BIST 100
10.316,40 -2,27%
DOLAR
41,8413 0,06%
EURO
48,5834 0,03%
GRAM ALTIN
5.625,72 1,02%
FAİZ
40,71 0,00%
GÜMÜŞ GRAM
70,25 1,48%
BITCOIN
112.912,00 -0,13%
GBP/TRY
55,7275 0,01%
EUR/USD
1,1608 0,01%
BRENT
62,24 -1,71%
ÇEYREK ALTIN
9.198,04 1,01%
Balıkesir Parçalı Bulutlu
Balıkesir hava durumu
8 °

Balık tezgahları şenlendi

Karakaya Balıkçılık çalışanı Nazmi Uçargil, denizlerin kralı palamut’un fiyatıyla vatandaşı, bolluğu ile de balıkçının yüzünü güldürdüğünü söyledi.

Uçargil, palamut’un tanesinin 10-15 liradan satıldığını belirtti. İlk günlerde sardalya ile başlayan balık sezonu kısa zamanda başlayan palamut akını ile adeta bayram günlerini yaşamaya başladığını belirten Uçargil, “Denizlerin kralı, tezgahların hükümdarı haline gelen palamut’a vatandaşlar ilgi gösteriyor. Tezgahlarda palamut’un haricinde sardalya, hamsi, istavrit gibi balık çeşitleri var. Sardalyanın kilosu 15 lira. Hamsi 20 lira, Uskumru 20 liradan satıyoruz” dedi.

“BALIK, ÖNEMLİ BİR BESİN MADDESİ”

Balık tüketiminin insan sağlığı açısından çok önemli olduğunu açıklayan Uçargil, sözlerine şöyle devam etti: “Balık, çok iyi bir protein kaynağı. Dolayısıyla hem protein hem vitamin hem de vücudumuzun yüzde 4’ünü oluşturan mineraller yönünden de çok zengin. Özellikle çok iyi kalsiyum ve fosfor kaynağı. Diğer bir özelliği de başka diğer besin maddelerinde bulunmayan sadece su ürünlerinde bulunan omega 3 yağ asitleri içermesi. Bunları sadece su ürünlerinden alabiliyoruz. Balık tüketimi bağışıklık sisteminin güçlenmesi için önemli rol oynuyor.”

“BAYAT BALIK BAŞTAN KOKAR”

Balık seçimi konusunda çok hassas olunması gerektiğini ifade eden Nazmi Uçargil, taze ve bayat balığı nasıl anlarız konusunda da bilgilendirmelerde bulundu.

Uçargil, en kolay şekilde balığın gözlerinden anlayabileceğimizi ifade ederek, şöyle konuştu: “İyi ve taze bir balığın gözleri dolgun ve canlı bir şekildedir. Taze balığın süzgeçleri açıktır ve canlı renktedir. Şöyle balığı elimizle tuttuğumuz zaman kuyruğu dik bir şekilde olur. Bayat balığın da gözleri çökmüş vaziyettedir ve gövde kısmına bastırdığınızda elastiki yapısını kaybetmiş durumdadır. Ayrıca şu da doğrudur, balık baştan kokar. Yani, balık bozulmaya başladıysa kafasından itibaren tüm gövdesine yüksek asitli koku yayılmaya başlar. Yine taze balığın gövdesine bastığınızda formunu koruyacaktır. Pullar canlı görüntüsünü yitirmemiştir. Pulu olmayan balıklarda ise o canlı görünümünü kaybetmiş vaziyettedir.”

“DOĞRU ZAMANDA, DOĞRU TEKNİKLE PİŞİRİN”

Tezgahlarda balığı canlı göstermek için balığa su serpildiğini, taze balığı en kolay gözlerinden ve vücuduna dokunarak bastırıldığında tazeliğinin anlaşılabileceğini ifade eden Uçargil, balık pişirmenin püf noktasının doğru zamanda doğru teknikle olacağını belirtti.

Haftada en az iki defa balık tüketimi olması gerektiğini de hatırlatarak sözlerine devam eden Uçargil, balığın en iyi şekilde pişirilmesi adına da tavsiyelerde bulundu. Balığın lezzetine ancak doğru yöntemle ulaşılabileceğine vurgu yapan Uçargil, “Tabii ki çok farklı pişirme teknikleri var balığın fakat doğru zamanda doğru pişirme tekniğini kullanmak gerekiyor. Isı kullanarak tükettiğimiz balıklar var ısı kullanmadan pişirdiğimiz balıklar var. Bununla birlikte derin yağda kızartma, tavada az yağda kızarma ya da ızgarada pişirmelerle de balığı çok farklı şekillerde pişirme teknikleri uygulayabiliriz. Mesela şuanda palamut yeni çıktı, daha tam anlamıyla yağlanmadı palamut. Normalde yağlı bir palamudun ızgarası çok lezzetli olur ama bu zamanda yağacağımız ızgara palamut çok sert ve lezzetsiz olacaktır. O yüzden yağda pişirme tekniği kullanılabilir. Bunun gibi zamanına göre tavada ya da ızgarada yapmak balığımızın lezzetini farklılaştıracaktır” dedi.

Ayrıca diğer balık türlerinden de örnekler veren Uçargil, kısaca her balığın farklı zamanlarında farklı lezzetleri olduğunu da söyleyerek, “İlerleyen dönemlerde aralık ayında hamsi tam çıtır zamanda olur, ocak ayında ise tam yağlanmış haldedir. Aralık ayında biraz daha derin yağda pişirebilirken ocak ayında çok  daha az yağda tavada pişirmeyi gerçekleştirebiliriz” dedi ve ekledi: “İstavrit tam şu an yine mevsimi, derin yağda pişirebiliriz, yine aynı şekilde barbun yavaş yavaş yaklaşıyor onun da mevsimi o da en güzel pişirme tekniği derin yağda ve fırında olarak karşımıza çıkıyor. Izgarada pişirme yaparken de şöyle bir şey söyleyebiliriz, özellikle levrek, çupra, palamudun bir ay sonra yağlandığı zamanı ızgarada pişirmesi çok lezzetli olur. Hafiften unlayıp balıkları sonrasında çok ince üzerine zeytinyağı süzerek ızgaraya atmamız derisinin yapışmasını da engelleyecektir.” Cengiz GÜNER

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?