
İsmin çoğulu olan ‘esmâ’ ile ‘güzel, en güzel’ anlamındaki ‘hüsnâ’ kelimelerinden oluşan ve ‘el-esmâü’l-hüsnâ’ olarak da dillendirilen ‘Esmâ-i Hüsnâ’ tamlaması, Allah’a nisbet edilen isimleri ifade eder.
Esmâ-i Hüsnâ terkibinin, terim olarak daha çok Allah’ın doksan dokuz ismini içerdiği kabul edilir.
Oysa sadece Kur’an’da geçen ilâhî isimler ,yüzden fazladır ve muhtelif hadislerde Allah’a nisbet edilen başka isimler de mevcuttur.
İlâhî isimlerin güzellikle nitelendirilmesinin sebeplerini Ebû Bekir İbnü’l-Arabî şöyle sıralamaktadır:
- Esmâ-i Hüsnâ, Allah hakkında yücelik ve aşkınlık ifade eder, kullarda saygı hissi uyandırır.
- Zikir ve duada kullanılmaları halinde kabule vesile olur ve sevap kazandırır.
- Kalplere huzur ile sükûn verir, lutuf ve rahmet ümidi telkin eder.
- Bilginin değeri bilinenin değerine bağlı bulunduğu ve bilinenlerin en şereflisi de Allah olduğu için Esmâ-i Hüsnâ bilgisine sahip olanlara bu bilgi meziyet ve şeref kazandırır.
- Esmâ-i Hüsnâ, Allah için vâcip, câiz ve mümteni olan sıfatları içermesi sebebiyle O’nun hakkında yeterli ve doğru bilgi edinmemize imkân verir.
Fahreddin er-Râzî ise hüsnânın bu mânalarından Allah’a ait olanları zikretmekle yetinerek O’nun hakkında kullanılacak güzel kavramının kemal ve celâl niteliklerini dile getirdiğini ifade eder.
İnsanların büyük çoğunluğu kâinatın bir yaratıcı ve yöneticisinin bulunduğunu kabul etmekle birlikte madde özelliği taşımadığından O’nu duyularıyla idrak etmeleri mümkün değildir.
Şu halde yaratıcı ancak kâinat ve insanla olan ilişkisi bakımından tanınabilir.
Bundan dolayı Esmâ-i Hüsnâ bilgisi, Allah-âlem ilişkisine ışık tutması ve sonuçta Allah’ı tanıtması açısından önem taşımaktadır.
“Her kulun haline uygun düşen ilâhî bir isim vardır ki onun rabbi o isim sayılır; kul bir bedendir, ona tekabül eden ilâhî isim ise onun kalbi gibidir” diyen Muhyiddin İbnü’l-Arabî’ye göre; insan ve genel olarak kâinat ilâhî isimlerin bilinmesi ve tecelli etmesine vesile olmuştur. Kulun çeşitli halleri ilâhî isimlerin farklı tecellileriyle bağlantılıdır.
Sırrın sahibine emanet olun.

