Böylesine bir afet daha önce yaşanmadı. Bu çok büyük, aynı anda 10 şehir ve coğrafya olarak çok geniş bir alan. Ankara –Balıkesir arası otobüs yolculuğu esnasında, yaklaşık yarım saat sonra otobüs şoförüne söylenirken duyduğum andan itibaren takip ediyorum; bu başka bir afet ve acı. Ülke olarak seferberlik ilan edildi ve tüm ülke olarak ayaktayız.
Bunu laf olsun diye söylemiyorum. Dün öğleden sonra Gençlik Merkezi’nde Balıkesir Haber TV olarak canlı yayın yaptık. Ben de aynı anda gözlemledim. İnsanlarımız akın akın geliyorlardı; yardımlarını getiriyorlardı. Aynı anda BAKOM’da da aynı görüntüler vardı. Bizim Balıkesir böyle, televizyondan görüyoruz, bütün Türkiye de böyle.
Nasıl olunmasın ki; aynı anda 10 şehir ve büyük bir coğrafya şu anda afetin en zorunu yaşıyor. Eski afetlerin hiç biri bunun gibi değildi. Bir anda bu 10 şehir her şeyiyle kilitleniyor. Onun için afet büyük ve aynı anda binlerce bina yıkılıyor, binlerce insan enkaz altında, binlerce yaralı var. Düşünebiliyor musunuz; her anlamda ihtiyaç var. İşte böylesine büyük bir afet için yapılması gerekenler öncelikle yapılmalıydı ve ülkede seferberlik bu yüzden gerekliydi. Zaten böyle de yapıldı ve yapılmaya çalışılıyor. Çok isabetli adımlar atılarak hem maddi hem manevi anlamda harekete geçildi. Örneğin Balıkesir Valisi Hasan Şıldak ve Belediye Başkanı Yücel Yılmaz Osmaniye koordinatörü olarak ivedi bir şekilde deprem bölgesine gittiler. Yukarıda da belirttiğim gibi yurdum insanları yardım için atağa kalktılar. Elimizden ne gelirse yapmamız lazım ama o televizyonda izlediğimiz kurtarma çalışmaları esnasında gördüklerimize yürek dayanacak gibi değil. İnsan kendini bir an onların yerine koyuyor ve empati yapıyor, dayanılacak gibi değil. Bir evlat yanında annesi var ve belli ki vefat etmiş, sesi çıkmıyor, o çocuk ve yaşadığı travmayı düşünün. Belki kendisi de ölecek. Nasıl bir durum olduğunu tahayyül edebiliyor musunuz? Şu günlerde, elimizden gelenleri yapalım, dua edelim ve Allah’a da hem şükredelim. Yapabileceklerimiz elbette sınırlı ama dualarımız sınırlı değil. İstediğimiz kadar ve her an dualarımızı etmek elimizde. Allah oradaki başta enkazın altındakiler olmak üzere herkesin yardımcısı olsun, onlara güç ve kuvvet versin. Vefat edenlere de Allah rahmet eylesin mekânları cennet olsun inşallah…
Not: Bu yazıyı yazdığım anlarda OHAL ilan edildi. Çok doğru bir karar.
