BIST 100
10.922,86 -0,52%
DOLAR
42,4380 0,16%
EURO
48,9013 -0,08%
GRAM ALTIN
5.552,10 -0,04%
FAİZ
39,67 0,23%
GÜMÜŞ GRAM
68,18 -0,95%
BITCOIN
84.479,00 -0,76%
GBP/TRY
55,6323 0,31%
EUR/USD
1,1513 -0,13%
BRENT
62,56 -1,29%
ÇEYREK ALTIN
9.077,69 -0,04%
Balıkesir Kapalı
Balıkesir hava durumu
12 °

ÇİFTÇİNİN KARNINI YARMIŞLAR İÇİNDEN KIRK TANE GELECEK ÇIKMIŞ

Özgür Fındıklı

Hayvancılık sektörü gün geçtikçe kan kaybetmeye devam ediyor. Yüksek girdi maliyetleri altında ezilen yetiştiriciler uzun zamandan bu yana hem süt hem de et fiyatları noktasında maliyetinin altında satış yapmaktadırlar. Bu şartlar altında sürdürülebilir  hayvancılık yapmak oldukça zor bir hale gelmiştir.  Hani atalarımız demiş ya ayva çok olunca kış sert geçer diye evet bu sene ayva oldukça fazla kış bu sene oldukça da sert geçeceğe benziyor yetiştiriciler için.

İşletmelerde ki ana gider kalemlerinden hayvan besleme, elektrik,  akaryakıt ve alet-ekipman maliyetlerinin anormal seviyelerde artışı bunun yanında işletmelerin tek gelir kalemi olan süt fiyatlarının sabit kalıp kırmızı et fiyatlarının düşmesi ile yetiştiriciler ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar. Havaların soğumasıyla meralardan, kapalı ahırlara girecek olan hayvanların kış döneminde beslenmesi için gerekli kaba yem ihtiyacının bile yarısı temin edilebilmiş değil. Bu noktada kış ortasına doğru damızlık hayvan kesimlerinin artması bunun yanında kırmızı et ihtiyacının dişi hayvanlardan karşılanacak olması dana kesim fiyatlarının üzerinde de baskılayıcı bir etki ye sebep olacağı ihtimali oldukça yüksektir.

Uzun zamandan bu yana süt sanayicisinin ‘sütünü alırım fakat yemini benden alacaksın’ dayatması hem sektörü hem de yetiştiricileri ekonomik olarak zorlamakta piyasalardaki nakit para akışının önündeki en büyük engel olarak göze çarpmaktadır. Bu dayatmadan acilen vazgeçilmesi gerekmektedir. Çünkü iş öyle bir hal almış durumda ki süt sanayicisi topladığı sütten  kazandığı paradan daha fazla parayı yem satışından elde eder hale gelmiştir.

Yetiştiricinin 1 litre süt maliyetinin 9-10 TL civarında olduğu bir noktada sanayicinin bu sütü 7,5 -8 TL arasında alma isteği hem ahlaken hem de ticari olarak kabul edilebilir bir durum değildir. Kırmızı et noktasında ise 1 kg dana etinin 115-120 TL arasında ki maliyetinin yanında dana karkas kesim fiyatlarının 98-100 TL arasında seyretmesi de besiciler tarafından anlam verilemeyen bir durumdur.

Sektörün paydaşları olarak yem, et ve süt sanayicisinin yanı sıra sektörün diğer yan kolları dahil herkesin para kazandığı noktada hammaddeyi üreten yetiştiricinin para kazanamaması bunun yanın da sürekli bekleyin göreceksiniz, süt fiyatları artacak, et yükselecek tarzı hayal satmaları da insanlık noktasında sorgulanması gereken bir durum halini almıştır. Atalarımızın dediği gibi ‘Çiftçinin karnını yarmışlar içinden kırk tane gelecek yıl çıkmış’ sözünün kimler tarafından ne amaçla söylendiğini de şimdi daha iyi anlamışızdır umarım.

Yetiştirici, üretici bağlı olduğu birlikler tarafından da tek başına bırakılmış durumda. Yaklaşan genel seçimler noktasında siyasi hesaplar peşinde olan birlik yöneticileri de siyasi ikballerine zarar gelmemesi için birkaç cılız açıklama ile sorunları örtmeye çalışmaktadırlar. Yaptıkları açıklamalar da sadece sorunların tespitinden öteye gitmemekte sorunun çözüm yolları noktasında bilimsel bir yöntem ya da saha çalışması sunamamaktadırlar.

İlimizde 18 birlik ve 42 bin üreticiden oluşan 2021 yılının son çeyreğinde kurulan ‘ Balıkesir  Birlikleri A.Ş’ nin ne amaçla kurulduğu, faaliyetlerinin ne olduğu, nerede faaliyet gösterdiği bunun yanında böylesine zor bir dönemde üyelerine ne şekilde ve nasıl destek çıktığını yetiştiriciler gibi Balıkesir kamuoyu da merak etmektedir.

Elimizde kağıt üzerinde kurulu böylesine güç varken sahada bu gücü süt ve yem  sanayicisine karşı neden kullanmak istemiyorsunuz?

Sizi engelleyenler mi var?

Menfaatleriniz noktasında kaybedecekleriniz mi var?

Sizlerde süt üreticisiniz, yoksa siz bu işten çok mu para kazanıyorsunuz da sizin için sorun yok?

Sizler o koltuklarda 42 bin üretici adına temsilen oturuyorsunuz. Makamlarınızın ağlama, sızlama makamı değil icraat makamı olduğunu hatırlatmakta fayda olacağı kanaatindeyim.

Yetiştirici, üretici , çiftçi kendine sahip çıkılmasını istiyor. Şu an birçoğu ne yapacağını bilmiyor. Hemen hemen hepsi de yaptığı işten zarar ediyor kimi farkında kimi de değil. Bu arada hayvancılığı bırakanlar ya da bırakma aşamasında olanları geçtik bu anlattıklarımız geri de kalanları ilgilendiriyor. İlimiz çapında kapanan işletmelerin sayısını ortaya koymak sadece bir tuşa bakar çokta zor değil. Böylesine zor bir dönem de yetiştiricinin yanında olmayacaksanız  o uzun uzun isimleri olan birlikleriniz,  tapuları size ait binalarınız, sayısı belli olmayan hizmet araçlarınız ve aylık aldığınız huzur haklarınızın hepsi sizlerin olsun. Bizden yana da helali hoş olsun. Bu dünya da sizlerle görüşemeyeceğiz herhalde ama eminiz öbür dünya da bir yerlerde er yada geç görüşeceğiz…

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?