
Mimarlar Odası Balıkesir Şube Başkanı Betül Dikici, Planlı alanlar imar yönetmeliği taslağının mimarlık mesleğinin yetki gaspı olduğunu söyledi.
Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Taslağı’nın 28 Aralık 2021 tarihli yazı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca oda görüşüne sunulduğunu bildiren Mimarlar Odası Balıkesir Şube Başkanı Betül Dikici, bu değişiklik kapsamında Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nin Yapı Projelerini düzenleyen 57. maddesinin ikinci fıkrasına “Kullanıcılara teknik gereksinimlerle uyumlu estetik iç mekan tasarımı sunmak amacıyla; havaalanlarının terminal, idari ve yolcu binaları, 300 ve üzeri yatak kapasitesine sahip hastaneler, yapı inşaat alanı 30 bin m2’den fazla olan; kamu hizmet binaları, alışveriş merkezleri ve 5 yıldızlı oteller için iç mimarlarca hazırlanıp imzalanan iç mimari projesi de eklenir” ibaresinin (c) bendi olarak eklenmesi önerilmektedir.
Ancak yapılı çevrenin üretim sürecinde, ilgili mevzuatın uygulayıcısı ve kullanıcısı olan kesimlerin; bilgilendirme, istişare, görüş ve değerlendirme süreçlerine dahil olamadıkları bu taslak/öneri, karar aşamasında görüşe açılmıştır. Nitelikli yapılı çevre ve mekan tasarımı kaygısı ile önerildiği öne sürülen bu düzenlemenin yalnızca kamu ve özel sektöre ait büyük ölçekli, büyük bütçeli ve lüks yapı ve projelerle ilgili olarak düzenlenmesi; sunulacak mesleki hizmetlerle ilgili bilimsel veri ve araştırmalara dayalı bir tespit yapılmadığını, temel insan hakkı olan sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşam hakkının öncelik olarak görülmediğini göstermektedir.
Düzenlemenin ülkemizdeki mimarlık hizmetlerinin ve yapılı çevrenin niteliğini artırmaya yönelik değil iç mimarların inşaat sektöründeki payının artırılmasına yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Açıkça 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve 3458 sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Kanun ile çelişen, mimarların müelliflik haklarının gasp edildiği, yetki ve sorumlukları yok sayan, meslek hak ihlallerinde derinleşme getiren düzenleme geri çekilerek; şehircilik-mimarlık ilkelerinin ve bilimsel yöntemlerin ışığında; mesleki uzmanlık alanları ve yetkinlikleri esas alan, nitelikli yapılı çevrenin herkes için erişilebilir olmasını hedefleyen bir Yönetmelik için bir an önce katılımcı yöntemlerin devreye sokulması, sağlıklı ve güvenli bir yapılı çevrede yaşama hakkını korumaya ve bu çerçevede standartlar önermeye odaklı şekilde yeniden hazırlanmasının gerekmekte olduğunu kamuoyu ile paylaşıyoruz” dedi. Çiğdem AKBAY