkemizde; kentleşme, yapı stoku, etüt ve proje faaliyetleri, yapı üretimi, yapı denetimi ve afet yönetim süreçleri gibi konularda sorunların tespit edilerek çözülmesine öncelik verilmesi; bilimin, tekniğin ve yetişmiş insan gücünün ulaştığı seviyeler de göz önünde bulundurulduğunda, bu kadar acı tecrübeden sonra deprem gerekçesiyle herhangi bir can kaybının söz konusu olmaması beklenir
Oysa ki; deprem güvenliğini tehlikeye atan önemli başlıklardan biri de kaçak, mühendislik/mimarlık hizmeti almamış yapılar için çıkarılan imar aflarıdır. Son olarak İzmir depreminde; acil yıkılacak yapılardan dördünün, yıkık olanlardan ikisinin, ağır hasarlı olanlardan 36'sının İmar Barışından yararlanarak yapı kayıt belgesi aldığı meclis tutanaklarında yer aldı. İmar aflarının yarattığı tehlike bu kadar açıkken son günlerde TBMM’ye sunulan bir kanun teklifiyle yeni bir imar affının gündeme getirilerek her seçim öncesi olduğu gibi halkın can ve mal güvenliğinin siyasi çıkarlara alet edilmesi kabul edilemez” dedi.
Dikici, açıklamasına şöyle devam etti: “ Doğal afetlerin tahribata ve can kaybına yol açmasının temelinde yer alan, mimarlık ve şehircilik ilkelerine aykırı gerçekleştirilen planlama, yapılaşma ve denetleme süreçleri karşısında mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu konudaki deneyim, birikim ve bilgilerimizi kentlerimiz için toplum yararına kullanacağımızı bir kez daha vurguluyoruz. Van ve İzmir depremlerinin yıl dönümünde, yaşamını yitiren yurttaşlarımızı saygıyla anıyor, Türkiye’nin en önemli sorunu olarak depreme hazırlık konusuna öncelik verilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz.” Mahmut ACARÖZ
