
Enflasyonun ateşi her ay artarken, yaz sezonunun başlamasıyla birlikte üretimin de bollaşmasıyla beraber pazarlarda fiyatların düşmesi beklenirken, yazlık ürünlerin fiyatları aksine artmaya devam ediyor.
Patates, soğan, patlıcan, biber, domates, ıspanağın fiyatları her geçen hafta artarken, ne satıcı ne de üretici memnun.
Enflasyonun yüzde 70’lere dayandığı günümüzde süt ve et üreticileri artan girdi maliyetlerine dikkat çekerek, önümüzdeki günlerde peynir ve yoğurt yapacak süt bulunamayacağı, kesecek hayvan bulmakta zorlanılacağı tehlikesine dikkat çekiyor.
Akaryakıt, yem, gübre, ilaç fiyatlarına gelen anormal zamlar karşısında süt inekleri bile mezbahaya kesime giderken, birileri bu yaşananlara dur demeli.
Yaşanan tablodan herkes aşırı derecede rahatsız.
Markete, kasaba, pazara giden tüketici, her gün değişen fiyatları gördükçe, ya alışveriş listesindekilerin çok azını alıyor, ya da hiç birini alamadan geri dönüyor.
Tarım ülkesinde yaşanan bu tablo ne kadar böyle gider bilinmez ama acil ve kaçınılmaz olan neşterin bir an önce vurulması.
Yoksa vay halimize…

