BIST 100
10.941,79 3,14%
DOLAR
41,9445 0,03%
EURO
48,8056 -0,01%
GRAM ALTIN
5.545,35 -0,50%
FAİZ
40,21 -0,96%
GÜMÜŞ GRAM
65,61 -0,76%
BITCOIN
111.139,00 0,20%
GBP/TRY
55,8659 -0,17%
EUR/USD
1,1627 0,08%
BRENT
65,94 -0,08%
ÇEYREK ALTIN
9.066,64 -0,50%
Balıkesir Açık
Balıkesir hava durumu
12 °
  • ANASAYFA
  • GÜNCEL
  • Depreme Hazırlıkta Kayıp 26 Yıl: Depremler Değil, İhmal Öldürüyor

Depreme Hazırlıkta Kayıp 26 Yıl: Depremler Değil, İhmal Öldürüyor

Oda yöneticileri

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Balıkesir Şubesi Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, 17 Ağustos 1999 Marmara Depreminin 26. yılında, depreme hazırlıksızlığın yol açtığı riskler ve ihmaller gündeme taşındı.

Marmara Depremi: Toplumsal Bir Travma

Marmara Depremi, nüfus ve sanayi yapılarının yoğun olduğu geniş bir bölgeyi etkileyerek büyük can ve mal kaybına yol açtı. Depremin etkileri ekonomik ve sosyal açıdan uzun yıllar sürdü ve toplumsal bir travmaya dönüştü. Aradan geçen 26 yıla rağmen, deprem endişesi hâlâ yurttaşlarımızın en büyük kaygısıdır.

Sındırgı ilçemizde 10 Ağustos 2025’te meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki deprem, kentlerin depreme hazırlık konusundaki yetersizliklerini bir kez daha gözler önüne serdi. İnşaat Mühendisleri Odası, ülkemizin deprem gerçeğine dikkat çekmenin hayati önem taşıdığını vurguluyor.

Deprem Riski ve Güvenli Yapı İhtiyacı

Türkiye’de son 100 yılda 85 yıkıcı deprem yaşandı ve yaklaşık 85 bin yurttaşımız hayatını kaybetti. Ortalama her 1,5 yılda bir yıkıcı deprem meydana geliyor. Nüfusun %96’sı deprem riski altındaki bölgelerde yaşıyor ve en öncelikli ihtiyaç, güvenli yerleşim alanları ile sağlam yapılaşmadır.

TBMM araştırma raporları ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı verilerine göre, yaklaşık 6 milyon yapı riskli durumda ve bu toplam yapı stoğunun %60’ına denk geliyor. Yani yetkili kurumlar bile çoğu yapının depreme hazır olmadığını kabul ediyor.

Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı Neden İşlemedi?

1999’dan sonra hazırlanan bilimsel raporlar, 2011 yılında AFAD tarafından Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı’na dönüştürüldü. Plan, devlet kurumları, yerel yönetimler, üniversiteler, meslek ve sivil toplum kuruluşlarının görevlerini belirlemişti. Hedef, 2023 yılına kadar Türkiye’nin depreme hazır hale getirilmesiydi.

Ancak 6 Şubat 2023 depremleri, bu sürecin neredeyse hiçbir ilerleme kaydedemediğini gösterdi. Yapı stoku envanteri tamamlanmadığı için 240 binden fazla bina ağır hasar gördü veya yıkıldı. Bu da binlerce yurttaşımızın hayatını kaybetmesine yol açtı.

Kentsel Dönüşüm Yerinde Sayıyor

Kentsel dönüşüm, maliyetli ve çok yönlü bir süreç olmasına rağmen, planlı ve toplumsal çıkarları önceleyen bir anlayışla başarıyla gerçekleştirilebilir. Ne var ki merkezi bütçeden 2012-2024 yılları arasında yalnızca 480 milyar TL harcanmış ve tespit edilen 6 milyon riskli yapıdan yalnızca %4’ü dönüştürülmüştür.

Rant odaklı uygulamalar nedeniyle dönüşüm çoğunlukla değerli bölgelerde yapılırken, riskli alanlar ihmal edilmiştir. Bu durum, 6 Şubat depremlerinde can ve mal kaybının yüksek olmasına yol açtı.

Depremler Kaçınılmaz, Afetler Önlenebilir

17 Ağustos 1999’dan 6 Şubat 2023’e uzanan süreç, ülkemizin deprem karşısında kırılgan bir yapı stoğuna ve yetersiz planlamaya sahip olduğunu gösteriyor. Oysa bilimsel bilgi ve mühendislik birikimiyle sorunların üstesinden gelmek mümkündür.

İnşaat Mühendisleri Odası Balıkesir Şubesi, toplum yararını önceleyen bir kentleşme anlayışı çağrısında bulunuyor:

  • Yapı denetimi kamusal bir hizmet olarak yeniden örgütlenmeli,

  • Meslek odaları ve deneyimli insan gücü sürece dahil edilmeli,

  • Kent planlaması ve kentsel dönüşüm bilimsel verilere göre yürütülmeli.

Depremler önlenemez, ama afetler önlenebilir. Binlerce yurttaşımızın hayatına mal olan ihmallerin tekrarlanmaması için bilimin ve kamusal sorumluluğun rehberliğinde derhal harekete geçilmelidir.

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?