BIST 100
10.979,95 0,60%
DOLAR
42,0998 0,68%
EURO
48,3690 0,20%
GRAM ALTIN
5.379,27 0,91%
FAİZ
39,91 0,10%
GÜMÜŞ GRAM
64,87 1,65%
BITCOIN
103.097,00 2,82%
GBP/TRY
54,9208 0,28%
EUR/USD
1,1482 0,00%
BRENT
64,13 -0,48%
ÇEYREK ALTIN
8.795,11 0,91%
Balıkesir Parçalı Bulutlu
Balıkesir hava durumu
17 °

Balıkesir Anılarım…

Hatice Şirin Uyanık

Yıllar önce babamın Balıkesir’e tayini çıkmasıyla Balıkesir’e yerleşmiştik. Tayin çocuğu olup; annesi-babası memur, öğretmen, asker olanlar beni daha iyi anlayacaktır. Gerçi değerli büyüğüm Büyükbabam her zaman şöyle derdi; ‘Doğduğun yer değil, Doyduğun yer’ derdi. O yüzden her gittiğimiz şehre, insanlığa, güzellik, anlam ve değer katmak kültürüne toprağına sahip çıkmak genlerimde var.

52 Evlerde yaşadığımız mahallemize yakın Atatürk İlköğretim Okuluna kaydım yapıldıktan sonra okulumuzun Kütüphane Koluna seçilmiştim. İlk kayıt olduğum kütüphane ise Kuvayi Milliye Müzemizin sol yanında bulunan Hacı Ali Camii avlusunda bulunan İl Halk kütüphanemizdi. Kitapları okumak, her hafta kütüphanemize çocukluğumdan bu yana kadar gidip okuyacağım kitapları takip etmek benim için muazzam bir huzur ve keşfedilmemiş serüvendi. Daha sonra İl Halk Kütüphanemizin hep taşındığı yerlere de giderek, Necati Bey Fakültesi Kütüphanesine kadar üyeliğimi aktif etmişimdir ve kitap alıp araştırmaya devam ettim.

Her yıl Kuvayi Milliye Müzemizin yanındaki ilk halk kütüphanemize gider, her gidişimde müzemize uğrar müzedeki eşyaların tarihi eserlerin yerlerini tarihlerini ezberler, doğru ‘Şekerci Orhan’ amcanın yanına gelip ellerini öper şekerimi aldıktan sonra doğruca evimizin yolunu tutardım. Gerek Balıkesir’de yaşadığım dönemlerimde gerekse şehir dışında yaşadığım dönemlerde her sene Kuvayi Milliye Müzemizi ziyarete gelir yanında olan İl Halk Kütüphanemize uğrar müzedeki her değişikliği takip eder yanındaki Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde resim, el işi, fotoğraf sergileri varsa katılır o küçücük halimle sanatçılara o dönemin devlet adamlarına görevlilerine sorular sorardım.

Yaz sıcaklığında her sokak başı çeşmeden elimi yüzümü yıkar kana kana buz gibi soğuk su içmenin tadını serinliğini hissederdim. Bir keresinde yine Şekerci Orhan Amcadan şekerimi alıp giderken; canım babam ilk aile fotoğrafımız için Ahmet Esmer Amcanın yanına götürmüş hep beraber fotoğraf çekilmiştik. Bizde o günden sonra her yıl Ahmet Amca’nın yanına gidip aile fotoğrafı çektirmek adet olmuştu.

Tabii ki Balıkesir’imizin peynirini, höşmerini, geleneksel yemeklerin tadını ilk defa küçük yaşlarda Zağnos Paşa Cami yakınındaki küçük esnaf lokantasında yediğim Tavuklu Nohutlu Maydanozlu Tirit yemeğinin yanına konulan Höşmerimin tadını hala unutamıyorum. Gittiğim gezdiğim yerlerin yöresel yemeklerinin tadına bakmak sanırım yine ailemden bana geçen genlerimin özelliği.

Canım babacığım her karne hediyesinde bizi Balıkesir’i gezdirir, her hafta sonu Değirmen Boğazına pikniğe, Akçay, Altınoluk, Güre, Ayvalık ve Edremit’e gezmeye götürür, gittiğimiz yerlerin coğrafi kentsel özelliklerini anlatır, bize de ara da bir anlayıp anlamadığımız öğrenmek için soru sorardı.

