Eğitim-Sen üyeleri eğitimde yaşanan sorunlar için alanlara çıktı. Eğitim-Sen Şube Başkanı Gürbüz Şahin, yoksulluğun, hayat pahalılığının kol gezdiği, işsizlikte her gün yeni rekorların kırıldığı bir dönemde okulların açıldığını söyledi.
Ali Hikmet Paşa Meydanı’nda düzenlenen basın açıklamasına bazı siyasi partiler ile sivil toplum örgütü yöneticileri destek verdi.
"Anneler babalar çaresiz"
Öğrenci velilerinin bir öğrencinin sene başında ihtiyaç duyduğu malzemeleri karşılanması için asgari ücretin yarısından fazlasını harcaması gerektiğini ifade eden Şahin, “Her çocuğun Anayasal hakkı olan eğitim, devletin tamamen elini çektiği, ders kitapları ve kırtasiye malzemeleri, kayıtlar sırasında talep edilen zorunlu bağışlar, yüksek harçlarla birlikte maliyetinin tamamen ailelere yıktığı bir ticaret konusu haline getirildi. Açlığa mahkum edilen işçilerin, emekçilerin çocukları sağlıklı beslenemiyor. Dengeli ve düzenli beslenemeyen milyonlarca öğrencimizin beslenme çantalarında kuru ekmek yer alıyor. Anneler, babalar çaresiz çocuklarından utanır hale getirildiler” diye konuştu.
Şahin, ülkenin geldiği noktayı şöyle tanımladı: “Ülkemizde geldiğimiz noktada sadece 10 çocuktan biri et, tavuk ya da balık tüketebiliyor. Sadece 10 çocuktan biri günlük baklagil tüketebiliyor. Sadece üç çocuktan biri günlük sebze tüketebiliyor.”
"Halkın kazanımları sermayeye peşkeş çekiyor"
Eğitim emekçilerinin sorunlarının da artarak büyüdüğü bir eğitim yılının başladığını anlatan Gürbüz Şahin, “Yoksulluk sınırına varmayan ücretler, liyakatsiz yönetici atamaları, mobing, mecbur kalınan ek derslerle çalışma saatlerinin artması, performans değerlendirmesi kıskacı gibi sorunlarla boğuşan eğitim emekçileri bu koşullarda hayatlarını sürdürebilmek için daha fazla çalışıyor ve yıpranıyor. Patronların çıkarları için her gün yeni düzenlemeler yapılıyor. Yeni kararlar alınıyor. Vergi muafiyetleri, teşviklerle halkın kazanımları sermayeye peşkeş çekiliyor. Milyonlarca işçi, kamu emekçisi, emekli açlığa, sefalete sürüklenirken ülkemizin yer altı yer üstü tüm zenginlikleri sermayeye altın tepsilerde sunuluyor” dedi. Fatma Uysal
