
TEMA Balıkesir İl Temsilcisi Metin Kuter, Türkiye’nin su varlıklarının gittikçe azaldığına ve bozulduğuna dikkat çekti.
Kurulduğu günden bu yana doğal varlıkların korunması için çalışan TEMA Vakfı’nın suyun kullanılacak bir kaynak değil; korunması gereken bir varlık olduğunun altını çizdiğini ve su varlıklarının korunması için gerek mevzuat ölçeğinde gerekse, havza ölçeğinde çalışmalar yaptığını söyleyen Kuter, “Çalışmalarda var olan kanun ve yönetmeliklerin su varlıklarının korunması için yeterli olmadığına ve mevzuattaki çelişkilere dikkat çekmek amacıyla Türkiye’deki mevcut su politikalarını incelemekte, politikalar önerileri geliştirmekteyiz” dedi.
“SU KANUNU GEREKLİ”
TEMA Vakfı’nın suyu korumayı ve geliştirmeyi hedefleyen bir Su Kanunu’nun gerekliliğine inandığını belirten Kuter, “Suyu hayat-hak-varlık üçgeninde konumlandırmaktayız ve suya ulaşma hakkının temel ve yaşamsal bir hak olduğunun altını çiziyoruz. Bu anlamda suyun ticari bir mal gibi görünmesine karşı çıkıyoruz. Su yönetimindeki çok başlılığa son verecek; tek bir yasa altında ve katılımcı bir yaklaşımla yönetilecek Su Kanunu’na ihtiyaç olduğuna inanıyoruz.
Bu sebeple TEMA Vakfı 2010-2011 yıllarında akademisyenler, danışmanlar, hukukçular ve uzmanların katkısıyla Su Kanunu Tasarısı hazırladı. 2012 yılında karar vericiler ve kamuoyu ile paylaşılan TEMA Su Kanunu Tasarısı, su varlığının korunmasında hukuksal, yönetimsel ve etik yeni ilke ve kurallar getirmektedir. Su Kanunu Tasarısı’nın yayınlandığı 2012 yılından bu yana kanunun çıkması için çalışmalar yürütülmekte ve su mevzuatı yakından takip edilmekte ve kanunun çıkarılması için mücadele edilmektedir” dedi. Bilge Yurdusev

