Makine Mühendisleri Odası Balıkesir Temsilcilik Başkanı Bilal Barsbey, Balıkesir ve bölgede son günlerde ard arda gelen ölümlü trafik kazalarıyla ilgili açıklama yaptı.
Barsbey, “15 vatandaşımızın öldüğü kazada yetkililer otobüsün viraja 95 kilometre hızla girdiğini söylemiş ve 40 metrelik bir fren izi tespit etmişlerse de ilginç olan nokta kazanın sabah saat 04:40 civarında meydana gelmesidir. Soruşturma sonuçlandığında teknik ve kişisel sebepler varsa mutlaka gün yüzüne çıkacaktır. Ancak sabah saat 4 ve 6 arası uzmanlara göre en ağır uyku saatidir. Bu saatlerde dinlenmiş ve dinç olunmazsa uykuya dayanmak çok zor olduğu hepimizin bildiği bir gerçektir” dedi.
Barsbey, “Maalesef bölgemizde son birkaç gün içerisinde önce Soma-Savaştepe Çevre Yolunda, daha sonra Balıkesir-Edremit OSB Çevre Yolunda iki elim trafik kazası meydana gelmiştir. İlk kazada otobüs emniyet şeridinde park etmiş bir kamyona çarpmış ve 6 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. İkinci kazada ise bir başka otobüs virajı alamayarak bariyerleri aşmış ve taklalar atarak araziye savrulmuştur. Maalesef bu katliam gibi kazada da 15 vatandaşımız kaybedilmiştir. Ayrıca iki kazada toplam otuz kadar vatandaşımızda yaralanmıştır. Hayatını kaybedenlere rahmet, yakınlarına sabır, yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyoruz.
15 vatandaşımızın öldüğü ikinci kazada yetkililer otobüsün viraja 95 kilometre hızla girdiğini söylemiş ve 40 metrelik bir fren izi tespit etmişlerse de ilginç olan nokta iki otobüs kazasının da sabah 04.40 civarında meydana gelmesidir. Her ne kadar ilk kaza bir çarpışma gibi görünüyorsa da otobüsün çarptığı kamyonun o anda emniyet şeridinde duruyor olması bir tesadüftür. Muhtemelen orada kamyon olmazsa ikinci kaza gibi bir kaza gerçekleşecekti.
Soruşturma sonuçlandığında teknik ve kişisel sebepler varsa mutlaka gün yüzüne çıkacaktır. Ancak sabah saat 4 ve 6 arası uzmanlara göre en ağır uyku saatidir. Bu saatlerde dinlenmiş ve dinç olunmazsa uykuya dayanmak çok zor olduğu hepimizin bildiği bir gerçektir. Ayrıca sürücülerin bizler gibi birkaç gün içerisinde yaşadıkları sorunlar, bunlara karşı gösterdikleri direnç ve eylemler de dikkatlerini azalttığı gibi yorgunluklarını da arttırmaktadır.
Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 98. Maddesinde; ‘Ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapan ve taşıma kapasitesi şoförü dahil 9 kişiyi geçen araçların şoförlerinin 24 saatlik herhangi bir süre içinde; toplam olarak 9 saatten ve devamlı olarak 4,5 saatten fazla araç sürmeleri yasaktır. Bu şoförler sürekli 4,5 saatlik araç kullanma süresi sonunda, eğer istirahata çekilmiyor ise en az 45 dakika mola almaları mecburidir. Bu molalar sürekli 4,5 saatlik araç kullanma süreleri içerisinde en az 15 dakikalık molalar şeklinde de kullanılabilir.
Bu molalar süresince şoförler başka bir işle meşgul olamazlar. Hareket halindeki bir araçta, feribotta veya trendeki bekleme süresi ile araç kullanılmadan geçen süre, başka iş olarak addedilemez. Alınan molalar günlük dinlenme süresi olarak sayılmaz’ denilmektedir.
Sonuç olarak; peş peşe yaşanan benzer iki kazada maalesef 21 vatandaşımız hayatlarını kaybetmiş, otuz kadar vatandaşımız da yaralanmıştır. Henüz kaza raporları açıklanmasa da kazaların büyük olasılıkla sürücülerin yorgun ve uykusuz olmasından kaynaklanmış olması kanaati yüksektir. Burada en büyük sorumluluk tüm insani değerleri bir kenara bırakıp vahşi kapitalizme ayak uydurarak personelini riske atan firma sahipleridir. İkinci pay ise tabii ki fiziki ve ruhsal durumunu bilerek direksiyon başına oturan, maalesef ekonomik ihtiyaçlarından dolayı yöneticilerine direnç gösteremeyen sürücülerindir. Üçüncü pay ise her ne kadar firma ve sürücülerin işi bu aşamamaya getirtmemeleri gerekse de kontrol mekanizmalarınındır. Bu araçların hızını, kullanım süresini denetleyen ve hafızasındaki kayıtları grafik veya yazılı rapor halinde verebilen takograf ile sürücü bilgilerinin sıklıkla kontrol edilmesi, sürücü ve firma sahiplerinin sürekli uyarılması kazaları ve can kaybını azaltacaktır” dedi. Mahmut ACARÖZ
