
Günlerdir merakla beklenen Balıkesirspor Baltok-Ümraniyespor karşılaşmasının kararı nihayet açıklandı.
Konuyu enine-boyuna değerlendiren Türkiye Futbol Federasyonu, karşılaşmanın kaldığı yerden devam etmesine karar verdi. Böylece adil olması beklenen Yönetim Kurulu, vicdanları da rahatlanan bir hüküm ortaya koyarak, konunun asıl mağdurunun Balıkesirspor olduğunu kabul etti.
Bir defa şunu bilmek lazım ki Türkiye Futbol Federasyonu’ndan bu kararı çıkarabilmek hiç de kolay değil.
Uzun yıllardır, Balıkesir’in ve Balıkesirspor’un lobisi olmadığından şikayet edilir. Bu olayın ardından oluşturulan birlik ve beraberlik tablosu, istenilen lobiyi de ortaya çıkardı.
Başta Balıkesirspor Baltok Başkanı Mustafa Bahçeci ve yönetim kurulu üyeleri ile takımın teknik patronu Giray Bulak başta olmak üzere, şehri yönetenler, siyasiler ve kırmızı-beyazlı camia, ortak hareket ederek, güç olmuştur.
İzlenen doğru savunma stratejileri ve oluşan birlik tablosunun eseri olan bu karar, bundan sonra her anlamda şehrin sporuna, siyasetine, ekonomisine, turizmine, sanatına ve her alanına örnek olmalıdır.
Bu konuyla ilgili bir daha yazma fırsatı olmaz diye düşünerek bir hususu daha belirtmekte fayda var. Hakem tarafından tatil edilen maçın 44. dakikada yarım kaldığını her kim çıkardı ise delinin kuyuya attığı taş hikayesine benzedi.
Olayı yaşamadan, kulaktan duyma bilgilerle yorumlayan ya da sağda-solda okuduklarıyla ahkam kesenler de 44. dakikayı dillerine pelesenk etti.
O istenmeye olay, 44. dakikada yaşansaydı bu karar çıkmayabilirdi. Çünkü maç oynanırken hakem saldırılmış olacaktı. Oysa olay ilk 45 dakika tamamlandıktan sonra yaşandı ve münferit olarak da kaldı.
Bir de konuyu yazıp, anlatırken ‘olaylar’ diyenler var ki onlara kocaman bir ‘YUH’ demek lazım. Ardından da “gözünüz nereye bakıyor” diye sormak gerekir.
Neyse, öyle veya böyle gelmiş geçmiş olsun. Allah bir daha böyle bir olay yaşatmasın…
Şimdi artık kaldığı yerden devam edecek olan maçtan çıkarmak görevi Giray Bulak ve öğrencilerine düşüyor. Kulübü ve şehri yönetenlere de yaşananlarda gerekli dersi çıkarmak düşüyor.
Dünü ve yarını bir kenara bırakıp, bugün oynanacak Boluspor maçına odaklanmak gerekiyor…
Boluspor, son 3-4 sezondur günlük başarı yerine uzun vadeli yapılanmayı seçen bir kulüp oldu. Bunun semeresini de yavaş yavaş almaya başladılar. Bugüne kadar akılcı bir yol izlediler. Herhangi bir sebeple yoldan şaşmadıkları sürece kalıcı başarılar yakalamaları zor olmaz.
Sait Karafırtınalar yönetimindeki kırmızı-beyazlılar, son oynadıkları ve 1-1 eşitlikle ayrıldıkları Giresunspor müsabakasına Gökhan Değirmenci, Hayrullah Bilazer, Mamadou Diarra, Ümit Kurt, Ufuk Budak, Emre Gültekin, Burak Asan, Chukwuma Akabueze, Melih Okutan, Mustafa Durak ve Özgür Can Özgür ilk onbiriyle başladı.
İsmail Haktan Odabaşı, Billal Sebaihi ve Franck Etoundi ise Sait Hoca’nın hamle oyuncuları oldu.
Kırmızı-beyazlı takımın oyun organizasyonu yapan Chukwuma Akabueze, 3 gol ve 2 asistle, sağ açık pozisyonunda oynayan Mustafa Kurt ise 2 gol, 4 asistle skora en çok etki eden oyuncular oldu. Boluspor’un 3 gollü diğer oyuncusu ise takımın stoperi Ümit Kurt oldu.
Bu da demektir ki Balıkesirspor Baltoklu oyuncuların her zamankinden daha fazla dikkatli olması lazım.
Sarı kart cezası nedeniyle oynamayacak olan Mamadou Diarra’nın yerine Daniel Dimov’un forma giyme ihtimali fazla görünüyor. Bu durumda yaşanması muhtemel stoper uyumsuzluğundan Balıkesirspor Baltok’un maçın ilk dakikalarında faydalanması gerekiyor.
Erken bulunabilecek bir gol, Balıkesirspor Baltok’u 3 puana yaklaştıracağız gibi golün geciktiği her dakika da konuk takıma avantaj sağlayacaktır.

