
Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Psikiyatrist Doktor Bekir Ceylan, akran zorbalığının alarm verici bir boyuta ulaştığını belirterek, alınan önlemlere rağmen sorunun arttığını vurguladı. Ceylan, akran zorbalığına maruz kalanların yanı sıra zorbalık yapanların da yardıma ihtiyaç duyduğunu ifade etti. Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) geçtiğimiz yıl akran zorbalığını disiplin suçu kapsamına aldığını hatırlatan Ceylan, bu önlemlere rağmen çocuklar arasında zorbalığın artarak devam ettiğini söyledi.
Akran zorbalığının çeşitli şekillerde kendini gösterdiğine dikkat çeken Ceylan, fiziksel şiddet, dedikodu, alay, tehdit etme, kıskançlık ve yalnızlaştırma gibi yöntemlerle gerçekleşebileceğini belirtti. Ceylan, akran zorbalığına maruz kalan çocukların yaşadığı psikolojik sorunlara da değindi, özellikle düşük özsaygı, depresyon, izolasyon ve intihar eğilimleri gibi etkilerin ortaya çıkabileceğini ifade etti.
Uzman Psikiyatrist Doktor Ceylan, akran zorbalığının nedenlerini incelerken, güç kontrolüne dayalı zarar verme eğiliminde bulunanların öfke ve duygusal sorunlar yaşayabileceğini, aile içi problemlerin etkili olabileceğini ve medyanın da çocukları bu davranışlara yönlendirmede etkili bir faktör olduğunu söyledi. Ceylan, zorbalığa maruz kalan veya uygulayanların psikolojik, sosyal ve fiziksel sorunlar yaşayabileceğini, bu durumun özellikle çocukluk döneminde ömür boyu etkiler bırakabileceğini vurguladı.
"Ailelere büyük sorumluluk düşüyor"
Ailelere düşen sorumlulukları anlatan Ceylan, zorbalık gören çocukların ani duygusal değişiklikler yaşayabileceğine ve fiziksel belirtiler gösteriyorsa bu durumun zorbalık işareti olabileceğine dikkat çekti. Ayrıca, çocukların çoğu zaman durumu ailelerinden sakladığını ve okulların genellikle zorba çocuklara ceza verme yerine iyileştirici yöntemler uygulaması gerektiğini belirtti.
Ceylan, zorbalığa uğrayan çocuklara şefkatle yaklaşılması, okul rehberlik servisine başvurulması gerektiğini ifade etti. Bu süreçte çocukların hislerine saygı gösterilmesi ve açıklamalarının ciddiye alınması gerektiğini vurgulayan Ceylan, ailelere çocuklarına duygusal destek olmaları ve konuyu açık bir iletişimle ele almaları çağrısında bulundu.