Balıkesir’in doğal zenginliği: İstifno Otu Ege mutfağının vazgeçilmezi

Balıkesir’in bereketli topraklarında kendiliğinden yetişen istifno otu, Ege mutfağının sevilen otları arasında yer alıyor. Salatadan zeytinyağlıya kadar farklı şekillerde tüketilen bu şifalı ot, hem lezzeti hem de sağlık açısından faydalarıyla dikkat çekiyor.

Balıkesir’in kıyı ilçelerinde ve verimli ova alanlarında bahar aylarında kendiliğinden çıkan istifno otu, Ege mutfağının en özgün lezzetlerinden biri olarak sofralarda yerini alıyor. Bazı yörelerde “istifno”, bazı yerlerde ise “deniz börülcesiyle karıştırılan tatlısu otu” olarak da bilinen bu bitki, özellikle doğal beslenmeye önem verenler tarafından büyük ilgi görüyor.

İstifno otu, genellikle nisan ve mayıs aylarında doğada toplanarak taze olarak tüketiliyor. En çok tercih edilen tüketim şekli haşlanıp üzerine zeytinyağı, limon ve sarımsakla hazırlanan sosla servis edilmesi. Bunun yanı sıra yumurtalı kavurması, yoğurtlu mezesi ve bazı bölgelerde zeytinyağlı konserve hali de sofralara lezzet katıyor.

Balıkesirli kadınlar, özellikle pazarlarda satışa sundukları bu doğal otu mevsiminde toplayarak hem aile ekonomisine katkı sağlıyor hem de yöresel mutfağın yaşatılmasına öncülük ediyor. İstifno otunun sadece lezzetiyle değil, sağlık yönünden sunduğu faydalarla da öne çıktığını belirten uzmanlar; sindirim sistemini düzenleyici etkisi, vücuttaki ödemi atmaya yardımcı olması ve karaciğer dostu özellikleri nedeniyle bu otun dengeli bir şekilde tüketilmesini öneriyor.

Ege’nin doğadan gelen lezzetlerinden biri olan istifno otu, Balıkesir’de hem doğal ürün pazarlarında hem de yöresel restoranların menülerinde giderek daha fazla yer buluyor. Şehirde gastronomiye ilgi duyan birçok kişi, bu tür şifalı otların tanıtılması ve korunması için çeşitli etkinliklerde istifno otuna da yer verilmesi gerektiğini vurguluyor.

İstifno otu, Balıkesir’in zengin bitki örtüsünün ve köklü yemek kültürünün bir parçası olarak, her geçen yıl daha çok değer kazanıyor. Doğal ve sağlıklı yaşamı benimseyenlerin ilgisini çeken bu mucize ot, hem yöresel mutfağın korunmasına katkı sağlıyor hem de bölgenin gastronomi turizmi potansiyelini güçlendiriyor.