BASİAD yöneticileri yaşanılan şehirlerin sürdürülebilirlik açısından temizlik konusunu değerlendirdi. BASİAD Başkanı Abdullah Bekki, “Balıkesir insan eli ile üst sınırlarda kirletiliyor. İnsanımıza çöpünü şehrin dış mekanlarına atamayacağı bilincini yerleştirmeliyiz. Gerekirse ceza kesilebilir. Lakin mutlaka temizlik bilincini yerleştirmeliyiz. En temiz şehir, iyi temizlenen değil, kirletilmeyen şehirdir” dedi.
Balıkesir Sanayici ve İşadamları Derneği (BASİAD), çevresel sürdürülebilirlik başlığı altında şehir temizliğinin ele alındığı toplantıda şehirde yaşanan kirliliğe dikkat çekildi.
Sokaklar, caddeler, kaldırımlar, parklar kısaca tüm şehir içi dış mekanların insan eli ile düşüncesizce, fütursuzca ve sürdürülebilirliği tehdit derecesinde kirletildiğine dikkat çeken BASİAD Başkanı Abdullah Bekki, “İnsanlarımızın atık durumuna çevirdiği elindeki tüm materyalleri çöp tenekelerine yakın-uzak fark etmeden dış mekanlara atmalarının kabul edilir ve sürdürülebilir bir yönü yoktur.
Balıkesir’in, şehrimizin insan eli ile kirletilmesi konusunda bir şeyler yapmanın zamanı geçeli çok oldu. Park, kaldırım, sokak fark etmiyor. Kuruyemiş ve sigara izmariti başta olmak üzere, içecek ambalajları, kutular, poşetler, gıda paketleri her gün, her an, her yerde. Temizlenmesinin hemen ardından bakıyorsunuz yine aynı derecede kirlenmiş. Bu durumu şehrin insanları ortaya çıkarıyor lakin bu şehir bunu ne hak ediyor ve artık ne de kaldırabiliyor.
Bu mesele dikkate alınmayacak bir mesele değildir. Hep gözden kaçıyor fakat bugün Balıkesir’in en önemli sorunlarından biri. Bir ev sahibi tadilat yapıyor. Tadilat pisliği aylarca sokakta kaldırımın üstünde kalıyor. Hele bugünlerde yaz aylarında parklardaki alanlar çekirdek kabuğundan dağlara ev sahipliği yapıyor. Her şeyden önce günah, yazık. Bir şehir bu kadar kirletilemez. Mevcut temizlik personelinin iki katı personel olsa yine de çözüm yok. Görevli bir taraftan temizlerken arkası hemen kirletilebiliyor. Bu konuda mutlaka şehrin dinamikleri top yekun bir şeyler yapmalıyız. Bunu bir seferberlik haline getirmeliyiz. Eğitim ise eğitim. Kampanya ise kampanya. İnsanımızın çöpünü şehrin dış mekanlarına atamayacağı bilincini yerleştirmeliyiz. Gerekirse ceza kesilebilir. Lakin mutlaka temizlik bilincini yerleştirmeliyiz. En temiz şehir, iyi temizlenen değil, kirletilmeyen şehirdir. Bu kötü görüntü arasında çocuklarımızın yaşamasına izin veremeyiz. Bu konuda herkesi göreve çağırıyorum. Şehir içi kirlilik aynı zamanda şehrimizin topyekun sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir” dedi. Çiğdem AKBAY
