Balıkesir Çağdaş Emekliler Derneği (ÇEDER) Başkanı Orhan Alemdaroğlu, emeklilerin durumunu değerlendirdi, beklentilerini açıkladı.
Memur emeklilerine Ocak ayında verilen yüzde 49,25’lik zammın içinde 6.7’lik toplu sözleşme farkının da olduğunu anımsatan Alemdaroğlu, “Bu nedenle memur emeklisi için verilen bu fark güme gitti diyebiliriz. Memura ve memur emeklisine verilecek toplu sözleşme farkının da yaşanılan gerçek enflasyona bakıldığında rahatlatacak bir oran olmasını beklemiyoruz. Baz etkisiyle Maliye Bakanının beklentisi düşük enflasyon; dolayısıyla, beklenti gerçekleştiğinde yüksek bir zam oranı da beklenmiyor” diye konuştu. Alemdaroğlu, müteahhitlere yapılan bonkörlüğün emeklilere de yapılmasını talep ederek, “Bu en doğal hakkımız” dedi.
“EMEKLİLER ZOR DURUMDA KALACAK”
Temmuz da verilecek toplu sözleşme farkının da güme gitmemesini dileyen Alemdaroğlu, alt seviye de maaş alan emeklilerin durumunun ise tam bir sefalet durumu olduğunu öne sürdü. Emekli ve emekçinin en önemli tüketim maddesi olan gıda da enflasyonun Ocak ayından bu yana yüzde 95’leri bulmuş durumda olduğunu öne süren Alemdaroğlu, “Verilecek zam oranlarına bakıldığında emeklileri ne kadar zor durumda kalacağını kolaylıkla görebiliriz” dedi.
“PAZAR VE MARKETLERDEKİ FİYAT ETİKETLERİNİ GÖRE ZAM YAPIN”
SSK ve Bağkur emeklilerinin durumunda büyük ihtimal bir değişiklik olmayacağını 10 bin liranın altında maaş alanların maaşlarında pek fark olmayacağını belirten Alemdaroğlu, “Ekonomi yöneticilerinden beklentimiz zam oranlarını yaparken TÜİK’in açıkladığı önceden belirlenmiş oranlara değil çarşı, pazar ve marketlerdeki fiyat etiketlerini incelemeleridir. Özellikle emekliler son yıllarda ekonomik anlamda hiç bu kadar duruma düşmemişlerdi. İnsanların geçinebilmeleri ve insani değerlere uygun bir yaşam sürdürebilmeleri için gerekli olan düzeyde bir gelire sahip olmaları gerekmektedir” diye konuştu.
“EMEKLİLER HAK ETTİĞİ MAAŞI ALMALI”
Orhan Alemdaroğlu, zam oranlarının belirlenirken dikkate alınması gereken en önemli kıstasın prim gün sayısı olması gerektiğini ifade etti. Emekli maaşları arasındaki en büyük dengesizliğin ve hakkaniyetsizliğin en kısa zamanda düzeltilmesini ve her emeklinin hak ettiği oranda maaş almasını isteyen Alemdaroğlu, emekçiye fark ödemesi yapılmasının çare olmadığını savundu.
Mayısta zirveye çıkan, iktidarın önümüzdeki aylarda baz etkisiyle düşmesine umut bağladığı enflasyonun, emekçi ile emeklilerin gelirlerini tırpanlamaya devam ettiğini öne süren ÇEDER Başkanı Alemdaroğlu, “Beş aylık enflasyon yüzde 22.72 olarak gerçekleşti. Memur ile memur emeklilerine bu yılın başında yüzde 15 oranında toplu sözleşme zammı verilmişti. 5 aylık enflasyon verilerine göre memur ve memur emeklilerinin yüzde 6.7 oranında enflasyon farkı oluştu. Enflasyon farkında kesin rakam ise haziran ayı enflasyon verilerinin açıklanması ile ortaya çıkacak. Bu arada memur ile memur emeklisi bu yılın ikinci yarısında yüzde 10 oranında toplu sözleşme zammı da alacak” dedi.
“MİLYONLARCA EMEKLİNİN KÖK AYLIĞI 10 BİN LİRANIN ALTINDA”
İşçi ve Bağkur emeklilerinin aylıklarındaki artışların, 6 aylık enflasyona göre yapıldığını hatırlatan Alemdaroğlu, “Beş aylık verilere göre işçi ve Bağkur emeklilerin zam oranı yüzde 22.72 oldu. Şu anda en düşük emekli aylığı 10 bin lira olarak uygulanıyor. Ancak milyonlarca emeklinin kök aylığı 10 bin liranın altında. Temmuz’da yapılacak zam da kök aylıklara olacak. Kök aylığı 10 bin liranın altında olan yaklaşık 4 milyona yakın emekli bulunuyor. Örneğin kök aylığı 8 bin lira olan emekliye yüzde 22.72 oranında zam yapılsa 9 bin 817 lira ile aylığı yine 10 bin liranın altında kalıyor. Haziran enflasyonu ile birlikte 6 aylık enflasyonun yüzde 25 olacağı düşünülse emeklinin kök aylığı 10 bin liraya çıkıyor. Alacağı aylık yine 10 bin lirada kalıyor. Bu durumda emekli sıfır zam almış olacak” diye konuştu.
“ASGARİ ÜCRETLİLERİN HALİ PERİŞAN”
Yaklaşık 8 milyon asgari ücretli işçinin halinin ise perişan olduğunu anlatan Alemdaroğlu, “Açlık sınırı mayıs itibariyle 19 bin liraya dayanmış durumda. İktidar ise temmuzda asgari ücrete ara zam yapılmayacağını açıklıyor. Asgari ücretlinin gelir kaybı her geçen gün büyüyor” değerlendirmesinde bulundu.
“KAYIPLAR DAHA FAZLA BÜYÜMESİN”
Enflasyon düşürülsün kayıplar büyümesin dendiğini hatırlatan Alemdaroğlu, uygulanan sıkılaşma politikalarının ve faiz artırımlarının; enflasyonu düşürme hedefiyle gerçekleştirilse de; üretim ve yatırım alanını olumsuz etkilediği gibi gelir dağılımını da olumsuz etkilediğini, adaletsizliği büyüttüğünü ifade etti.
Orhan Alemdaroğlu, politika üreticilerinin ve karar alıcıların bakış açısını değiştirmesi, enflasyonun nedeninin emekçiler-emekliler gibi gösterilmesinden vazgeçilmesi gerektiğini dile getirdi. “Bunun için gerekli ve şart koşul ‘piyasaya emekçi gözüyle bakış’ anlayışından geçmektedir” diyen Alemdaroğlu, geçen aybaşında biten doğalgaz desteği/muafiyetinin süresinin uzatılmasını, sabit gelirlilerin yaşadığı hanelerin desteklenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
