BIST 100
10.941,79 3,14%
DOLAR
41,9445 0,03%
EURO
48,8056 -0,01%
GRAM ALTIN
5.545,35 -0,50%
FAİZ
40,21 -0,96%
GÜMÜŞ GRAM
65,61 -0,76%
BITCOIN
111.139,00 0,20%
GBP/TRY
55,8659 -0,17%
EUR/USD
1,1627 0,08%
BRENT
65,94 -0,08%
ÇEYREK ALTIN
9.066,64 -0,50%
Balıkesir Açık
Balıkesir hava durumu
23 °
  • ANASAYFA
  • GÜNCEL
  • “Yaşamsal önemdeki ilaçlar için gerekli önlemler alınmalı”

“Yaşamsal önemdeki ilaçlar için gerekli önlemler alınmalı”

necdet uçan

Balıkesir Tabip Odası Yönetim Kurulu adına açıklamada bulunan Oda Başkanı Necdet Uçan, Türkiye’nin, tarihinin en büyük ekonomik ve siyasal krizlerinden birini yaşadığını öne sürdü.

Emekçilerin ücretlerinin düşük tutulması için her türlü yola başvurulduğunu, özellikle temel ihtiyaçlara yapılan yüksek zamlar ile yurttaşlara nefes bile aldırılmadığını savunan Uçan, “Ekonomik krizin derinleştiği koşullarda sağlığa erişim giderek zorlaşıyor. Son aylardaki döviz kurlarındaki artış ile birlikte pek çok hastalığın tedavisinde kullanılan yaşamsal önemdeki bazı ilaç ve tıbbi malzemenin temininde güçlükler yaşandığına ilişkin çok sayıda şikayetler meslektaşlarımız tarafından bildirilmektedir. Bilindiği gibi 2007 tarihli Beşeri İlaçların Fiyatlandırılmasına Dair Karar hükümleri gereğince ülkemiz; Avrupa’da en ucuz ilaç tedarik eden (Fransa, İspanya, İtalya, Portekiz ve  Yunanistan) 5 ülkenin ortalamasını alıp buna ek olarak ilacın imal ve ithal edildiği ülkelerin ecza deposunda yapılan satış fiyatlarının en düşüğünü referans fiyat olarak kabul etmektedir” dedi.

UÇAN’DAN ULUSAL İLAÇ POLİTİKASI VURGUSU

Ulusal bir ilaç politikasının ve ilaç/hammadde endüstrisinin olmaması nedeniyle hayati öneme sahip birçok ilacın, yurtdışından getirtildiğine dikkat çeken Uçan, “Yurtdışından ithal edilerek Türkiye’ye gelen ilaçlar için Şubat 2021 tarihinde güncellenen Türkiye İlaç ve Tıbbi  Cihaz Kurumu’nun (TİTCK) internet sitesinden yapılan duyuruya göre; 1 avronun değeri 3,81 liradan 4,57 liraya çıkarılarak sabitlenmiş durumdadır. Son haftalarda avronun 15 liranın üzerinde seyretmesi, ilaç ve tıbbi malzeme temininde yaşanmakta olan krizin nedenlerinden bir tanesidir” diye konuştu.

“AMELİYATLAR YAPILAMIYOR”

Türkiye’de uygulanan ilaç fiyatlandırma politikalarının, döviz kurlarındaki yükselme ve sabit kur uygulaması nedeniyle ilaç firmalarının; zarar ettikleri gerekçesi ile ilaçları serbest eczane ve sağlık kuruluşlarına arz etmeme eğilimi gösterdiğini belirten Uçan, açıklamasına şöyle devam etti:

“Bu nedenle en temel ağrı kesicilerden (Parasetamol vb.), kanser tedavisinde kullanılan yaşamsal önemdeki bazı kemoterapilere kadar ilaçların temininde zorluklar yaşandığı görülmektedir. Benzer sıkıntı birçok kronik hastalığın tedavisinde kullanılan ithal ilaçlarda da söz konusudur. Halen stokları bulunan ithal ilaçların tükenmesinden sonra sorunun daha yaygın ve daha da yakıcı bir boyut kazanacağından; bazı kemoterapi ilaçları gibi alternatifi olmayan kritik ilaçların bulunamayacağından endişe edilmektedir.

Son zamanlarda bazı üniversite ve devlet hastanelerinde ilaç ve medikal malzeme sıkıntısının baş gösterdiği, bu nedenle çoğu ameliyatların yapılamadığı, bazı malzemelerdeki fiyat artışlarının hastaların daha fazla katkı payı ödemesine yol açtığı da kamuoyuna yansıyan bilgiler arasındadır.

Türkiye’deki ortopedi ve omurga cerrahi alanında tıbbi cihaz üretimi yapan firmaların Sağlık Bakanlığı ve üniversite hastanelerinden iki yılı aşkın süredir ödeme alamadıkları ve 1 Nisan 2010 tarihinden beri aynı kalan fiyatlar nedeniyle zarar ettikleri belirtilmektedir. Dolayısıyla tıbbi cihazlar temin edilememekte, hastaların ameliyatları yapılamamaktadır. Ortopedi ve beyin cerrahi kliniklerinde, omurga cerrahi alanında temin edilemeyen tıbbi malzemeler nedeniyle Türkiye’nin neredeyse 81 ilinde tıbbi malzeme gerektiren beyin ve sinir cerrahi ile ortopedi ameliyatları durmuştur.

Hekimler, ancak çok acil vakaları hayati öneme haizdir ibaresi ile sorumluluğu üzerlerine alarak ameliyat yapabilmektedir. Tıbbi malzeme eksikliği, malzemelerin temin edilememesi, büyük ve nitelikli ameliyatların yapılmasına engel olmaktadır. Ayrıca ek malzeme gereken hastaların ameliyatında da büyük sıkıntılar yaşanmaktadır. Özellikle ortez, protez, kalp pili, balon gibi dışarıdan alınan her türlü malzemenin temininde sorunlar yaşandığı gözlenmektedir. Maalesef bu durum; özel, kamu ve tıp fakülteleri hastanelerinde birçok branş için benzer şekilde yaşanmaktadır.

Yaşanan ekonomik krizin sağlık hakkı üzerindeki olumsuz etkilerine ilişkin örnekler hızla yaygınlaşmaktadır. Sağlığı koruyan ve geliştiren değil; tüketimi özendiren, sağlık hizmetlerini piyasalaştıran, kamu tarafından çok daha ekonomik yöntemlerle  inşa edilebilecek hastanelerin yerine kamu-özel ortaklığı ile yapılan devasa şehir hastaneleriyle milyarlarca doları sermayeye aktaran, ilaç kullanımını katbekat artıran, tıbbi görüntüleme yöntemlerinin kullanımında OECD birinciliğine soyunan sağlık politikaları; hastalarımızın yaşamsal ilaçlarına ulaşmakta güçlük çektiği bu günlerin hazırlayıcılarıdır.

Ekonomik krizin faturasının hastalarımıza ödetilmesini kabul etmiyoruz. Sermayeye, özel hastanelere, şehir hastanelerine sağlık bütçesinin çok önemli kısmının ayrılmasına yol açan sağlık politikaları halkın sağlığını olumsuz etkilemektedir. Kamu otoritesi; Türk Tabipleri Birliği ve ilgili diğer meslek örgütleri/derneklerle işbirliği yaparak, giderek büyüyen tıbbi cihaz ve ilaç temini sorununa çözüm bulmak zorundadır. Krizin sağlık alanındaki boyutunun hafifletilmesi, kamucu bir sağlık anlayışının benimsenmesiyle mümkündür.” Cengiz GÜNER

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?