“Vergi tarifeleri çalışanın lehine güncellenmeli”

Yayınlanma Tarihi :
“Vergi tarifeleri çalışanın lehine güncellenmeli”

Türk-İş İl Temsilcisi Nedim Veske, ücret gelirlerinde uygulanan ağır vergi yüküne dikkat çekti. Veske, vergi tarifesinin çalışanların lehine güncellenmesini talep etti.

Ücretlerde asgari ücret kadar olan tutarın 2022’den itibaren gelir vergisinden istisna tutulduğu anımsatan Veske, bu düzenlemenin ücret gelirlerinin vergilendirilmesindeki adaletsizliklerin çözümünde yeterli olmadığını savundu. Ücretlerde gelir vergisinden istisna tutulan söz konusu tutarın, sonraki ayların kümülatif vergi matrahına eklendiğini anlatan Veske, bu nedenle ücret gelirlerinin haksız şekilde yüzde 15’lik dilimi daha erken aştığına ve ardından yüzde 20 ve 27’lik dilimlerin de daha çabuk vergilendirildiğini ifade etti.

“VERGİ TARİFESİ ORANLARI ÇALIŞAN LEHİNE GÜNCELLENMELİ”

Türk-İş İl Temsilcisi Veske, Türkiye’de uygulanan tüm istisna uygulamalarında istisna tutulan tutarın vergi matrahına eklenmediğini, ancak asgari ücret istisnası tutarının haksız ve adaletsiz bir şekilde kümülatif vergi matrahına eklendiğine dikkat çekerek, “Bu da ücret gelirlerinde ağır vergi yüküne sebep oluyor” diye konuştu.

Brüt asgari ücretin 1999-2023 arasında 143 kat armasına karşın, gelir vergisi tarifesinin birinci diliminin 35 kat seviyesinde artırılmasının, çalışanlar üzerinde ağır vergi yüküne sebep olduğunu anlatan Veske, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “2010 yılı ve öncesinde asgari ücret  üzerinden gelir elde eden bir çalışan ikinci vergi dilimine hiç girmemekte ve ücretinden kesilen gelir vergisi oranı hiç artmamaktaydı. 2011 yılı itibariyle asgari ücretliler ikinci vergi dilimine tabi oldu. Asgari ücretteki artış ile gelir vergisi ilk dilimi tutarındaki artış paralel seyretmedi ve bu nedenle asgari ücretliler her yıl daha yüksek oranla gelir vergisi ödemek durumunda kalıyor. 2011 yılına kadar asgari ücretli, yıl içerisinde ilave bir kazancı yok ise ikinci vergi dilimine hiç girmezken, Temmuz 2021’den itibaren tüm asgari ücretliler ikinci vergi dilimine girerek daha yüksek oranda vergi ödemek durumunda kaldı. Birinci vergi dilimi tutarının arttırılması, asgari ücretlilerin ikinci vergi dilimine yıl boyunca girmesinin engellenmesi gerekiyor. Bu noktada gelir vergisi tarifesinin ilk diliminin geçmiş yıllarda olduğu gibi yıllık asgari ücret brüt tutarının belirli miktar üzerinde tespit edilmesi diğer vergi tarifesi oranlarının da ilk dilim baz alınarak çalışan lehine güncellenmesi gerekiyor.”

“ÜCRETLER SABİT ORANDA STOPAJA TABİ TUTULMALI”

Başta ücretler olmak üzere birçok gelir unsurunun stopaj yoluyla vergilendirildiği ve yaygın olarak da stopajın nihai vergilemeye dönüştüğü belirten Türk-İş İl Temsilcisi Nedim Veske, “Ancak sadece ücret gelirine uygulanan stopaj artan oranlı tarifeye göre hesaplanmakta tüm diğer gelirler sabit bir oranla stopaja tabi tutuluyor. Vergilendirme sistemini daha adaletli hale getirmek üzere ücretler ya sabit bir oranla stopaja tabi tutulmalı veya daha düşük oranlara sahip ayrı bir vergi tarifesiyle vergilendirilmeli” diye konuştu.

Tüm kazanç unsurlarına sağlanan gayrisafi gelirden giderler düşülerek bulunacak safi kazanç üzerinden vergileme hükmünden ücretlilerin de yararlandırılmasını talep eden Veske, “Ücretlilerin temel giderlerinin vergi matrahından indirimine izin verilerek; sağlık, eğitim, yol, kira ve ısınma giderlerinin yanı sıra sağlanan tüm diğer sosyal yardım kalemlerinin de mümkün olduğunca SGK prim matrahına dahil edilmemesi ve gelir vergisinden istisnasının sağlanmasının uygun olacağı değerlendirilmeli” dedi. Zeynep Gafarov

Kaynak : Zeynep Gafarov

YORUM YAP