
Haklarını arayan Tes-İş Sendikası Balıkesir Şubesi üyeleri, Ali Hikmet Paşa Meydanı’nda toplanarak, sloganlar eşliğinde kitlesel basın açıklaması yaptı.
Tes-İş Sendikası Balıkesir Şube Başkanı İsmail Ulutaş, Tes-İş Sendikası üyelerinin, bayram seyran, kar kış demeden 7/24 çalıştığını, üyelerinin sanayiyi ayakta tuttuğunu, evleri ısıtıp, aydınlattığını, elektrik üretip, iletim, dağıttığını hatırlattı.
Depremde, yangında, selde, dağda, ovada, yazın sıcakta kışın soğukta icabında yurdun her köşesinde, icabında sınırların dışında vatan için her şartta her zorlukta hizmet verdiğini söyleyen Ulutaş, “Suyu yerin altından çıkaran, yerin üstünde toplayan, toprağınızı ıslah edip suyu sizlere ulaştıran Devlet Su İşleri personeliyiz. Dolayısıyla sanayide üretilen her üründe sofranıza gelen her gıdada alın teri emeği olan kamu işçileriyiz. Bugün bu meydana bir isteğimizi duyurmaya bir talebimizi haykırmaya geldik” dedi.
“KAMU İŞÇİSİ ÜVEY EVLAT MUAMELESİ GÖRMESİN”
Ulutaş, açıklamasında kimseden fazlasını istemediklerini, memura, asgari ücrete, emekliye verilenden fazlasını istemediklerini vurgulayarak, “Kamu işçisi üvey evlat muamelesi görmesin, diğerlerine verilen bize çok görülmesin. Ekmeğimiz eksilmesin bunları söylemek için bugün buradayız. Ağır koşullarda ve çok tehlikeli işkolunda çalışıyoruz. Tüm kesimlere verildiği gibi refah payı istiyoruz. Vergide adalet, insan onuruna yakışır ücret ve çalışma koşulları istiyoruz” diye konuştu.
“GELİR KAYBI RİSKİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
Yüksek enflasyon ve ağır ekonomik şartlar nedeniyle ücretli kesim geçim sıkıntılarıyla karşı karşıya kaldığını anlatan Ulutaş, yürürlükteki Kamu kesimi toplu iş sözleşmelerinin imzalandığı tarihte, Tes-İş olarak önemli kazanımlar elde ettiklerini ifade ederek, “Kamuda örgütlü tüm sendikaların ve çalışanların memnun olduğu ücret zammının yanında yevmiye, derece ve kıdem ile ilgili üyelerimizin yıllardır süren taleplerini de alarak kamuda eşitliği ve üyelerimiz adına adaleti sağlamış olduk.
Geçtiğimiz ay sözleşme yürürlük tarihi 1 Ocak olan kamu işçisi üyelerimize %32.57 oranında zam yapıldı. Ancak, 1 Mart itibariyle yürürlüğe giren sözleşmelerimiz kapsamında çalışan üyelerimizin enflasyonun daha düşük çıkması nedeniyle gelir kaybına uğramaları riskiyle karşı karşıya kaldık” dedi.
“REFAH PAYI İSTİYORUZ”
Tes-İş’in ve kamuda örgütlü diğer sendikaların girişimleriyle, TÜRK-İŞ ile TÜHİS arasında imzalanan ek protokolle, Mart ayında yapılacak zammın da asgari %32.57 olmasını ve üyelerinin kazançlı çıkmalarını garanti altına aldıklarını anlatan Ulutaş, “Bunların yanında; TES-İŞ olarak, asgari ücrete bazı kesimlere yapılan yüksek zamların ardından, tüm kamu çalışanlarına da refah payı verilmesi talebinde bulunduk. Üyelerimizin hayati tehlikesi olan zor şartlarda çalıştıklarını her düzeyde hükümete ve işverenlerimize anlattık. Ücretlerin sahadaki bu gerçeklere göre düzenlenmesini talep ettik.
Market raflarını tam olarak yansıtmayan TÜİK verileri bile yüksek enflasyonun devamına işaret etmektedir. Genel Merkez Yönetim Kurulumuz kamu işçilerine ek zam talebimizi; TÜRK-İŞ nezdinde hükümete iletmiştir. Basın açıklamalarıyla konunun gündemde kalmasında öncü bir rol üstlenmiştir. Ancak, Mart ayı sözleşmelerinde elde ettiğimiz kazanımın dışında refah payına ilişkin henüz bir sonuç alınamamıştır. Bu nedenle, refah payı talebimizi bir kez de buradan yüksek sesle dile getiriyoruz” diye konuştu.
“VERGİDE ADALET İSTİYORUZ”
İnsan onuruna yakışır adil bir ücret çerçevesinde önemli taleplerinden bir diğerinin de vergi adaleti olduğunu aktaran Ulutaş, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Üyelerimizin ocak ayında aldıkları maaşları yıl sonunda da aynı şekilde almalarını istiyoruz. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınsın istiyoruz. Enflasyon sebebiyle özel sektörde de kanayan yaralarımız bulunmaktadır. Devam eden toplu iş sözleşmesi müzakerelerimizi mevcut ekonomik koşullar ve üyelerimizin talepleri temelinde zam taleplerimizle sürdürüyor ve bağıtlıyoruz. Ancak, enflasyonun bu şekilde yükselmeye devam etmesi daha önce imzaladığımız sözleşmelerle elde ettiğimiz ücret zamlarını ve kazanımlarımızı ortadan kaldırmakta, ek iyileştirme protokollerini zorunlu kılmaktadır. Temel tüketim kalemlerine yapılan anlamsız ve dayanaksız zamların bir an evvel kontrol altına alınmasını istiyoruz. KİT’lerde ve sulama birliklerinde henüz kadro alamamış arkadaşlarımız kendilerine verilen taahhütlerin bir an evvel yerine getirilmesini beklemektedir. Arkadaşlarımızın bir an evvel kadroya alınmalarını ve diğer üyelerimizle eşit haklarına kavuşmalarını istiyoruz.
TES-İŞ olarak, üyelerimizin talep ve beklentileri yerine getirilinceye kadar bu konuları gündemde tutmaya Konfederasyonumuz TÜRK-İŞ çatısı altında devam edeceğiz. Bugün Türkiye’nin farklı yerlerinde uyarı yürüyüşleri ve basın açıklamaları yapıyoruz. Muhataplarımıza önemli uyarılarda bulunuyoruz.
Vatanına, vatandaşına kesintisiz hizmet götürmek için 7/24 fedakarca çalışan enerji işçilerini sokağa dökmeyin diyoruz.Kira artışlarına, yol ve yemek ücretlerindeki artışlara gözünü kapatanlara, haklı taleplerimize ve sesimize kulak tıkayanlara sesleniyoruz: Ya haklarımızı alıp, geçim derdi düşünmeden, iş barışı içerisinde üretmeye devam edeceğiz. Ya da bu uyarılarımızı birleşe birleşe eylemlere dönüştürecek ve haklarımızı söke söke alacağız diyoruz.”