Uzun bir tatille birlikte idrak ettiğimiz Kurban Bayramı'nı geride bıraktık. Artık bayram sonrasındayız. Ben kendimi bildim bileli hep işitirim, bayramdan önce birçok kişinin ağzından dökülen sözlerdir, "Bayram sonrası"... Hemen herkes bir vesile ile “Tamam bayram sonrası bakarız ya da yaparız" cümlesini dillendirir. Aklımıza ne gelirse buna dâhil edebiliriz…
İşte o bayram sonrası geldi. Ödemelerdi, alacaklardı, gideceklerdi, yapacaklardı, edeceklerdi vs... Aslında pek de arzulanan bir süreç değildir bayram sonraları. Hem sevdiklerimizle birlikte geçirdiğimiz güzel saatler bitmiştir hem de ertelediğimiz belki de birçok sorunla karşı karşıya kalmışızdır. Ama ne çare ki işte bayram sonrası da gelmiştir. Allah herkesin, her konuda yardımcısı olsun...
Peki, bayram nasıl geçti? Millet olarak huşu içinde idrak etmeye çalıştığımız Kurban Bayramı öncesi her zaman gördüğümüz görüntülere şahit olduk. Kurbanlık ve uzun tatille ilgili telaşlarımız... Kurbanlık memlekette mi, tatile gittiğimiz yerde mi kesilecek, yoksa vekâlet verip kesilmesini mi sağlayalım şeklinde düşünceler de hâkim olmuştu bayram öncesinde. Bu meseleleri organize edenler yollara koyuldu. İşte en çok korktuğumuz günler bugünlerdi. Bayram öncelerinde ve sonralarında trafik kazaları bizleri üzen sonuçlar doğuruyordu.
Bu bayram öncesi özellikle başta Vali Hasan Şıldak olmak üzere önemli uyarılarda bulunuldu yetkililer tarafından. Arefe günü Cuma hutbelerinde de bahsedildi. Ama yine üzücü kazalar oldu. Son günlerde otoyollarda sık sık meydana gelen kazalara bayramın ikinci akşamı bir yenisi daha eklendi. İzmir İstanbul Otoyolunda Balıkesir batı girişlerinde meydana gelen kazada Susurluklu üç genç hayatını kaybetti. Kurban bayramında trafiğe kurban giden üç genç; çok acı, Allah anne ve babalarına sabırlar versin.
Neyse biz yine bayrama dönelim… Bayramın ilk günü özellikle büyükbaş hayvanların kesildiği yerler çok kalabalıktı. O kesim yerlerinden birisindeydim ben de… İnsanları bekletmemek için çok büyük bir telaş vardı. Bizim sıramız çabuk geldi ve paylarımızı alıp evimizin yolunu tuttuk. Allah herkesin kestiği kurbanını kabul etsin.
Ancak birinci günü Balıkesir’de yaşanan çok yoğun yağmur yağışı birçok evin bodrumuna su girmesi ve bazı evleri de su basması nedeniyle insanlar zor durumlarda kaldılar. Bende tam o anda Adnan Menderes’ten Körfeze doğru araç içindeydim. Bir anda korkunç bir şiddette yağmur yağdı ve silecekler yetişemedi. Bir benzinliğe girerek bir süre durmak zorunda kaldık. Neyse ki sağ salim geldik Altınoluk’a…
Gelelim özellikle Körfez'in bayramdaki trafiğine... Evet, hemen hemen her tatil yöresinde olduğu gibi Körfez'de de zaman zaman trafik sıkıştı. Çok kısa bir sürede çok fazla aracın aynı anda hücum etmesi bu sıkıntıyı getiriyor. Bu mesele birkaç yıldır var. Bayramların yaza denk gelmesi, uzun tatil olması gibi hepimizin bildiği nedenlerden kaynaklanıyor. Yaptığım programlarda yetkililerin belirttiğine göre başta en çok tıkanan Akçay kavşağı olmak üzere çözüm bekliyor… Ne zaman yapılır, inanın bilmiyorum… Ama bu problem herkesin malumu artık. Yani çözülmesi gerekiyor. Yazın sıcağından ve iş stresinden bunalanlar böyle fırsatları değerlendirmek için geliyorlar ve herkesin de tabii ki hakkı.
Sözün özü dostlar, bayram bitti tatil devam ediyor, tabii ki herkese değil. Bugünden itibaren yine işinin başına dönenler var. Onlar için koşuşturmaca devam edecek. Allah yardımcıları olsun; daha nice nice bayramlara kavuşmak dileklerimle…
