Pazar gecesi Letonya’yı 4-0 gibi farklı bir skorla yenerek Almanya’da düzenlenecek olan 2024 Avrupa Şampiyonası’na katılma hakkını elde eden Türk Milli Takımımızı canı gönülden kutluyorum. Heyecandan yerinde duramadığımız müsabaka sonrasında elde edilen bu başarıda emeği geçenlere helal olsun.
Gelelim kendi sahamızda oynadığımız Armoni Alanya Kestelspor müsabakasına. Takımımızın başına çarşamba günü geçen Mehmet Demirtaş hocamızın sahaya sürdüğü 11 kişilik kadroya bakınca kafamızda acaba sorusu oluşmadı dersem yalan olur. Geçtiğimiz haftalarda ki kadroya göre değişen futbolcular olduğu gibi saha dizilimi ve görev yerlerinde değişenler oldu.
Muhsin Yıldırım gibi yerini aşırı derecede yadırgayan olduğu gibi aynı yerinde oynadığı halde geçmiş müsabakalara göre hiçte fayda gösteremeyenler de vardı. Berkay Aykurt, Sedat Yiğit Kurnaz, Rahmi Anıl Başaran katkı sağlayamadılar.
Müsabakanın en iyisi kalecimiz Hüseyin Altıntaş oldu, çıkardığı iki net pozisyonla müsabakanın kaderini değiştirdi. Birinci bölge ile ikinci bölgemizdeki futbolcuların uyum sorunu hala devam etmekte, forvet olarak oynayan futbolcularımız rakip üzerinde yeteri kadar pres yapamıyorlar. Kanat bindirmelerini yapabiliyoruz ama ortalarımız, son dokunuşlarımız yeterli değil. Alanya müsabakasında aklımızda kalan kaptan Berat Aydoğdu’nun serbest vuruşu, Doğanay Avcı’nın ceza sahası içinde ki sert şutu haricinde rakip kaleciyi zorlayan pozisyonumuz yok. Serbest vuruşları, köşe atışlarını etkili olarak kullanamıyoruz.
Teknik ekibin başına geçen Mehmet Demirtaş Hocamın oynanan müsabakada ortaya çıkan eksiklikleri ve hataları tespit etmiştir diye düşünüyorum.
Takım kadrosunda bulunan bütün futbolcularımız tekrardan değerlendirme aşamasında, herkesin tekrardan kadroya girme ihtimali oluştu. Kendi alt yapımızdan yetişen Hasan Can Bingül, Hasan Turhan Türker, Umut Can Akçaoğlu, Abdullah Adıyaman, Enes Karabulut ile transferin son gününde takıma katılan Volkan Pala, Müslüm Yat, Görkem Kıran’ın kadroda yer almak için daha çok çalışmaları gerekiyor.
Oynadığımız 6 lig müsabakası sonunda 1 galibiyet, 3 beraberlik, 2 mağlubiyet sonucunda 6 puana ulaştık. Rakip ağlara yolladığımız 3 gole karşılık kendi kalemizde 5 gole engel olamadık, zor gol atıp, zor gol yiyoruz, ortaya konulan mücadele güzel ama futbolun gereği olan müsabaka kazanma konusunda biraz eksik kalıyoruz. Şu anda ki oynadığımız futbolla ortaya çıkan görüntüye bakarak zorlanarak ta olsa ligde kalır mıyız? kalamaz mıyız? sorusunu her hafta birbirimize sorar dururuz.
Ne zaman rahatlarız? peş peşe 3 galibiyet alıp yukarıya tırmandığımız da hem kendimize güvenimiz artar hem de rakiplere karşı göz dağı vermiş oluruz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası, güzeller güzeli vatanımın bölünmez bütünlüğü için gece, gündüz demeden görev yapan, gerektiğinde vatan toprağı için canını, kanını, bedenini feda eden, benimde 28 yıl hizmet etme şerefine, gururuna nail olduğum Türk Silahlı Kuvvetlerimizin güzide Astsubay zümremizin 17 Ekim Dünya Astsubaylar Gününü canı gönülden kutluyorum.
Vatanın bölünmez bütünlüğü için Şehadet şerbeti içenlere, ebediyete intikal edenlere Allah’tan rahmetler, aile bireylerine sabırlar diliyorum. Ruhları şad, mekanları, makamları Cennet olsun, kabirleri nurla dolsun. Yaralanan Gazilerimize sağlık, mutluluk, afiyetler diliyorum. Hizmete devam eden Türk Silahlı Kuvvetleri personeline, meslektaşlarıma ve aile bireylerine hayırlı görevler diliyorum.
