Renk Körü Olabilirsiniz

Toplumda sıkça karşılaşılan ama çoğu zaman fark edilmeyen renk körlüğü, kişilerin bazı renkleri ayırt edememesiyle kendini gösteriyor. Genellikle doğuştan gelen bu görme bozukluğu, erkeklerde kadınlara göre daha yaygın görülüyor. Peki renk körlüğü nasıl anlaşılır ve bu durumla ilgili neler bilinmeli?

RENK KÖRLÜĞÜ NEDİR?

Renk körlüğü, gözdeki koni hücrelerinin belirli renk dalga boylarını algılamada yetersiz kalmasıyla oluşan bir görme bozukluğudur. En yaygın türü kırmızı-yeşil renk körlüğüdür. Bu kişiler kırmızı ve yeşil tonlarını birbirinden ayırt etmekte güçlük çeker. Nadir de olsa mavi-sarı renk körlüğü veya tam renk körlüğü (monokromasi) gibi türler de görülebilir.

RENK KÖRLÜĞÜ NASIL ANLAŞILIR?

Renk körlüğü genellikle çocukluk döneminde fark edilir. Özellikle renklerle ilgili yapılan boyama etkinliklerinde yanlış renk seçimi, renkli objeleri yanlış adlandırma gibi davranışlar ilk belirtiler olabilir. En yaygın teşhis yöntemi ise Ishihara Renk Testi’dir. Bu testte kişi, sayılarla yazılmış özel renkli dairelere bakarak hangi sayıyı gördüğünü belirtir. Renk körü olan bireyler, bu dairelerdeki sayıları ya yanlış görür ya da hiç seçemez.

GÜNLÜK YAŞAMI NASIL ETKİLER?

Renk körlüğü, bazı mesleklerde kısıtlamaya neden olabiliyor. Özellikle pilotluk, polislik, denizcilik ve elektrikçilik gibi renk ayrımının hayati önem taşıdığı işlerde renk körlüğü engel teşkil edebiliyor. Trafik ışıkları gibi renk sinyallerine dayanan uyarı sistemleri de renk körü bireyler için sorun yaratabiliyor. Ancak çoğu renk körü birey, zamanla bu durumla yaşamayı öğrenir ve alternatif yollar geliştiriyor.

TEDAVİSİ VAR MI?

Renk körlüğü için henüz kesin bir tedavi bulunmuyor. Ancak son yıllarda geliştirilen bazı özel gözlük ve kontakt lensler, renkleri daha ayırt edilebilir hale getirmeye yardımcı olabiliyor. Bu araçlar, özellikle renkleri doğru tanımak isteyen kişiler için büyük kolaylık sağlayabiliyor.

TOPLUMDA FARKINDALIK ÖNEMLİ

Renk körlüğü, kişinin zekâsı veya genel görme yetisiyle ilgili bir sorun değildir. Bu nedenle eğitimde ve günlük hayatta renk körü bireylere karşı anlayışlı olunması büyük önem taşıyor. Özellikle okul çağındaki çocukların renk körlüğü testinden geçirilmesi, onların eğitim hayatında yaşayabilecekleri zorlukların önüne geçebiliyor.