
Başarılı bir sezon geçiren Balıkesirspor Baltok U21 Takımı, Süper Kupa karşılaşmasında Beşiktaş’a 3-2 mağlup olmasına rağmen Süper Çocuklar unvanını fazlasıyla hak etti.
Süper Çocuklar’ın sezon hikayesini kısaca özetleyecek olursak;
Bu çocuklar, 32 karşılaşma oynadıkları ligde 22 galibiyet ve 4 beraberlik aldı. Süper sezonu, 70 puanla Spor Toto 1. Lig U21 Ligi şampiyonu olarak tamamladılar ve Süper Kupa karşılaşması oynamaya hak kazandılar.
Süper Kupa müsabakasında rakipleri olan Beşiktaş U21 Takımı’ndan zaman zaman çok daha iyi futbol oynadılar. Çok daha iyi mücadele ettiler. Teslim olmadılar. Kazanmak için mücadele etmek gerektiğini bir kez daha ortaya koydular.
Maçın başında geriye düşmelerine rağmen çabuk toparlanıp, ayağa kalktılar. En iyi bildikleri şeyi yapıp, topu ayaklarında tuttuklarında ise rakip kalede tehlike yarattılar.
Beraberlik golünü bulduktan sonra bir anlık motivasyon kaybıyla ikinci golü yediler ama yine ayağa kalkmasını bildiler. Bu arada yaşanan sakatlıklar, Süper Çocuklar’ın ikinci yarıdaki oyun anlayışını olumsuz olarak etkiledi.
Buna rağmen, ikinci kez skoru eşitleyip, maçı 120 dakikaya taşıdılar. Son dakikada yenilen gole ve kaçan kupaya hayıflanmanın anlamı yok.
Anın keyfini çıkarmak lazım…
Kupayı müzesine götüren Beşiktaş’tan aklımda kalan Mertcan ve Oğuzhan oldu. Balıkesirspor’a baktığımızda ise akıllarda kalan isim sayısı oldukça fazla oldu.
Başta takım kaptanı Çağatay Vatan olmak üzere, kaleci Asil Kaan Eryılmaz, Yunus Emre Kahraman, Kağan Kayalı, Akcan Deniz Sayar, Serdar Güncü, Şaban Tükenmez ve Enes Başkurt, kırmızı-beyazlı ekibin geleceği adına fazlasıyla umut verdi.
Başta Mesut Dilsöz, Muhammet Yılmaz ve Umut Baysal yönetimindeki teknik heyet olmak üzere, Süper Çocuklar’da emeği olan herkesi ayakta alkışlayıp, teşekkür etmek lazım.
Buraya kadar yazdıklarım, işin manevi haz tarafı oldu. Bu başarının bir de maddi yönü olmalı ve Süper Çocuklar, mutlaka ödüllendirilmeli.
Kaldı ki Süper Çocuklar, sezon boyunca yokluklarla da mücadele etti…
Süper Çocuklar, yüzlerce kilometre ve saatlerce deplasman yolunu karayoluyla gitti. Gazete kağıdı üzerinde kahvaltı edip maça çıktı. A Takım’ın giydiği formanın aynısını hiçbir maçta giyemedi.
Dahası son birkaç maçı saymazsak, maçlarında yönetici bile yoktu.
Bu çocuklar, tüm bu olumsuzluklara rağmen süper oldu.
Ama ‘Süper’ oldular da iş bitti mi? Elbette bitmedi…
Şimdi bu çocukların kıymetini bilme zamanı. Her ne kadar çoğuyla profesyonel sözleşme imzalansa da A Takım kadrosunda kendilerine yer bulamadıktan sonra kıymeti yok.
Süper Çocuklar’ın artık forma giymesi, profesyonel maç tecrübesini artırması lazım. Bu nedenle yeni sezon öncesi takım mühendisliğinin iyi yapılması gerekiyor. Kadroda yer bulamayacak oyuncuların, başka takımlara kiraya verilerek deneyim kazanmasının önü açılmalıdır.
Aksi takdirde, birkaç sezon sonra Süper Çocuklar da amatör liglerde kendisine yer bulur.

