
Eğitim-İş Sendikası Balıkesir Şube Başkanı Serap Müjdeci Gökgün, İsrail-Filistin savaşının sivillerin hiçbir şekilde gözetilmediği hatta özellikle hedef alındığı bir savaş haline geldiğini söyledi.
İsrail’in Gazze'deki el-Ehli Baptist Hastanesi'ni bombalaması ve hastaların, bebeklerin, evsizlerin oluşturduğu 500’den fazla insanı katletmesinin, savaş suçu ve insanlık suçu olduğunu belirten Gökgün, “Bir hastaneyi hedef almaktan daha alçakça bir şey varsa o da dünyanın gözüne bakarak bu saldırıyı inkar etmektir” dedi.
"Barış odaklı politika, bugün dünyanın en acil ihtiyacı haline geldi"
Bu insanlık dramının ‘Medeni Dünyanın’ ne kadar medeni olduğunu da bir kez daha gözler önüne serdiğini ifade eden Eğitim-İş Sendikası Şube Başkanı Serap Müjdeci Gökgün, “Tüm dünya, canlı yayın eşliğinde yapılan bu alçakça soykırımlara tepki gösterirken, ağızlarından demokrasi, özgürlük, hak gibi kavramları düşürmeyen dünya liderlerinin birçoğu çıkar gözeterek İsrail’in sırtını sıvazlamakta ufak bir kesimi ise utangaç kınamalarla kameralara poz vermektedir.
Bu zalim, bu riyakar tabloda umut bellenip sarılacak tek şey her ülkeden yükselen savaş ve soykırım karşıtı seslerdir. Hayatının büyük bir bölümünü cephelerde geçirmiş büyük komutan Mustafa Kemal Atatürk’ün yaklaşık bir asır önce söylediği ‘Yurtta barış, dünyada barış’ sözüyle altını çizdiği barış odaklı politika, bugün dünyanın en acil ihtiyacı haline geldi” diye konuştu.
"Barış, adalet ve medeniyet istiyoruz"
Eğitim-İş’in her zaman barıştan, uygarlıktan ve insan hayatından yana tavır alan bir sendika olduğunun altını çizen Gökgün, “Yeryüzünde hiçbir haklı kavga yoktur ki bebeklerin katledilmesini açıklayabilsin. Yeryüzünde hiçbir haklı kavga yoktur ki o gün uyandığında günlük ihtiyaçlarını nasıl gidereceğini düşünmekten başka uğraşı olmayan insanların üstüne bomba yağdırmayı aklayabilsin. Savaş bir insanlık suçudur. Medeni dünya, adının hakkını vererek hep bir ağızdan bu canlı yayın katliamını durdurmalı ve yaraları sarmak için el ele vermelidir. Hala toprağından kaynağına kadar tüm insanlığa yetecek kadar bonkör olan bu gezegenin en gelişmiş canlısı olan insanın, 2023 yılında kendi türünü yok etmek için sergilediği bu vahim çaba son bulmalıdır. Barış, adalet ve medeniyet istiyoruz. Filler tepişirken çimenler ezilmesin, masumiyet dünyayı daha fazla terk etmesin istiyoruz. Tüm dünya uluslarına sesleniyoruz: İnsanlığı kurtaracak ve ileri taşıyacak en önemli unsur adil ve kalıcı barıştır, bunu sağlamak tüm insanlığın vazifesidir” dedi. Erim Er

