
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Balıkesir Milletvekili ve Avrupa Birliği Uyum Komisyonu Üyesi Fikret Şahin, AB Reform Çalışma Grubu’nun kurulmasının AB ile ilişkilerde olumlu olmakla birlikte yetersiz olduğunu söyledi.
ABD ile yaşanan kriz, Suriye’de içine girilen darboğaz ve ekonomide artan sıkıntılar hükümeti tekrar AB ile ilişki kurmaya mecbur bıraktığını belirten CHP Milletvekili Fikret Şahin, Türkiye’nin önüne bazı AB ülkeleri tarafından tam üyelik yerine stratejik ortaklık seçeneği sunulduğunu, Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu seçeneğin kesinlikle kabul görmemesi, Türkiye’nin AB’ye tam üyelik konusundaki iradesini daha güçlü şekilde göstermesi gerektiğini düşündüklerini söyledi.
Şahin, “Uzun süredir AB ile ilişkiler durağan seyrederken Cumhurbaşkanının Dışişleri, İçişleri, Adalet, Hazine ve Maliye Bakanlarından oluşturduğu AB Reform Çalışma Grubu yaptığı ilk toplantı sonrasında AB ile ilişkilerin güçlendirileceği, kriterlerin yerine getirileceği mesajlarını verdi. AB Reform Çalışma Grubunun yaptığı bu açıklama ülkemiz açısından olumlu olmakla birlikte AB’nin beklentisi yargı bağımsızlığı, düşünce ve ifade özgürlüğü, demokratikleşme adımlarının atılması, yargılamaların adil ve tarafsız olması, tutukluların serbest bırakılması, kitlesel gözaltılar ve ihraçlara son verilmesi yönünde. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas yaptığı açıklamada, Türkiye’de tutuklu bulunan 50 Alman vatandaşının serbest bırakılmasını isteyeceklerini, bu olmadığı takdirde Türkiye-Almanya ve Türkiye-AB yakınlaşmasının mümkün olamayacağını belirtti.
Şayet bu açıklama ve talep doğrultusunda tutuklu 50 Alman vatandaşı serbest bırakılırsa, yargının bağımsız olmadığı siyasi yönlendirmelerle karar verdiği açığa çıkmış olacak. Diğer yandan tutukluluk devam ettiği takdirde de AB ile ilişkilerde arzulanan süreç başlatılmayacak. Türkiye ekonomisinin Avrupa’nın ticaret hacminde önemli bir pay sahibi olması yanında Türkiye’nin dış ticaretinde AB’nin payının yüzde 50-60 düzeyinde olduğu gerçeği, Türkiye-AB yakınlaşmasını zorunlu kılan bir diğer önemli unsur olarak karşımıza çıkıyor. Ekonomik ve siyasi açıdan sıkışan Türkiye’nin önüne bazı AB ülkeleri tarafından tam üyelik yerine stratejik ortaklık seçeneği sunulmaktadır.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu seçeneğin kesinlikle kabul görmemesi, Türkiye’nin AB’ye tam üyelik konusundaki iradesini daha güçlü şekilde göstermesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi. (Haber Merkezi)