Kitaplarınızı hiç kokladınız mı? Yaprakların saman kokusu beni yıllar öncesine hep götürmüştür ve hala kitap almadan önce o kitabı koklar ciğerlerime çekerim. İlk okuma ve yazma aşkım sevgili büyükbabamın kitaplığındaki tüm kitapları önce koklamak sonra bana doğum günümde aldığı mürekkep divit ve kuş tüyü hokkayla yazı yazmak oldu. Ailemizin tüm bayram tebrik ve önemli günlerin kartpostal ve mektup yazıları bendenizindi efendim. Özenle çizgisiz kağıdın altına konulan çizgili kağıtlar, sağ ve sol üst boşluk dilimlerinin ayarlanması zarfın içine fıslattığım anneciğimin parfümleri, aralarına konulan kurutulup özenle yerleştirilen papatya, gül, gelincik ve yapraklar. Ve inci gibi yazım ile kompozisyonda birincilik ödüllerim şiirlerim, resimlerim ve kısa hikayelerim ile büyükbabamdan hitabet derslerimi aldıktan sonra; yoluma her gün araştırarak okuyarak kendimi geliştirerek devam etmiştim. Yine resme, kitaba, okumaya, müziğe, doğaya, hayvanlara, kültüre ve fotoğrafa merakım çocukluk yıllarımda olmuştu.

BASAF’a Ahmet Esmer Amcanın tavsiyesi ile kayıt olmuştum. BASAF’ın muazzam kütüphanesine üye olmak ve kütüphane ortamında yine kitapların kokusuyla yepyeni dünyalar keşfetmek. Babamın siyah beyaz Rus yapımı fotoğraf makinesiyle çektiğim fotoğraflarımı ve yaptığım resimlerimi Ahmet Esmer Amcama gösterir onun fikirlerini alırdım.

Yine bir gün orta okul dönemlerimde elimdeki resim dosyalarımı göstermek için Ahmet Esmer Amcanın dükkanına gitmiştim ve orada merhum ressam Özdemir Yemenicioğlu öğretmenim ile tanıştım. Bende yetenek olduğunu illaki yüksek lisans yapıp resim alanında doktora yapmamı istedi. Bende küçüklüğümden bu yana banka Genel Müdürlükte çalışma hayali vardı ve onu söylediğimde bana Özdemir hocam küsmüştü ve demişti ki yıllar sonra ne demek istediğimi anlayacaksın elinde yüreğinde muhakkak boyaya dokunacak ve vazgeçemiyeceksin resmin ve yağlı boya kokusundan demişti. Doğru da söylemişti. Banka Genel Müdürlüğe geçiş yapıncaya kadar hep çalışmalarımı ona götürüp her seferinde göstermiş fikrini almıştım. Yıllar sonra Balıkesir’e yerleştiğimde BALSANAT Derneğimize üye olmamı, birlikte sergilere katılmamızı, resim üzerine projeler yapmamı istedi. Elinde sazı yüreğindeki şarkılarını hep söylerdi biz öğrencilerine.

Atatürk İlköğretim Okulumuzun tiyatro, spikerlik, müzik, izcilik, doğa kulübü bölümlerinde görevlerim ve sınıf başkalığım vardı. Ve ilk koro çalışmamız okulumuz Müzik Öğretmeni Toktay Hocam olmuştu. Bana her Cuma günü and içmeye ve İstiklal Marşımızı söyletip bayrağımızı göndere çekme görevini vermiş, büyük bir aşkla bu görevleri yerine getirirdim. Yıllar sonra bankada çalıştığım dönemlerde Balıkesir Konservatuarın kurulmasını ve ilk üçe girip birincilikle iki senemi bu konservatuarda okumuştum. Resim ödüllerim ile gezilere katılır yeni yerler keşfetmenin hazzını yaşardım.

Her sene Balıkesir Atatürk Stadyumun arkasındaki fuar alanına gider, ünlü sanatçılarımızın konserini dinlemek, tüm önemli günlerin açılışlarına gidip katılmak bayrak törenlerimiz ve milli günlerimizi Tülü Tabaklar Kuvayi Milliye öğrencilerinin bayrak teslimlerini takip etmek büyük bir aşktı benim için.

Hele bir de fuar alanına gelen Pamuk Şeker, Pamuk Helva satan satıcılardan Pamuk Şekerlerimizi alıp yanına da taze sıkılmış limonatalarımızı harçlıklarımızı özenle biriktirip harcamanın sefasını sürerdik. Çocuk yüreğiyle fuar alanında kurulan el işi, resim, kolye, oyuncak, kitap standlarını gezer arkadaşlarımla basketbol sahasında basketbol, yakantop, saklambaç oynayıp eve yorgun ama zafer kazanmış edasıyla dönerdim.

Sizde çocuk yüreğinizle gökyüzüne kaç defa uçurtma uçurdunuz?

Gelin hep beraber gökyüzüne uçurtmalarımızı uçuralım…

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?