
Hayatımızın her anında yanımızda olan her dakikasını beraber geçirdiğimiz dostlarımızın dönemsel de olsa bizleri rahatsız edebilecek sorunların başında gelen ağız kokusu problemleri kötü bir kokudan öte ciddi bir hastalığın habercisi de olabilmektedir.
Kedilerde ağız kokusu birçok farklı nedenle oluşabilen, kimi zaman beslenme kaynaklı kimi zaman ise hastalıkların sonucu olarak karşımıza çıkabilen bir durumdur. Bunun yanında yetersiz hijyen, kokuya sebep olan bakterilerin dişlerde birikmesi, plak kaynaklı diş eti hastalığı, beslenme düzeni ile ilgili sorunlar, solunum yolu enfeksiyonları, diş çürüğü, ağız yaraları, iç parazit, diş değişimi, karaciğer hastalıklarının öncü belirtisi olarak ta değerlendirilmektedir.
Kedilerde ağız kokusunun normal olarak kabul edildiği tek durum diş çıkarma dönemindeki yavru kedilerde kısa süreliğine görülen dönemdir.
Herhangi bir metabolik hastalığa bağlı olmayan ağız kokusunun en önemli nedeni ise beslenme ve periodontal hastalıklar olarak karşımıza çıkmaktadır. Eğer ki kedilerimizin beslenmesinde ıslak ve yumuşak kedi maması kullanılıyorsa bu mamaların dişlere yapışabileceğinden dolayı ağızda kötü kokular bırakabilir. Sık yaş mama kullanımına ve dişlerin fırçalanmamasına bağlı olarak gelişebilecek diş çürümeleri de ağız kokusuna sebep olabilmektedir. Aynı zaman da ağız ve diş bakımına dikkat edilmeyen kedilerde zamanla ortaya çıkabilecek diş eti iltihapları ağızda plak ve bakteri birikimi sonrasında karşımıza çıkabilmektedir. Bununla beraber diş eti iltihabı tedavi edilmediği sürece, kedinizin diş etlerinin altında küçük boşluklar oluşturan tartarlar meydana gelebilmekte bunlarda ağızda kötü kokuya sebebiyet vermektedir.
Kedi ağız yaraları, tavuk kemiği, balık kılçığı gibi sivri uçlara sahip olan şeylerin kedinin damağına veya diş etlerine batması sonunda ortaya çıkan problemlerdir. Bu yaraların kapanmaması ve başka kronik rahatsızlıklar ile ağızda çıkan yaraların enfekte olması halinde iltihap etkisi ile ağızda kötü koku olumu ortaya çıkabilmektedir.
Kedilerin nefesinden amonyak benzeri bir koku alınıyorsa ve kedilerin yaşı 8 veya üzerindeyse böbrek hastalıkları ihtimalinin değerlendirilmesinin ihmal edilmemesi gerekiyor. Kötü ağız kokusuna daha çok su tüketimi, her zamankinden sık idrara çıkma, her zamankinden daha çok idrar yapma, huzursuzluk ve kilo kaybı eşlik ediyorsa zaman kaybedilmeden veteriner hekiminize ulaşmanız kedinizin sağlığı için oldukça önemlidir.
Bunun yanında kedilerde sıklıkla görülen şeker hastalığında ise kediler her zamankinden fazla su tüketiyorsa, nefeslerinden şekerli bir koku alınıyorsa, iştahı açılmasına rağmen kilo kaybı ile karşılaşılıyorsa ağız kokusunun nedeninin diyabet olabilme ihtimali oldukça yüksektir.
Kedi lösemi virüsü, kedi immün yetmezlik virüsü veya Bartonella gibi enfeksiyonlarla ilişkin olan Lenfositik Plazmasitik Stomatit hastalığında ise pis bir ağız kokusuna kırmızı ve şiş diş etleri ile birlikte ağrılı ve acılı ağız açma kapatma durumu eşlik etmektedir.
Karaciğerdeki bir sorunda ise karşımıza kötü ağız kokusuna ek olarak kedilerin gözlerinde, kulaklarında veya diş etlerinde sararma ve iştahsızlık, ishal, su tüketimindeki artış ve kusma gibi semptomlarla da karşılaşılması mümkündür.
Bu anlattıklarımız doğrultusunda kedinizde duyacağınız her kötü kokuda kedinizin hasta olduğu anlamına gelmemektedir. Mevcut durumun varlığının belirli bir süre devam etmesi bununla birlikte kedinizde iştahsızlık, hareketsizlik, zayıflama gibi semptomların eşlik ettiği bir koku ile karşı karşıya kalınırsa kedinizin acil bir şekilde muayene ve kontrollerini yaptırmalısınız.
Kedilerdeki ağız kokusunun önlenmesi noktasında ağız ve diş bakımının aksatılmaması bunun yanında kaynağı ve kalitesi belli olmayan mamaların kullanılmaması aynı zamanda da yağlı evsel yemek artıklarının uzun zaman ve fazla miktarda tüketilmemesi gerekmektedir. Tüm bu anlattıklarımıza ilave olarak iç/dış parazit varlığının kedilerde anemi, ishal ve ağız kokusu gibi belirtilere neden olduğu için düzenli olarak iç-dış parazit uygulamalarının aksatılmaması gerekmektedir.

