
Hayvanları Koruma Kanunu güncellendi. Günlük hayatta pek çok kez karşılaştığımız Tehlike Arz Eden Köpek Irklarının durumunu Balıkesir Veteriner Hekimler Odası Başkanı Hüdayi Tanrıkulu’ya sorduk. Bu köpeklerin sahipleri için pek çok uyarı var. Aman ıskalamayın. Çünkü yeni yasada ağır cezalar var.
Balıkesir Veteriner Hekimler Odası Başkanı Hüdayi Tanrıkulu, köpeklerle ilgili açıklama yaptı. 7332 sayılı “Hayvanları Koruma Kanunu İle Türk Ceza Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 14 Temmuz 2021 tarihli ve 31541 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdiğini anımsatan Tanrıkulu, bahse konu olan kanunun 5. inci maddesi kapsamında 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun 14 üncü maddesi hükmü uyarınca Amerikan Pitbull Terrier, Dogo Argentino, Fila Brasilerio, Japanese Tosa, Amerikan Staffordshire Terrier ve American Bully ırkı köpeklerin üretilmesi, sahiplenilmesi, barınması, beslenilmesi, sergi edilmesi ülkemize girişinin yasaklandığını hatırlattı.
14 OCAK 2022’YE KADAR VAKİT VAR
Yasaklı ırk köpeklerin, bu genelge yürürlüğe girdiği tarihte elinde bulunduranlardan 14 Ocak 2022 tarihine kadar hayvanlarını kısırlaştıran ve buna dair belgeyle başvuranlar hakkında 5199 sayılı kanunda öngörülen idari ceza hükümleri uygulanmayacağını belirten Tanrıkulu, “Bu kanuna uymayanlar hakkında cezai işlem başlatılıp, para cezası ve köpeğin yetkili birimlerce el konularak barınağa götürülür. Ayrıca bu hayvanlar başka bir şahsa sahiplendirilemez. Amerikan Pitbull Terrier, Dogo Argentino, Fila Brasilerio, Japanese Tosa, American Staffordshire Terrier ve American Bully ırkı köpekler tehlike arz eden hayvanlar olarak belirlenmiştir.
14 Temmuz 2021 tarihinden önce sahiplenilmiş bu ırk köpeklerden, 14 Temmuz 2021 tarihinden önce gebe kalmış olanların kısırlaştırma işlemi için hayvanların doğum yapması, yavruların dört aylık olması beklenecek. Bu genelgenin yürürlüğe girmesinden önce gebe kalmış American Staffordshire Terrier ve American Bully ırkı köpeklerin de kısırlaştırma işlemi için hayvanların doğum yapması, yavruların dört aylık olması beklenecek.
Bu hayvanların ölümü halinde bakanlığa bilgi verilecek ve kayıttan düşürülmesi temin edilecek. Kısırlaştırılan ve kayıt altına alınan bu hayvanlar kayıt belgesiz, ağızlıksız ve tasmasız olarak dolaştırılamaz, halkın yoğun olarak bulunduğu yerler ile çocuk oyun alanları ve parklarına sokulamaz.
11 BİN LİRA CEZASI VAR
Ağızlık ve tasma takma zorunluluğu ile halkın yoğun olarak bulunduğu yerlere ve çocuk oyun alanları ve parklarına girme yasağı, genelgenin yürürlüğe girmesiyle birlikte uygulanmaya başlanacaktır. Bu fıkra hükümlerine aykırı hareket edenlere on bir bin Türk Lirası idari para cezası verilecek. Belirtilen yasaklara aykırılığın tekrarı halinde idari para cezası verilecek ve hayvanlara el konulacak ve hayvan konulabileceği bakımevi bulunan en yakın belediye tarafından hayvan bakımevine götürülecek.
Söz konusu hayvanların sahibi olanlar hayvanlarını en yakın bakımevine bırakabilirler. Bu hayvanların sokağa terki halinde otuz bin Türk Lirası idari para cezası verilecektir. Yerel yönetimler tarafından kurulan hayvan bakımevleri, bu madde uyarınca teslim edilen hayvanları kabul etmek zorundadır.
“SUÇLU KÖPEKLER Mİ?”
Öncelikle bu soruyu sormak gerek. Peki suçlu köpekler mi yoksa onları yetiştiren insanoğlunda mı? Sorunun cevabı net: İnsanoğlu. Sadece yasaklı ırklar değil diğer tüm köpek ırklar da agresyon gösterebilir. Bu tamamen hayvanın bilinçsiz ve yetersiz eğitilmesi sonucunda meydana gelir. Bundan dolayı köpek sahiplenmek isteyen insanların tıpkı araba kullanmak için ehliyet alması gibi köpek beslemek için belge alması önemli bir kriter olmalı. Hatta bir insanın köpek beslebilecek psikolojide olduğunu kanıtlamak için uzman psikologlardan oluşan bir heyetten geçmesi, hem yasaklı ırklar hem de tüm köpekler adına daha iyi olacağını umuyorum.
Aslında yasaklı ırk diye bir tabir de yok neden mi? Örneğin Dogo Argentino. Bu ırk köpekler genelde domuz avlarında kullanılıyor. Saldırgan yapısı oradan geliyor olabilir, fakat iyi şekilde eğitilmiş, insanlara alıştırılmış, sosyal bir köpek olursa domuz dışındaki canlılara saldırgan özellik göstermez. Bu diğer yasaklı ırklar içinde geçerli bir durum. Bahse konu alan ırklar değil başka yasak olmayan ırklarda saldırgan özellik gösterebiliyor. Özellikle Terrier, Pincher ve Chihuahua gibi küçük köpeklerde boylarını gözetmeksizin saldırgan bir tavır sergileyebiliyorlar. Bu da demek oluyor ki yasak ırk diye bir şey yok bilinçsiz ve eğitimsiz hayvan sahibi vardır.
Sonuç olarak, evcil hayvanlar sahiplenilmeden önce sahiplenecek kişilerin maddi ve psikolojik durumunun araştırılması, hayvanın beslenme, sosyalleşme, hastalıktan koruyucu uygulamalarının zamanında tam yapılıp yapılmadığı, bakım şartlarının uygunluğu ve hastalandıklarında gerekli şartları sağlayıp sağlayamadığı denetlenmelidir. İşte böylece evcil kalabilmeleri için şart olan hem sahiplerinin hem de hayvanların eğitime tabi tutulması gerekmektedir” bilgisini paylaştı. Cengiz GÜNER