
Günlük bakım rutininizin vazgeçilmezi olan peeling etkili duş jelleri, cildinizi yumuşacık vaat ederken, okyanusları ve balık popülasyonlarını tehdit ediyor olabilir mi? Son araştırmalar, bu ürünlerdeki minik plastik parçaların, nam-ı diğer mikroboncukların, suda çözünmeden deniz canlılarının midesine kadar ulaştığını ortaya koyuyor. Greenpeace ve Birleşmiş Milletler raporlarına göre, her duşta lavaboya döktüğümüz 100.000’e yakın mikroplastik, balıkların sindirim sistemini tıkıyor ve besin zincirine zehir taşıyor.
Mikroplastikler Nedir ve Neden Duş Jellerinde Kullanılıyor?
Mikroplastikler, 5 milimetrenin altındaki minicik plastik parçacıklar olarak tanımlanıyor. Çapları bir sofra tuzu tanesi kadar olan bu boncuklar, genellikle polietilen gibi petrokimyasal maddelerden üretiliyor. Kozmetik endüstrisinde, peeling etkili duş jelleri, yüz scrub’ları ve diş macunlarında cilt soyma ajanı olarak kullanılıyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı’na (UNEP) göre, tipik bir duş jelinde ürünün ambalajındaki kadar mikroplastik bulunabiliyor, yani her şişe 360.000’e varan boncuk içerebiliyor.
Bu boncuklar, cildinizdeki ölü hücreleri nazikçe temizleme vaadiyle pazarlanıyor. Ancak sorun, suda biyolojik olarak parçalanamamaları. Su arıtma tesislerinin filtrelerinden kolayca sızan bu parçacıklar, nehirleri, gölleri ve okyanusları kirletiyor. BBC’nin 2016 raporunda vurgulandığı üzere, mikroboncuklar “deniz kirliliğinin kolay hedefi” olarak nitelendiriliyor, çünkü geri dönüşümsüz bir yol izliyorlar.
Deniz Canlıları ve Balıklar Üzerindeki Yıkıcı Etki
Araştırmalar, mikroplastikleri “denizlerin sessiz katilleri” olarak gösteriyor. Greenpeace’in 2019 Türkiye raporuna göre, Marmara Denizi’nde incelenen balıkların yüzde 40’ında mikroplastik kalıntılarına rastlandı, özellikle kefal ve barbun gibi türlerde. Bu parçacıklar, plankton benzeri görünümleriyle balıklar, midyeler ve kabuklular tarafından yem sanılıyor. Sonuç olarak sindirim sisteminde tıkanıklık, açlık hissi ve toksin birikimi meydana geliyor.
Uluslararası bir çalışma (Environmental Audit Committee, 2016), mikroplastikleri yutan balıkların midesinde pestisit gibi kimyasalları emdiğini belirtiyor. Bu toksinler, besin zinciriyle yukarı tırmanarak somon ve levrek gibi büyük balıklardan soframıza ulaşıyor.
İtalya’da 2020’de yapılan bir araştırmada ise insan plasentasında mikroplastik izlerine rastlandı, yani bu tehlike sadece balıklarla sınırlı değil. FAO verilerine göre, denizlerdeki plastik kirliliği 2050’ye kadar balıktan fazla hale gelebilir. Her yıl yaklaşık 8 milyon ton plastik denizlere karışıyor ve bunun önemli bir kısmı kozmetik kaynaklı.
Yasaklar ve Küresel Mücadele: Türkiye Nerede Duruyor?
İyi haber şu ki, dünya genelinde harekete geçiliyor. ABD’de 2015’te yürürlüğe giren yasa ile durulanan kozmetiklerde mikroboncuklar yasaklandı. İngiltere 2018’de, Hollanda ise 2016’da benzer adımlar attı. Avrupa Birliği’nin 2023/2055 sayılı yönetmeliğiyle geçiş yasağı getirildi ve 2027’ye kadar tüm mikroplastiklerin kozmetiklerden çıkarılması planlanıyor. Çin bile 2020’den itibaren yeni ürünlerde yasak uygulamaya başladı.
Türkiye’de ise durum hâlâ gönüllülük esasına dayanıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2020 tarihli bilimsel görüşünde mikroplastikler “yeni nesil gıda güvenliği sorunu” olarak tanımlandı, ancak ulusal bir yasağı bulunmuyor. Greenpeace Türkiye, Marmara ve Ege Denizi’ndeki kirliliğe dikkat çekerek acil düzenleme çağrısı yapıyor.
Çözümler: Doğal Alternatiflerle Temiz Bir Duş
Endişelenmeyin, peeling etkisinden vazgeçmek zorunda değilsiniz! Doğal alternatifler hem etkili hem de çevre dostu:
Tuz veya şeker bazlı scrub’lar: Deniz tuzu veya kahverengi şeker, ölü hücreleri nazikçe soyuyor ve suda çözünüyor.
Bitkisel granüller: Kayısı çekirdeği, ceviz kabuğu veya yulaf ezmesi gibi doğal materyaller güvenli alternatifler sunuyor.
Mineral bazlı içerikler: Perlit gibi volkanik mineraller, mikroboncuklara göre daha az tahriş yaratıyor.
Tüketiciler için ipucu: Ürün etiketinde “polyethylene” veya “polypropylene” yazıyorsa kaçının. Doğal içerikli ürünleri tercih ederek hem cildinizi hem gezegeni koruyabilirsiniz.
Güzellik, Denizleri Kurban Etmesin
Peeling duş jellerindeki mikroplastikler, sadece bir cilt sorunu değil; küresel bir ekolojik kriz. Balıkların midesinden soframıza uzanan bu zincir hepimizi etkiliyor. Greenpeace’in çağrısında söylendiği gibi, “Bir duş, bir hayat kurtarabilir.”
Bugün etiketinizi okuyun, yarın okyanuslara bir iyilik yapın. Daha temiz bir dünya için güzelliği doğadan ödünç alın.
Uyarı: Bu içerik bilgilendirme amaçlıdır. Herhangi bir tıbbi öneri veya ürün tavsiyesi niteliği taşımaz.

