ÇARESİZLİK
Düşmeye aday gösterildiğimiz ligimizde 13. Hafta müsabakamızı geçtiğimiz Cumartesi gündüz saatlerinde oynadık. Alınan başarısız sonuçlar nedeniyle tribünlere gelen taraftar, seyirci miktarını bayağı azalmış olarak gözlemledim. Yaşanan kötü gidişat böyle devam ederse biletleri bedava yapsanız bile daha da azalacağını belirtmek isterim.
Küresel çerçevede güncel olarak zaten çok fazla acı, ıstırap, keder veren olaylarla birlikte ekonomik açıdan da maddi sorunlar yaşıyoruz ki bunun üzerine haftalardır fazlaca tuz, biber eken futbol müsabakası seyretmek istemez hiç kimse. İnsanlar zevk aldıkları şeylerin peşinden koşarlar.
Evet müsabaka beraberlikle sonuçlandı. Rakibimiz istediği bir puanı aldı, gitti.
Kendi sahamızda 2 hafta üst üste oynadığımız müsabakalarda sezon sonunda çok arayacağımız toplam 5 puan kaybettik. Teknik sorumlu değişiminden sonra futbol oyunumuz açısından değişen pek bir şey yok. Rakip tarafından üzerimize baskı yapılmadığı sürece 1. ve 2. Bölgemizde yana ve geriye pasları iyi kötü yapıyoruz, 3. Bölgeye geçişte sorunlarımız başlıyor. Topu kanatlara yönlendirmede, ortadan dikine gidişlerde, defans arasına atılacak paslarda sıkıntımız büyük, orta saha ile birlikte zaten orijinal forvet diyeceğimiz gol adamımız yok.
İbrahim Halil Çolak 3, Oğuz Han Aynaoğlu 2, Berat Aydoğdu 1, Hüseyin Karabey 1, Emirhan Çakır 1 gol atmışlar ki bugüne kadar attığımız 8 gole bakarsak mükemmel organizasyonla atılmış değiller, öylesine karambolden bulduğumuz goller.
Kendi sahamızda oynadığımız 7 müsabakadan 2 galibiyet, 2 beraberlik, 3 mağlubiyet karşılığında 8 puan, dış saha da oynadığımız 6 müsabakadan 1 beraberlik, 5 mağlubiyet karşılığında 1 puanla elde ettiğimiz toplamda 9 puanla 18. Sırada bulunmaktayız.
Mevcut futbolcu kadrosuyla maalesef büyük bir çaresizlik içindeyiz. Yana ve geriye doğru yaptıklarımızı saymaksak seri olarak 5 pas bile yapamıyoruz, oynadığımız futbol kör döğüşü şeklinde ki teknik ekip kenardan taktik vermekten daha ziyade şuraya gel, burada dur, şu tarafa koştur, yerini, adamını bırakma, topu ayağında tut, şu arkadaşına at şeklinde söylemlerle dövünüp duruyorlar.
Bugüne kadar seyrettiğim rakiplerimize bakıyorum da onlarda ahım, şahım değiller onların da hataları var ama onlara göre daha çok hata yaptığımız için kaybeden bizim takım oluyor, şahsım adına ciddi olarak üzülüyorum.
Kulüp yönetiminin yaşadığı çaresizliği çok iyi anlıyorum, maalesef ki 2. transfer dönemine kadar bu futbolcularla böyle ite, kaka devam edeceğimizi kabullenmiş durumdayım.
Transfer yasağı kaldırılır mı? Bilemiyorum ama yönetime aday olduktan ve seçildikten sonra sıklıkla dile getirdikleri ‘Karanlıktan Aydınlığa’ söylemleri için bir şeyler yapmaları gerekiyor. Tabi ki maddi durum elverir mi? Destek alınır mı? Şimdiden yorum yapmak istemiyorum.
‘’Gökte zamansızlık hangi noktada?
Elindeyse yıldız yıldız hecele!
Hüküm yazılıyken kara tahtada,
İnsan yine çare arar ecele!’’
Diyerek söylemiş, yazmış satırlarına Üstat Necip Fazıl Kısakürek.
Çaresizlik zorlar insan oğlunu, unutulmasın ki her derdin çaresi vardır ölümden gayri. Ne durumda olursanız olun, mevcut kötü duruma çare aramak ve üretmek zorundasınız.
Çaresiz misiniz?
Çare siz misiniz? Bekleyip göreceğiz.