Yayınlanma Tarihi :

İklim değişikliği, Kaz Dağları’ndaki biyolojik çeşitliliği tehdit ediyor

İklim değişikliği, Kaz Dağları’ndaki biyolojik çeşitliliği tehdit ediyor

Kaz Dağları, Türkiye’nin en zengin bitki örtüsüne sahip alanlarından biri olmasının yanı sıra, çok sayıda nadir ve endemik kelebek türüne de ev sahipliği yapıyor. Ancak son yıllarda giderek daha belirgin hale gelen iklim değişikliği, bu zarif canlıların yaşam alanlarını tehdit eder hale geldi. Uzmanlar, özellikle yükselen sıcaklıklar ve değişen yağış rejimlerinin kelebek popülasyonlarını olumsuz etkilediğini ifade ediyor.

Kelebeklerin Yaşam Döngüsü Bozuluyor

Kelebeklerin yaşam döngüsü, sıcaklık ve nem gibi çevresel faktörlerle doğrudan bağlantılı. Kaz Dağları’nda gözlemlenen sıcaklık artışları, kelebeklerin göç yollarında ve üreme dönemlerinde değişikliklere neden oluyor. Bu durum bazı türlerin erken ya da geç göç etmesine yol açarken, larva gelişimi gibi hassas süreçleri de sekteye uğratabiliyor. Bilim insanları, özellikle “Lycaena dispar” ve “Melanargia larissa” gibi nadir türlerin bu değişimden ciddi oranda etkilendiğini bildiriyor.

Bitki Örtüsündeki Değişim Kelebekleri de Vuruyor

Kelebekler yalnızca iklim koşullarından değil, aynı zamanda yaşam alanlarındaki floristik değişimden de etkileniyor. İklim değişikliğiyle birlikte bazı bitki türleri ya tamamen ortadan kalkıyor ya da farklı bölgelere kayıyor. Bu durum, kelebeklerin yumurtalarını bırakacakları uygun bitkileri bulamamalarına neden oluyor. Ayrıca besin zincirinin bozulması, özellikle larvaların gelişimini tehdit ediyor.

Uzmanlardan Uyarı: “Koruma Önlemleri Şart”

Kaz Dağları’nda yürütülen biyolojik çeşitlilik çalışmaları kapsamında konuşan biyologlar, nadir kelebek türlerinin korunabilmesi için iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik bölgesel eylem planlarının hazırlanması gerektiğini vurguluyor. Bu planlar arasında kelebek gözlem alanlarının korunması, habitat restorasyonu ve iklim değişikliği farkındalığı için yerel halkın eğitilmesi gibi adımlar bulunuyor.

Kaz Dağları’nda çeşitli sivil toplum kuruluşlarının da desteğiyle yürütülen kelebek izleme çalışmaları, hem akademik araştırmalara katkı sağlıyor hem de kamuoyunun farkındalığını artırıyor. Uzmanlar, bu çalışmalara destek veren gönüllü gözlemcilerin katkısıyla daha detaylı ve uzun süreli verilerin toplanabildiğini, bu sayede risk altındaki türlerin daha yakından takip edilebildiğini belirtiyor.

Kaynak : Dilek Unan

YORUM YAP