
Balıkesir’de deprem güvenliği, son dönemde yeniden tartışma konusu haline geldi. Şehirde yükselen yeni konut projeleri modern mimarileriyle dikkat çekse de, vatandaşlar binanın dış görünüşünden çok dayanıklılığına odaklanıyor. Özellikle 10 Ağustos'ta bu tarafa yaşanan Sındırgı merkezli depremlerinin ardından “Gerçekten güvenli evde mi yaşıyoruz?” sorusu Balıkesirli birçok ailenin gündeminde.
Deprem Kuşağındaki Şehirde Artan Endişe
Balıkesir, Türkiye’nin aktif fay hatlarından biri üzerinde yer alıyor. Uzmanlara göre şehir, hem Kuzey Anadolu Fay Hattı’na hem de Ege fay zonuna yakınlığı nedeniyle ciddi risk taşıyor. Bu nedenle Balıkesir’de deprem güvenliği, sadece mühendislerin değil, tüm halkın ortak sorumluluğu olarak görülüyor.
Deprem mühendisliği alanında çalışmalar yapan Jeofizik Mühendisleri, şehirdeki yapı stokunun yarısının 2000 yılı öncesine ait olduğunu belirtiyor:
“Yeni yapılan binalarda mevzuata uygunluk oranı artıyor, ancak eski yapılar ciddi risk altında. Bazı bölgelerde bina yenileme hızımız, risk oranının çok gerisinde kalıyor.”
Özellikle Altıeylül, Karesi, Edremit ve Gönen ilçelerinde çok sayıda yapı hâlâ eski yönetmeliklerle inşa edildi. Bu durum, yeni konut projelerine olan ilgiyi artırsa da, inşaat kalitesi ve denetim süreçleri konusunda tartışmalar sürüyor.
Yeni Binalar Gerçekten Güvenli mi?
Son yıllarda Balıkesir’de hızla artan konut projeleri, şehirde bir inşaat dalgası yarattı. Fakat bu hızlı büyüme, “her yeni bina güvenli midir?” sorusunu da gündeme getirdi. Uzmanlar, dış cephe estetiğiyle değil, kullanılan malzeme kalitesiyle fark yaratılması gerektiğini vurguluyor.
İnşaat Mühendisleri ise denetim sürecine dikkat çekiyor:
“Kimi firmalar yönetmeliklere uygun çalışıyor, kimisi ise maliyeti düşürmek adına bazı standartlardan taviz veriyor. Denetim sıkı yapılmazsa, yeni binalar da eski binalar kadar riskli hale gelebilir.”
Balıkesir’de belediyeler, özellikle son iki yılda yapı denetim mekanizmalarını güçlendirdi. Ruhsat süreçlerinde deprem yönetmeliğine uygunluk zorunluluğu artırıldı. Ancak bazı bölgelerde hâlâ kaçak yapılaşma ya da kontrolsüz tadilatlar tespit ediliyor.
Vatandaşlar Artık Bilinçli Tercih Yapıyor
Deprem endişesi, Balıkesirlilerin konut seçiminde en belirleyici faktör haline geldi. Artık alıcılar sadece oda sayısına değil, binanın zemin raporuna, kolon kesitine ve yapı denetim raporuna da bakıyor.
Karesi’de yaşayan Ayşe Karataş, ev arayışında yaşadığı süreci şöyle anlatıyor:
“Eskiden yeni binalara güvenirdik. Şimdi önce zemin etüdünü, sonra müteahhidin geçmişini sorguluyoruz. Fiyat değil, güvenlik önemli.”
Bu bilinç artışı, müteahhitleri de daha şeffaf olmaya zorluyor. Bazı firmalar artık projelerinde yapı dayanıklılığına dair bilgileri açıkça paylaşmaya başladı.
Uzmanlardan Uyarı: “Güvenlik Bilinci Kalıcı Hale Gelmeli”
Deprem güvenliği sadece binaların değil, insanların da hazırlıklı olmasını gerektiriyor. Bu nedenle Balıkesir’de çeşitli eğitim programları, tatbikatlar ve seminerler düzenleniyor. AFAD Balıkesir İl Müdürlüğü, son bir yılda 20 binden fazla vatandaşa afet farkındalık eğitimi verdi. Uzmanlar, bu eğitimlerin deprem öncesi ve sonrası müdahale kapasitesini artırdığını söylüyor. Ancak asıl önlemin, yapı güvenliğini sağlamak olduğunu hatırlatıyorlar.
Güvenli Yapılar, Güvenli Gelecek
Balıkesir’de deprem güvenliği, artık sadece bir mühendislik meselesi değil; toplumsal bir bilinç meselesi. Yeni konutlar estetik açıdan modern olsa da, asıl hedef dayanıklılık olmalı. Vatandaş, müteahhit, belediye ve denetim kurumları aynı çizgide buluştuğunda Balıkesir, olası depremlere karşı daha dirençli bir şehir haline gelecek.
Unutulmamalı: Güzel evler değil, güvenli evler yaşatır.