25 Kasım, sadece bir tarih değil; milyonlarca kadının hayatını etkileyen ve dünya genelinde kadına yönelik şiddete karşı farkındalık yaratmayı amaçlayan bir gündür. “Kadına yönelik şiddet” kavramı bazılarımız için belki uzak veya soyut görünebilir, ama gerçek hayatta her gün bir kadın, bir kız çocuğu, tanıdığımız veya tanımadığımız birinin yaşadığı şiddetin gölgesinde yaşıyor.
Kadına yönelik şiddet yalnızca fiziksel saldırı değildir. Psikolojik şiddet, ekonomik baskı, sosyal izolasyon, tehditler ve taciz de aynı ölçüde zararlıdır. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, dünya genelinde her üç kadından biri yaşamı boyunca fiziksel veya cinsel şiddete uğruyor. Türkiye’de de rakamlar çarpıcı: Kadın cinayetleri ve aile içi şiddet vakaları ne yazık ki hâlâ yüksek seviyelerde.
Şiddet Sessizliğe Yerleşiyor
Evlerimizde, sokaklarda, iş yerlerinde ve sosyal hayatımızda şiddet sessizce yaşanabiliyor. Komşular, arkadaşlar, hatta aile fertleri fark ediyor ama çoğu zaman konuşmuyor. İşte bu sessizlik, şiddeti besleyen en tehlikeli unsurlardan biridir. Kadınların yaşadığı şiddeti gizlemesi, toplumsal baskı, utanç veya korku yüzünden olabilir. Ancak şiddeti gizlemek, onun devam etmesine zemin hazırlıyor.
Bu nedenle 25 Kasım, sadece “Kadına şiddete hayır!” demek için bir gün değildir. Bu gün, sessiz kalmamamız gerektiğini hatırlatan bir çağrıdır. Sesimizi yükseltmeli, farkındalık yaratmalı ve kadınların yanında olduğumuzu göstermeliyiz. Çünkü her birimizin hayatında bir kadın vardır: Anne, kardeş, eş, arkadaş veya iş arkadaşı… Ve onların güvenliği, hepimizin sorumluluğudur.
Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede Bireysel Sorumluluk
Kadına yönelik şiddetle mücadele sadece devletlerin veya STK’ların işi değildir. Her birey, bu konuda aktif rol alabilir. Şiddeti fark etmek, müdahale etmek, destek olmak, bilgi paylaşmak ve dayanışmayı güçlendirmek bu rolün parçalarıdır.
Farkındalık yaratın: Sosyal medyada veya çevrenizde kadına şiddetle ilgili bilgilendirici paylaşımlar yapın.
Destek olun: Şiddete uğrayan bir kadın gördüğünüzde, güvenli bir şekilde yanına olun veya doğru kurumlara yönlendirin.
Eğitim alın: Kadın hakları ve şiddetle mücadele konusunda kendinizi bilgilendirin. Bu bilgiler, hem farkındalığınızı artırır hem de çevrenize yardım etmenizi kolaylaştırır.
Unutmayın; şiddete sessiz kalmak, şiddeti onaylamak demektir. Her küçük destek, bir kadının hayatında büyük bir fark yaratabilir.
Toplumsal Değişim İçin Ortak Adımlar
Kadına yönelik şiddeti önlemek, toplumsal bir sorumluluktur. Erkekler de bu mücadelenin aktif bir parçası olmalıdır. Şiddeti meşrulaştıran, cinsiyetçi ve ayrımcı bakış açılarıyla mücadele etmek, toplumu bilinçlendirmek ve kültürel değişimi sağlamak gerekir.
Hukuki destek: Kadına yönelik şiddet vakalarında yasal hakların bilinmesi ve uygulanması kritik öneme sahiptir.
Medya sorumluluğu: Haberlerde şiddet olaylarını aktarırken mağduru suçlamayan, gerçekçi ve bilinçlendirici bir dil kullanılmalıdır.
Eğitim ve farkındalık programları: Okullarda, iş yerlerinde ve toplumsal alanlarda kadına şiddetle mücadele eğitimleri yaygınlaştırılmalıdır.
Bu adımların hepsi, kadınların güvenli bir yaşam sürmesi için önemlidir. Çünkü güvenli bir toplum, sadece kadınlar için değil, tüm bireyler için daha sağlıklı ve huzurlu bir ortam sağlar.
25 Kasım’da Hatırlamamız Gerekenler
25 Kasım, sadece bir kampanya veya sembolik bir gün değildir. Bu tarih bize hatırlatır: Kadınların yaşadığı şiddet sorununu görmezden gelmek, sorunun kendisini çözmez. Sessiz kalmak, sorunları derinleştirir. Bu nedenle bu özel günde ve her gün:
Kadınların yanında olun, onları destekleyin.
Şiddeti görün, fark edin ve müdahale edin.
Haklarını savunun, seslerini duyurun.
Çevrenizde farkındalık yaratın, toplumu bilinçlendirin.
Kadınlar Güvende Olmalı
Kadınlar, korkmadan, utanmadan ve şiddet görmeden yaşayabilmelidir. Evde, sokakta, iş yerinde ve sosyal yaşamda… Her kadının güvenli bir hayat sürme hakkı vardır. Bu, sadece bir ideal değil, temel bir insan hakkıdır.
25 Kasım, hepimize bir çağrı yapıyor: Sessiz kalmayın. Kadına yönelik şiddete karşı durun. Kendi yaşamınızda ve çevrenizde fark yaratın. Küçük bir destek, bir mesaj, bir paylaşım bile hayat kurtarabilir.
Unutmayın, her ses önemlidir. Her farkındalık bir adımdır. Kadınlar için güvenli bir dünya yaratmak, hepimizin görevidir. Sesimizi yükseltelim, haklarımızı savunalım ve şiddete karşı birlikte duralım.
